23
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

Bugün 30 Ağustos

“Dağlarda tek tek ışıklar yanıyordu…Ve yıldızlar öyle, ışıltılı, öyle ferahtılar ki, şayak kalpaklı ı adam nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden, güzel, rahat günlere inanıyordu ve gülen ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında, birdenbire beş adım sağında O’nu gördü….Paşalar onun arkasındaydılar…O , saati sordu….Paşalar: "Üç" dediler…Sarışın bir kurda benziyordu. …Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı… Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi durdu….Bıraksalar , İnce uzun bacakları üstünde yaylanarak ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak, Kocatepe'den Afyon ovası'na atlayacaktı!”

Bugün 30 Ağustos ; 1922 de Kurtuluş Savaşının, Başkomutan Mustafa Kemal’in eşsiz askeri dehası ve iradesi , Türk Ordusunun ve milletinin kahramanlık ve fedakarlıklarıyla, zaferle sonuçlandığı günün 83. Yıldönümü. Bu milletçe “Kuvvayı-Milliye “zaferini anarken- kendi “tabumu” yıktım; Nazım Hikmet’tin Kurtuluş Destanından yukarıdaki dizeleri alıntıladım. …

Beni okuyanlar ve tanıyanlar bilirler; ideolojik sebeplerle Nazım Hikmet hayranı değilimdir. Ama, gene de , özellikle Kurtuluş savaşıyla ilgili, muhakkak içtenlikle yazdıklarını , beğenirim …ve yaklaşımları farklı da olsa bu vatanı sevdiğini inkar edemem! Kurtuluş Savaşımız da ,farklı düşünseler, bu farklar sonra ortaya çıkmış olsa bile, bu vatanı sevenlerin, “ Kuvvayı Milliyecilerin” savaşı , Zafer de onların zaferi idi.

Şimdi anlıyorum ki rahmetli Alparslan Türkeş de aynı derin düşüncelerle Nazım Hikmet’ten alıntı yapmıştı. .
Bugün de bir savaş var; ideolojileri ne olursa olsun, kökenleri ne olursa olsun, bu vatanı karşılık beklemeden gerçekten, bağımsızlık aşkıyla sevenlerin, Mustafa Kemal’e ve onun eseri olan Üniter- laik TC Milli Devletine inanan ve bu Cumhuriyeti her ne pahasına olursa olsun ,iç ve dış “bedhahlara” –düşmanlara karşı korumakta kararlı olanların, savaşımıdır bu!

Büyük Taarruz’un başladığı 26 Ağustos’un yıldönümünde, Atatürkçü Düşünce Dernekleri,Kocatepe Üniversitesi ve bazı sivil toplum örgütlerinim katılımıyla gerçekleştirilen “Türkiye İttifakı –Kocatepe Buluşması” müdafaa-ı hukuk” hareketlerinin birleşmelerinin başlangıcı olabilir…Ve aradaki farkları ,farklılıkları bırakarak Atatürk ve “tam bağımsızlık” çizgisinde,birleşmek, “Türkiye İttifakından” ,”Türkiye Birliğine “ gitmek zamanıdır.

Bu anlamlı toplantıda bulunmayı çok isterdim. Yalnız bir şeyi yadırgadım; gönül isterdi ki bu “milli birlik” toplantısında MHP de temsil edilsin.…Eger bazılarını artık şu bağlamda MHP ‘ye karşı sönmeyen kinleri varsa ,veya aksi ,MHP de aynı hislerle, katılmamışsa çok yazık! . Türkiye’nin, bütün vatanlarını seven Türklerin ,ortak düşmanlara ve tehlikelere, tehditlere karşı birleşmeleri, geçmişin acı hatıralarından ve bunları kaşımaktan çok daha önemidir, şu sırada! Körleşmiş baltaları hep birlikte gömmek gerekiyor! “Tek Millet- Tek Devlet- Tek Bayrak” için, aynı safta birleşelim!

Yayın Tarihi : 29 Ağustos 2005 Pazartesi 14:29:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?