Başbakan Recep Tayip Erdoğan 61. Hükûmeti açıkladı… Her yeni hükümet, yeni bir ivme, yeni bir umuttur; Ülke için hayırlı uğurlu olur inşallah!
Hal bilgesi Neyzen Tevfik, yeni bir hükümet kurulduğunda; eski hamam, eski tas, ama tellaklar değişti” demişti… Yeni tellakların ülkedeki kirleri temizleyecekleri umulur.
Başbakan yeni kabinesini açıklarken: “Şike” konusunun, dünyada Türkiye’yi lekelediğini vurguladı: “Bunun süratle temizlenmesi lazım. Yani Türkiye, Ergenekon, Balyoz ve bir çok sorunlu alanda olduğu gibi, sorunlu alanları temizleyerek, arındırarak gerçekten halkımızın yönetimine, yargısına, kurumlarına inandığı bir ülke haline gelmelidir.” Amenah; hem de adalet fazla gecikmeden!..
Yeni hükümet listesinde anlamlı bir değişiklik, Milli Savunma Bakanlığına Vecdi Gönül yerine İsmet Yılmaz’ın getirilmiş olması… Gönül AKP’deki sağduyu sahibi, politikacı bir kişiydi… Genelkurmayla, TSK ile ilişkilerini bütün tahriklere rağmen düzenli bir şekilde sürdürmüştü. İsmet Yılmaz böyle bir Milli Savunma Bakanı olacak mı? Acaba Gönül’ün şimdiye kadar olaysız, başarıyla yürüttüğü Bakanlıktan “alınması” acaba, 30 Ağustos YAŞ toplantılarında olacakların, Genelkurmayın MSB’na bağlanmasının ve tutuklu generallerin emekliye sevk edilmelerinin işareti mi? Herhalde bu 30 Ağustos önemli olaylara gebe!.. Ve bence Yeni Anaysa kadar hayati önemi var. Cumhuriyetin geleceği için!
***
Paradoksa, çelişkiye bakın: AKP hükümeti PKK’yı bitirmek yerine APO ile barış protokolleri teati ediyor… TSK’nın tasfiyesi söz konusu!
Taraf gazetesindeki habere göre Erdoğan, yakın çevresine demiş ki “Asıl zaaf, zanlı generalin orduda durmasıdır!”
Askere karşı bu kafayla giderse, orduyu ve Komutanlarını “zan” altında bırakırsa, iç ve dış düşmanlara karşı mücadelede orduya muhtaç olduğu zaman asıl, sadece o zan altında kalmaz. Tarihe ve Türk milletine karşı da “töhmet” altında kalır!..
***
61. Hükümet çok zor şartlarda göreve başlıyor. Özetlemek gerekirse durum, Fransızların dediği gibi “Ne kadar değişirse değişsin, gene aynı şey”!.. Fakat gene de Allah Başbakana ve yeni bakanlara kuvvet versin!
***
Türkiye’nin siyasi trafiği, İstanbul trafiği kadar karışık ve sıkışık... İtfaiye arabaları ve ambulanslar yangına, hastanelere erişemiyorlar... Emirgân çay bahçesinde çaylarımızı yudumlarken önümüzdeki tek yola her iki uçtan giren araçlar sıkıştı kaldı. Ne biri yol veriyor, ne de ötekisi!.. Ne ise ki sonunda Emirgân’ın âsûde havasından olacak, bir taraftaki direnmekten vazgeçti. Trafik güzellikle çözüldü!.. Ancak “öteki sokaklarda ve siyasette” böyle olmuyor... Ne bir taraftaki, ne öteki taraftaki yol vermeye razı oluyor ve sonunda inatlaşma sırasında sopalı bıçaklı kavgaya dönüşüyor.
Şimdi Türkiye’deki durum da aynen böyle ama önemli bir farkla, bu “sıkışma”, inatlaşma, rejimin sıkışması; TC devletinin geleceği söz konusu... Gerilemek, ülkeye yol vermek Erdoğan’a düşer. İnşallah yanılmıyorumdur. “15 Temmuz” kesin sınırından vazgeçilmesi, hayırlara alamet! Ve umudumuz da yeni TBMM Başkanı Cemil Çiçek! ***