Cürüm Ve Ceza - Etkin Gaflet

“The Economıst” dergisi, son sayısında, Türkiye ıle Amerika arasında, bir uzlaşma mı vardı” diye soruyor ve ABD ‘nin TSK’nin, bu son, “ sınır ötesi “ operasyonları, kabul etmekten öte, istihbarat sağladığından bahisle :”Doğru ise, bu çok hassas bır denge oyunudur” diyor. Dergiye göre, “Irak’ın kuzeyindeki, Barzani’nin özerk Kürt bölgesi , (Amerikanın) “ Saddam sonrası Irak’ının en başarılı tarafıdır”, ve Amerikalılar, bu bölgenin istikrarsız olmasını istemezler… Fakat ABD, Aynı zamanda da, önemli bir NATO müttefiki olan, ancak şu sırada, halkı Amerika’ya karşı olan, Türkiye ile ilişkilerini “ kurtarmayı” da isterler!

Gene dergiye göre : “Irak Kürtleri TSK operasyonlarının sadece PKK terörüne karşı olmadığına, asıl amacın, Irak ın Kürt bölgesin tam bağımsızlığını, engellemek olduğuna inanıyorlar. Onlara göre, Türkler, Irak özerk bölgesinin, tam bağımsız olması, Türkiye Kürtlerinin de, ayrılıkçılık “iştihasını” kabartacaktır!..

Doğrusu, The Economıst ın bu analizi gerçekçi. Dergi, sonunda, şu neticeye varıyor: “ Çok muhtemeldir ki, Amerika ve Türkiye bir pazarlık yapmışlardır: Amerika’nın, kısıtlı TSK operasyonlarına destek sağlamasına ve Irak Kürtlerine, PKK’ya karşı harekete geçmeleri ı “talimatı” vermesine karşılık, TC Başbakanı, Recep Tayyip Erdogan da, Bush’a bazı vaatlerde bulundu… Bu arada, Kürt bölgesinin bağımsızlığını tanımak ve PKK’lılar, için daha “liberal” ve “etkin” bır af yasası çıkarmak vaadinde bulunmuştu.

YA TATBIKAT*

Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, bu haberi hemen yalanladılar…”Böyle bır anlaşma, mutabakat yokmuş: tutanakları devlet kayıtlarına geçmemiş!”

Şu var ki. Beyaz Saray’da, Oval Ofiste, Bush-Erdoğan konuşmasında, bir Dışişleri memuru yoktu ki, resmi bir “ mutabakat tutanağı” tutulmuş olsun Ancak, böyle bır pazarlığın - ve uzlaşmanın, başka bir platformda yapılmış olması daha mümkün!

Kısacası: belki, kayıtlara geçmiş ı bir “mutabakat” yok, ama “tabı kat” var; içeriği şimdi uygulanmakta! “TCK’nin 221. maddesi Hükümet tarafından ,”Sivil Harekât Planı” adı altında genişletilmekte –Ancak PKK yı tamamen dağdan indirmek ve PKK yı bitirmek hususunda “etkin” olması imkânsız… Hesap: bu planı TSK-THK’nin operasyonlarıyla eş zamanda yapıp liderlerini vurmak ve tüm PKK lileri, dağdan indirip “analarına ve babalarına” döndürmek! Bunun için de " yeni planda" neler vaat edilmiyor ki? Adeta şimdiye kadar ki cinayetleri yurt içinde ve dışında devlet kesesinden ödüllendirilecek!..

“Mutabakat”ın “tatbikatı” – Erdoğan’ın Washington gezisinden hemen sonra başladı. Erdoğan, “ yeni yaklaşımında “, Silahları, herhalde eşkıya ıle müzakereyle, karşılıklı, bırakmaktan, - sonra da Demokrasi ve diplomasiden söz etti. “Demokrasi” ne demek? DTP’yi, yanı PKK’ yı TBMM de tutmak ve “Diplomasi” de, Barzani ıle müzakere ve nihayet “devletini tanımak, Talabani ile bırlıkte, kırmızı halılarla Ankara’da ağırlamak karşılığı, güya PKK’mın yok edilmesini sağlamak! !

YENİ PLAN

Erdoğan, ancak bu planı işletmeye soktuktan sonar dır dır ki, TSK’ne “ 28 Kasım itibarıyla” operasyon yetkisi vermişti’…Ne tesadüf! “Mutabakat” gizili – ama “tatbikat” gerçek’

Bu hayal, önce Barzani’nin Türkiye’ye meydan okumasıyla söndü. Sözde “Etkin pişmanlığa “ gelince, bundan öncekiler ne sağladı ki, bu "yenisi" başka netice versin: PKK ve Bölücülük gerçeğini ve kökenlerini bilenler için bu hayal ve TC’ nin kaderini bu hayale bağlayanlar gafil.

Asıl “tabı kat” hem PKK liler hem de başka suçlular için “af” sonunda, caydırmak bır yana, yenden suç işlemeye teşvik ediyor! Hem kaç af ve pişmanlık yasası çıktı, neye yaradı? Adi suçluklar birkaç yıl yattıktan sonra tekrar cinayetlerine döndüler… Dağlardan inip güya “ analarına babalarına” dönecek PKK’lılar kır ve er kentlere teröre devam ettiler… Edecekler. Çünkü “caydırıcılık” kalmayacak… Tıpkı idam Cezasının” AB dayatmaları sonucu kaldırılmasında olduğu gibi! Bu güne kadar operasyonlara askeri çözüme karşı çıkan yazarlar şimdi “Operasyonlar “insan ı çözüme yol açar” diyesiler.

Geçen akşam , “Şehitler Derneği Başkanı “ Hamit Köse’nin Avrasya Televizyonunda, dediği gibi, “PKK’lılar, geniş vaat ve imkânlarla, hayatlara ana ve balarına döndürülecek ama şehitlerimiz analarına, babalarına - hayata döndürülebilecek mi? ***