Dağdan Gelip…

TBMM’deki “yarı kapalı” oturumda neler konuşuldu, henüz bilemiyoruz, ama içerde DTP /PKK vekilleri olduğu için, onların, bundan sonraki sözlerinden, eylemlerinden, hemen belli olur.

Birinci Dünya savaşında, “Bahar Taarruzu” –“General Kış”, gibi deyimler vardı: Şimdi “Sonbahar Taarruzu” var, ilk salvosu, “Genel af, APO’nun affı ve PKK’lıların dağdan “indirilmeleri" Çok boyutlu-çok eksenli-Talabani – Barzani – ABD (CIA) eksenli, bir operasyon bu.

Kod adı “Barış” - Tema aynı; kış şartlarında Güneydoğuya giden Hasan Cemal’in deyimiyle, “Barışı Özledik” barışa bir şans verelim, af çıkaralım, PKK’lıları dağdan indirelim.” Güneydoğu halkı savaştan bıkmış-Savaştan kim bıkmadı ki? Ama nasıl, ne pahasına barış? Bu yeni operasyonun, bir sesi Newsweek dergisinin,”iyi haber alan” yazarı, Owen Matthws”dan geldi. Yazar :”Referandumda Ordu yenildi –siyaset dışına itildi. Türkiye’nin uzun savaşı bitmiş olabilir " diyor ve sıkı durun, ekliyor: “Washington, bunun için, İslamcıları kutlamalı”…

İyi koordine edilmiş bir operasyon var: Cengiz Çandar da, “PKK’nın dağdan indirilmesinde, sona doğru mu?” diye soruyor. Umudu, Erdoğan ve sebebi de, af konusunda Suriye’de, ilke olarak uzlaşmaları! “Af neden olmasın?” Cengiz Çandar, bunu da açıyor; ona göre, Suriye Devlet Başkanı Başşar Esad’ın dediğine göre, Türkiye’nin sorunun çözümünü elde edebileceği noktada, Suriye Hükümeti, PKK’lılara kapılarını açar. Ve af ederse, Türk Hükümeti de, aynı şeyi neden yapmasın?

Fakat Cengiz’in bile, haklı endişeleri var: O da farkında ki, Kürt sorununa çözüm girişimlerini, bölge yani Ortadoğu genelindeki ‘denge arayışları’ ve ‘yeni dengeler’ dışında, mücerret bir konu olarak ele alınamaz- yani bölgedeki, AB çıkar ve projelerinden, mücerret olarak düşünülemez!

Ben ilave edeyim, sorayım: “BDP” özerk Kürdistan’ı şimdilik Türkiye hudutları içinde fiilen ilan etmişken, bu girişimler Türkiye açısında abesle iştigal olmuyor mu? Özerk Kürdistan’ın muhakkak “Büyük Kürdistan”a dönüşeceği belli değil mi? Sonuç bu olacağına göre, binlerce şehidimizi boşuna mı verdik? Neticede, PKK, ölülerinin bedelini, zaferle almış olacaklar… Bizim şehitlerimiz, öldükleriyle kalıp, Yatacaklar!

Bütün bu havalarda unutulan bir şey var: Bu savaşı bu terörü, kim başlattı? Başlatan adam APO, Kürtlerin kahramanı idi, nerdeyse, bizim barış güvercinlerinin, geçmişte, huzuruna gidenlerin de umudu ve kahramanı!

PKK’nın “Af” yolluyla silah bırakıp, dağdan inmesi, “barış ve akan kanların durdurulması” anaların artık almamasını sağlayacağı için Erdoğan’a seçim malzemesi olacak… Sadece, genel seçimlerde değil Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi için.

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, BDP, Erdoğan'a Çankaya'ya giden yolu gösteriyor: Tayyip Erdoğan'a, “Eğer Çankaya'ya çıkmak istiyorsanız bunun yolu barıştan, demokrasiden, çözümden geçer” diyor, yani ilk adım “af”!

İlk Amerikalı Armstrong, aya çıktığında, “insan için küçük bir adım insanlık için dev bir adım” demişlerdi, şimdi de “AF”, PKK ve bölücüler için, belki ilk küçük adım ama Türkiye için uçuruma giden büyük adım olacak!

Erdoğan- AKP iktidarı ayaklarını nereye bastıklarını biliyorlar mı- uçurumu görüyorlar mı?

Bakın, PKK, sadece dağlarda değil, İstanbul’da, Mersin ve Adana’da ortalığı, darma dağan ediyor. Şimdi dağdan inerlerse, muhakkak onlara katılacaklar. Kısacası, dağdan inip, bu vatanın o kentlerinde, asıl sahiplerini kovacaklar ve akılları sıra, Musa Anter’ın dediği gibi, bütün Türkiye “Büyük Kürdistan” olacak! Ne var ki, o kentlerde, evleri, dükkânları, araçları kundaklanan asıl sahiplerinin sabırları taşınca, neler olur? TSK “dışarı” itildi, artık EMASYA protokolü de yok! İmdada, hep istedikleri gibi BM Barış gücü mü gelecek?

Rahmetli İsmet Pala’nın bir sözü var: “erbabı namus, asgari namussuzlar kadar cesur olmalı”, yani vatanseverler, milliyetçiler en az eşkıya ve yalakları kadar cesur olmalı!

Ve Ziya Paşanın şu sözleri aklıma geldi, “zira bu terazi, bu kadar sıkleti çekmez”.

TARİH NOTU: Benim yıllardır tekrarladığım bir gerçeği, “Büyük Kürdistan’ın” İngilizlerin ve yabancıların “Büyük Oyunu” olduğunu teyit eden bir belge: Türk Tarih Kurumu şeref üyesi olan Prof. Dr. Salahi R. Sonyel, Remzi Kitabevi'nden çıkan son "Kıskaç Altında" kitabında, İngiliz belgelerine dayanarak, 'Vahdettin, tahttan düştükten sonra, eğittiği Kürt militanlarla Atatürk'ü devirip bağımsız Kürdistan'ı tanıyacaktı.'” Diyor… Devran değişiyor ama gerçekler değişmiyor… Bu gerçeği de, yukarda yazdıklarımın bir yanına koyun! ***