26
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Cinayeti Çözmek İçin Katilden Yardım İstemek!

“Kürt” sorunu demek, inanın bana, DTP Genel Başkanına “Türk” demek kadar ağır geliyor. Bu sorun, aslında “Türk” sonunu ve giderek Türkiye Cumhuriyetini bitirecek bir “sorun”! “Açılım-çözüm” derken Türkiye’yi elbirliğiyle çözüyorlar…

Son “açılım”- “kapalı devre” operasyonu- bu süreçte, yeni bir gaflet kavşağı! Ama son gafletten de öte halka; Başbakan Erdoğan’ın DTP Başkanı, PKK temsilcisi Ahmet’le görüşmeyi kabul etmesi!

HÜLLE-TAKKIYE…

Erdoğan der ki : “Ben DTP'yi PKK ile aynı kefede değerlendirmiyorum, değerlendirmek istemiyorum. Çünkü parlamentonun içinde olan bir siyasi parti…”. Ve Onun da, lütfen, DTP den bazı talepleri varmış…

Erdoğan Ahmet’le Başbakan olarak değil de AKP Başkanı olarak konuşacakmış… Haydi o sıfatını değiştirdi, DTP’li Ahmet –temsil ettiği PKK- değiştiler mi? Terör durdu mu? Kesinlikle hayır… Aynı talepler; özerklik, eyalet sistemi, genel af ve bu kapsamda İmralı’dan salıverilecek, APO’yu, devletin muhatap kabul etmesi vb.
Bunlar ve APO’nun muhatap sayılması kapalı devre yalakalarının da söylemi… Hiç onsuz olurumuymuş! Ve bu açılım- bu görüşme APO’nun, 15 Ağustosta konuşması beklenirken… Ne tesadüf!

CİNAYETİ GÖRDÜM

Agatha Chrıstıe Romanlarına, Hercule Poırot filmlerine taş çıkaran bir Fars: Bunca cinayetin katilinden, cinayetlerinin çözülmesi, daha doğrusu, “kabullenilmesi” için yardım isteniyor! Ve tahkikat onun direktif ve taleplerine göre sürdürülecek.

Her cinayette önce “maksat” aranır ve faillere oradan gidilir. Maksat malum: TC’ni bölmek- ve topraklarını “Büyük Kürdistan”a eklemek… Failler –katiller de malum! Bu senaryodaki sabit -değişmez faktörler. Değişeceklerini sanmak, tam adıyla budalalık! Zaten şüpheye mahal yok: DTP’liler, Iğdır’da seçimleri kazanınca, “Kürdistan’ın sınırlarını belirledik” diye sevinç naraları attılar. Bu açılımın inisiyatifi de, Karayılandan ve APO'dan! Koca TC Hükümeti ve başı edilgin durumda…
Erdoğan “açılım” uğruna Ahmet’e görüşünce ne olacak? Onların taleplerini sanki bilmiyormuş gibi- veya bilmesi gerekirken ne cevaplar, yeni öneriler alacak… Lütfediyor “Bizim de onlardan taleplerimiz olacak” diyor.

Herhalde DTP lideri -PKK temsilcisi -Ahmet “operasyonları” durdurun diyecek! PKK, sanki bir devletin ordusu da, “karşılıklı” bırakışma istiyorlar. Prensip tamam da, sıra pazarlıkta!
Ve şu işe bakın; aynı Erdoğan bu konuda açılım konusunda gerçekleri söyleyen MHP Lideri Bahçeli ile konuşma hususunda “onunla ne konuşacakmışım?" diyor. Kısacası PKK temsilcileriyle pazarlığı kabul ediyor, ama milliyetçilerle konuşmayı ret ediyor…”Kapalı devre Çalıştaya” milliyetçi yazar ve aydınların alınmadığı gibi. Çünkü Milliyetçiler, MHP Bahçeli “barışa” engeller! Yalakalar, “çözüm olmazsa, vebalı Bahçeli’nin üzerinedir!” diyesiler! …Sorarım bu “açılımlar” TC’ni bitirirse, bunun “vebali” kimlerin üzerinde olacak? Yıllarca bunca acı ve gözyaşına sebep olan bu sorunun artık sona erdirilmesini kim istemez? Ama ne pahasına?

Erdoğan CHP Başkanı Deniz Baykal'la da görüşmek istemez, çünkü Onun ne söyleyeceği malum… Bilmiyorsa, Baykal'ın, bu konuda Gurup toplantısında söylediklerini okusun!

KAVŞAK

Türkiye, yakın tarihini belki de en zorlu, tehlikeli, ölümcül dönemecinde, gerçek Devlet Adamlarına muhtaçken, böylesine, AB ve Atatürk Laiklik ve Cumhuriyet hakkında söyledikleri kayıtlara geçmiş “gündelik" politikacılar tarafından yönetiliyor.

KAÇMADIM

Yalçın Bayer, Hürriyet’teki köşesinde, Erdoğan geçenlerde Alanya’ya geldiğinde, benim bulunduğu mahalden “kaçtığımı” yazmış… Doğru değil; Erdoğan'ın gelişinden haberim bile yoktu. Fakat doğrusu, onunla yüz yüze gelmek istemezdim… Kendisi ve iktidarı hakkında düşündüklerimi ve mesela, İktidara gelmeden önce söylediklerinden, şimdi nasıl döndüğünü sormaktan kendimi alamazdım, tutamazdım. Ve hiç de Hoş olmazdı! Yalçın Bayer benim Churchill’in bir sözünü naklettiğim yazmış: “Bazıları, gerçek fikirleri doğrultusunda konum değiştirirler, bazıları ise, konum değiştirince eski sözlerinden dönerler” Erdoğan, bunların hangisi! ? ***
 

Yayın Tarihi : 6 Ağustos 2009 Perşembe 11:43:52
Güncelleme :6 Ağustos 2009 Perşembe 11:48:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Kangallı IP: 88.252.163.xxx Tarih : 6.08.2009 23:27:53

baruta hitaben: 80 değil 180 sene öncesinden başlayıp, bu günden sonra da çooook 80 yıllarda

 - geçmiş tarihimizden örnekleri görüldüğü gibi - batı emperyalizminin Anadolu'da

 tahakkümü sürdükçe ve bu tahakkümün yaltakçıları var oldukça, etnisiteler

 üretilemez ancak, anarşistler üretilir. LAKİN BİR GÜN TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ,

BU KISIR DÖNGÜYE DAMGASINI VURACAKTIR.

Not: İttihat ve Terakki hiç bir zaman gerçekçi Türk Milliyetçisi olamamıştır; öyle

olsa idi, Millî Mücadele'de yerleri olur ve 1926 yılında boyunları devrilmezdi.


K. Mükremin BARUT IP: 85.99.0.xxx Tarih : 6.08.2009 15:34:30

Çok sayın Altemur Kılıç üstadım.Tanrıdan tek dileğim size ve sayın Baykal'a uzun ömürler vermesi. Öyle ki siz yaşarken KÜRT SORUNUN ÇÖZÜLDÜĞÜNÜ görmelisiniz.  Eminim bu size ve Baykala çok acı verecektir. Ha bir de; her iki cenahda da, kandan ve kinden beslenenler acı çekecektir. Barış olsun. 20 yaşında delikanlılar ölmesin. Ülke kalkınsın. Savaşa ve silaha yatırılan paralar toplumun refahı için harcansın. AMA SİZİN UMRUNUZDA MI? Kan ve kin bitsin. Ülkem yine dünya lideri olsun. Anlamsız şeyler ve konular etrafında patinaj yapıp durmasın.  Peki o zaman Baykal ne üzerinden siyaset yapacak? Siz neler üzerine yazıp çizeceksiniz. BARIŞ GELECEK VE BU ÜLKEDE YAŞIYAN, BAŞI DİK VE ONURLU TÜM ETNİSİTELER KARDEŞÇE ÜRETECEKLER. TIPKI ECDADIMIZ SELÇUKLU VE OSMANLI İMPARATORLUĞU  YÖNETİMLERİNDE  OLDUĞU GİBİ.  AMA KÖKÜ 80 SENE ÖNCESİNE GİTMEYENLERİN, İTTİHAT VE TERAKİ VE TEŞKİLATI MAHSUSA REFERANSINI HAYATLARININ EKSENİNE YERLEŞTİRMİŞ OLANLARIN UMRUNDA MI? Saygılarımla.  K. Mükremin BARUT