Barışa Ve TC’ne Son Verecek Barış!

Zana ve suç ortaklarının – devletin ,daha doğrusu, AKP iktidarının teşviki ve koruması altında, ülkede yapacakları zafer turları, Diyarbakır’dan başladı. Yurt turlarından sonra , sırada Avrupa başkentleri turu var....

Zana’ya ödüller yağacak –muhtemelen NOBEL barış ödülü de verilecek, yeni bir “Mandela” olarak tasarlanan “Kürt-Türk” Ortak Cumhuriyetinin liderliğine hazırlanacak! .
Zana, neyin –kimin,kimlerin- ve neden “kahramanı”? Yurt içinde , Doğu illerinde neden “ kahraman olduğu malum....

Ama ,acaba, neden Avrupalıların kahramanı? Neden 11 Eylül’den sonra evrensel teröre savaş ilan eden ABD’de , bazı kesimler, Zana’nın teröristlere yardakçılık sabıkasını göz ardı ediyor ve salıverilmesini , memnunlukla karşılıyorlar? Türkleri- Türkiye’yi çok sevdikleri için mi? Barış ve İnsan Hakları uğruna mı?

Bu sorulan cevabını doğru olarak, vermemiz gerek Önce bir noktaya kuvvetli bir “mim” koyun, Kürt Kartı ve bunun için de Zana BOP projesinin önemli bir boyutudur!.

Zana ve diğer Kürt liderlerinin verdikleri “sözde barış” mesajlarını, taleplerimi,u , Diyarbakır’daki “muhteşem” Kürt mitingindeki manzarayı, sloganları-APO pankartlarını doğru değerlendirmek gerek.Mesela, konvoy Hava s Komutanlığının önünden en geçerken yükselen meydan okuma seslerine- zafer işaretlerinin anlamı nedir?

Zanan’ın ve diğerleri pişman değildirler ve kesinlikle değişmemişlerdir.; İstedikleri, ve bizim liboşların aymazlık ve ihanetle destekledikleri “barış” ,aslında ve sonunda, Türkiye’de barışa son verecek, TC Devletini yıkacak bir “barıştır”

ŞARTLI SALIVERME

Zana, PKK Kongra-gel,eşkıya başı Zübeyir Aydara AKP hükümetinin de “ricası” olarak,ş “Ateş kesi altı ay daha sürdürün” diye mektup yazmış...Hatırlatalım ; APO’nun vekili ve dağlarda Kongra-Gel eşkiyalarının, fiili lideri- Zübeyir Aydar ,Zana’nın o ünlü TBMM şovundaki yoldaşı, eski milletvekili.;.. Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü korumak için – herhalde tek ayağı üzerinde - yemin etmişti! ’.

Zanan’nın ondan “TC Hükümeti adına ricacı olduğu , “şartlı ve lütfen” barış! Ya sonra? Eğer şartlar yerine getirilmez, yani genel af çıkarılmaz,dağdaki eşkıyanın ,kahramanlar gibi, yurda dönmeleri ve –bu sefer eylemlerini Türkiye içinde sürdürmelerine kapı açılmaz, ve APO da salıverilmezse, , PKK/Kongra-gel terörü sürdürülecek! Kırk katır mı? Kırk satır mı?

YETERİ KADAR İP!

İngilizce bir söz vardır; “Ellerine yeteri kadar uzun ip verin, sonunda kendi kendilerini asarlar!” Bana kalırsa bu hususta da , öyle olacak!

Bu fırsattan VE “müsait” havadan bilistifade , Kürtçüler ve yardakçıları, tahta kuruları gibi, kovuklarından çıkıyor ve Kurtlarını döküyorlar..Kürt kökenli olduğu halde, Bakan yapılan Şerafettın Elçı “An ben Kürt kimliğimle milletvekili ,Bakan olamadım “ diye yakınıyor “.Kürtler kendi kimlikleriyle temsil edilmeliler” diyor.. Yani önerisi , bundan böyle, insanların ,siyasette ve iş alanlarında, “Türk” olarak değil “Ben Kürdüm,Lazım, Çerkez’im vb. ” diye ortaya çıkmaları, Şimdiye kadare Kürt kökenlı Cumhurbaşkanları Başbakanlar oldu kımse yadırgamadı. Ama Şerafettin Elçinin arzusu, anlaşılan , Ortak “ Kürt-Türk-Devletinin””`Kürt” Cumhurbaşkanı olmak”

PİŞMANLIK MI?;

Zana ve şeriklerinin pişman olduklarını sanıyorsanız çok yanılırsınız. Onlar asla değişmemişlerdir; olsa olsa, taktik değiştirmişlerdir..

Diyarbakır’daki o manzaraları ve bizim medyada yazılan ve söylenenleri izlerken, şunu da düşündüm. Bağımsız yargımız,Yargıtay’ımız , Avrupa’daki İnsan Hakları şampiyonları ve AKP Hükümeti , bölücülere karşı kahramanca mücadele etmiş, ve fakat ,yıllardır Ceza evinde yatan efsane Yarbay Korkut Eken’in ,en azından yeniden yargılanması ve salıverilmesi için, şimdiye dek acaba neden teşebbüste bulunmamışlardır? !

ŞECAAT ARZEDEN BİRAND

Zana ve şerikleri, salıverildiler diye ağzı kulaklarına varan Mehmet Ali Birand’ın, cemazüyülevvelini ,- sicilini ,daha önce yazdım. Şimdi, bizzat kendisi, “şecaat arz ederken sirkati ile övünen , mert Kıpti” gibi , Kürt konusunda “ilk olmaktan gurur duyduğunu “yazıyor.

PKK’nın,1984’te Eruh- Şemdinli’de askeri karakollarına yaptığı alçakça baskınlardan sonra ,bu eşkıyalara karşı gösterilen resmi tepkilerden çok rahatsız olmuşmuş! ..

PKK’nın bu yaptıklarının haydutlukla ilgisi olmadığını, silahlı mücadeleyle bir yere varılamayacağını –“barışçı çözüm” gerektiğini yazmış. Doğru ; yazmakla kalmadı, çözüm için, Cengız Çandar gibi, APO’nun huzuruna gitti –onu övdü , onunla Özal arasında uzlaşma için postacılık yaptı! Geçenlerde de , APO’ ya “AB müzakere tarihi verirse, af edileceğinin müjdesini, “ilk röportaj” karşılığı, verdi.

Birand bu düşünceleri yüzünden komplolara mazur kaldığını söylüyor.. Asıl merak konusu, bu ihanetlerine rağmen ,bir medya kurulunda hala nasıl “manşette” kalabildiği? Eğer,komplolar meyanında , TRT dekı sahte belgeler davasını kastediyorsa, bu davanın yeniden görülmesi için yargıya baş vursun; belki de, bu yeni hava içinde başvurusu kabul edilir.

Birand ,gerçekten, bölücülüğü desteklemek konusunda “ilklerden” biri idi!.Şimdi övünebilir ve şişinebilir ..

Ama unutmasın ki, bu konu henüz kapanmamış ve son nokta konmamıştır!