29
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Çözmemek Ve Bölmek


“TÜRBAN “Konusu çok hassas bir konu! . Doğrusu bu konuda düşüncelerimi açıkça yazında bazı okuyucularımı rencide ettiğinden ve edeceğimden endişe ediyorum! Ama “düşünce v e ifade özgürlüğü “ YENİÇAG “gazetemizin, başlıca kuralı olduğu için, bu konudaki düşüncelerimi şu bağlamda, Yeni “sivil Anayasa”da, Türban yasağının kaldırılacağı işaretleri verilirken ve bu konuda, İspanya yolunda söyledikleri üzerine, bu konudaki düşüncelerimi serbestçe yazmayı da kendi kendime karşı, vicdani bir görev biliyorum!

* Önce, 21.Yüzyılda, Atatürk Cumhuriyetinde v e bu sorun aşsında çözülmüşken, bu sorunu neden, tartışmaktayız.

Kıyafet devrimin de, kadınların kıyafetleri vb. söz konusu olmamış ve Mustafa Kemal “Bu konuyu kadınlar kendileri hallederler” demişti. Şimdi önümde, 1926’da, Kartal İstasyonunda,  öteki Haydar Paşa Garı önünde çekilmiş, iki fotoğraf var:  Mustafa Kemal’in yanındaki genç kızların, hanımların başları açık ve giyimleri modern. Geleneksel başörtüsü de sorun olmamış sorun yapılmamış – kentlerde artık kara çarşaflılar yok gibi ve başları açık hanımlar artıyor!

2000’li yıllarda, hele son yıllarda ne oldu da şimdi başörtülüler azalırken, kentlerde ve İstanbul’da Ankara’da “başörtülüler” azalıyor fakat “Türban da, Tesettürde” patlama var?

Bunun cevabını Sayın Başbakan İspanya’ya giderken verdi, Demiş ki : “Velev ki bir siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz? Simgelere, sembollere, özgürlüklere yasak getirebilir misiniz?"

Biz hep “Türban’ın –( başörtüsünün değil) …Atatürk ilke ve devrimlerine ve laik devlete karşı bır meydan okuma bayrağı ve sembolü olduğunu yazdık -.Başbakanın dili sürçmedi, gerçeği, ifade etti : “Türban” bır “dini inanç meselesi” değil, AKP ‘nin siyasi inancının sembolü!

TÜRBAN VE BAŞÖRTÜSÜ

Eskiden, "başörtüsü" vardı ve kimseyi, rahatsız etmezdi.- ama gene "eskiden", benzeri olmayan kukuleta “Türban”, ne zaman ve nasıl çıkarıldı? Miladı ve mucitleri malûm: Leyla Şahın hanımın, icadı- REFAH Partisi Genel Başkanı Erbakan ve arkadaşları-(bunların başında Gül ve Erdoğan var) "Türbanı " siyasi bir araç ve sembol yaptılar!
Bu gerçek, şimdi, AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan tarafından ikrar edilince bunun yaratacağı “ derin bunalım”, hele yeni Anayasa! Da “Türban yasağı” kaldırılır veya gevşetilirse, diğer gerici gelişmeleri ve "kadro hareketleriyle" . Bir arada düşünülürse, milletin , “dindarlar ve laikçiler(!)" diye kadınların “tesettürlüler ve türbanlılar” diye bölünmesi, “gerçek” tehlikesi var, Acaba Sayın Başbakan- dışardan bölünme tehditleri varken ülkeyi içinden bölecek bu tehlikeyi idrak edemiyor mu?

Ben, korkarım, aynı mantıkla erkeklerin takkeli, fesli, çember sakallı olmalar vb. maazallah, “yeşıl sancak” da “simge sayılır’…Ve benzeye benzeye yaz – benzeye benzeye kıl olur!

Ve nasıl izah etmeli: Diğer Müslüman lükleler, itiraf etmeseler de. Bazı devrimleri ve bu arada kadın kıyafetlerini, Atatürk Türkiyecinden, adeta, kopya etmişlerdi, ama şimdi, bu ülkelere gidildiğinde Başbakanımızın ve mesela son olarak Mısıra giden Cumhurbaşkanı türbanlı ve tesettürlü- ama o devletlerinin eşleri modern giyimli ve başları açık. Artık “Atatürkü " ,bu konularla “yormamak” lazım, ama O'nun Çankayacına ve Dolmabahçe'sine , "Türbanın" ve altındaki zihniyetin yerleşmesi, kimseyi rahatsız etmiyor mu? Beni çok rahatsız ediyor!

Yayın Tarihi : 16 Ocak 2008 Çarşamba 20:27:26


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?