18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Derin Darbe!

“Komutanlara Darbe” operasyonunun altındaki derin amacın, AKP iktidarının sıkıştığı şu bağlamda; gündemi değiştirmek, mağduru oynamak ve TSK’yı, Genelkurmayı saf dışı kılmak olduğu artık “açık bir sır”!.. Bu onlar için bir ölüm-kalım savaşı. T.C. ve Ordusu için de öyle! Yabancı yorumcuların ortak kanaatı da bu merkezde!

İktidarın TSK’ya, bugünkü şekil ve ruhuyla karşı olduğu ve nedeni de belli!.. “Asker-Polis Oyunu”. Polisi ağır silahlarla teçhiz etmek, TBMM’de askerlerin yerine polisleri görevlendirmek, Ordunun yerine “sınır birlikleri” kurmak projeleri çok tehlikeli oyunlar! Çankaya’da, Cumhurbaşkanlığındaki Muhafız Alayını da çekerler. Alayı lağvederler ve yerine “Nizam-ı Cedit” birliklerini koyarlarsa hiç şaşmam...

ORDULARINA GÜVENMİYORLAR

Bütün bunlar hali hazır durumun güncel, pragmatik, politik yönleri... Fakat asıl düşündürücü olan, “liberal aydın ve yandaşların”, neden- nasıl bu kadar asker-ordu düşmanı olabildikleri? Bu kişiler, eğer sadece kayıtlarda değil, özde Türk iseler; Türk toplumundan, geleneksel aileden ve hatta asker ailelerden, asker babalardan çıkmışlarsa, Türk Ordusunu eleştirmekten öte, neden bu kadar kinli ve düşmandırlar? Psikopatolojik bir durum; bir çok ruhi kompleksler var... Mesela Hasan Cemal’de olduğu gibi! Ordu ve Komutanları akademik olarak, yazar olarak, tabii eleştirilebilir ama bu kadar hınçla ve sadistçe değil! Generaller tutuklanınca zevkten sarhoş olacak kadar değil!

Türklerin büyük çoğunluğu askerlik görevleriyle övünürler, askere davul zurnayla giderler... Askerlik anıları, hatta Komutanlarından fırça yemeleri bile güzel anılarıdır. Bu, Türk ordusunun para ile pulla satın alınamayacak ve teknolojiyle telafi edilemeyecek üstünlüğüdür... Merak ederim; bu adamların “vicdani retçilikten” veya “bahanesinden”, “ataerkil” sebeplerden, “entel ukalalıktan” başka, acaba kuyruk acıları mı var diye!.. Muhtemelen öyledir ama galiba, “entelektüel şıklık”; hani şu “milliyetçi-askerci” olmak ne ilkel, asker olmak “acı ve zul” gibilerden!.. Son günlerde asıl altındaki yatanlar belli oldu.

ALTAN'IN ŞİFRELERİ

İhanet “ideoloğu” 2. Cumhuriyetçi Ahmet Altan, Atatürk’ün Cumhuriyetine neden düşman olduğunu açıkça yazdı. Düşman, çünkü açıkça söylüyor: Türk Ordusu, Cumhuriyetin “koruyucu zırhlarından en kuvvetlisi”... Artık bu zırhı delmenin zamanı geldi diyor! Ve “artık deliyoruz” diye seviniyor!?

BİRAND VAKASI

Bunlardan biri de Mehmet Ali Birand. Fiziksel “özrü” yüzünden askerlik yapmamış, asker ocağının aşını yememiş, havasını koklamamış... İnsanların fiziksel özürlerinden söz etmek, aslında yakışıksız ama bazılarının “fiziksel özürleri”, Birand’da olduğu gibi “zihinsel özre” dönüşüyor. Orduya karşı kompleks haline geliyor!

Birand yıllar önce, “Emret Komutanım” adlı bir kitap yazmış, Ordumuzun geleneksel parolasını eleştirmiş, “Emretme Komutanım” demeye getirmişti. Şimdi aynı yolda devam ediyor!

Mehmet Ali Birand, “TSK’nın itibar zırhı deliniyor” diyor ve anlaşılan bundan dolayı da mutlu. Sureti Hak’tan görünerek “A&G” gibi en güvenilir kurumlardan birinin anketine göre, en son yüzde 87’deki oran, yüzde 20’lik düşüşle yüzde 67’ye kadar gerilemiş... TSK’nın kapitalini eritmeye başlaması kadar büyük bir tehlike olamaz. Herşey kaldırılabilir, ancak itibar kaybını subaylar kaldıramazlar. Bu erozyonu giderebilmek için de “ne gerekirse” yaparlar... Kamuoyunu kaybetmek, TSK’nın içinde de “çatlaklar yaratabilir”. ***

Gözlerim kapalı

Sevgili okuyucularım, ben bu yazıyı yazdıktan sonra mutad göz operasyonlarından birine giriyorum. Gözlerim bir süre kapalı ama arkada kalacak. Bundan sonra olacakları ancak dinleyeceğim ama yazamayacağım!

Bu satırları yazarken İstanbul’da komutanların Emniyet Müdürlüğünde, Adliyede, ne olacakları belli değil... Ankara’da Genelkurmay Başkanlığında, Başbuğ başkanlığında tüm Orgeneraller, Oramiraller, toplantı halindeler. Bence bu toplantı, bundan sonraki süreci ve Türkiye’nin kaderini belirleyecek! Söz konusu T.C. ve Ordusu ise, şeytanlıklar, ayrıntılar, gerisi teferruat!.. Gözlerim kapalı, Ankara’yı dinleyeceğim...

Yayın Tarihi : 27 Şubat 2010 Cumartesi 14:06:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
timucinhazar IP: 88.242.75.xxx Tarih : 28.02.2010 21:30:50

Altemur abicim!Geç kaldınız..Cumhuriyeti elinde tutanlar halkla kaynaşamadılar. Bu boşluğu farkeden dış güçler  halkımızın kanına dinimizi kullanarak girdi.EVET şimdi DİNİMİZ DIŞ GÜÇLERİN ELİNE GEÇTİ.Halk ile irtibat kuramayan ve halkını yabana teslim eden irade...Olacağı buydu.ATATÜRK ve silah arkadaşları için ciğerim sızlıyor.Bu millet bu gafletten hiç uyanamayacak gibi.İnsanımız korkunç bir beyin işgali ile eriyip gidiyor.


polat kara IP: 88.248.20.xxx Tarih : 28.02.2010 16:02:05

hocam ıyısınız hossunuzda su hala eski statukonuzdan ne zaman ayrılacaksınız hersey degıstı dunya degıstı konjoktor degıstı, yapı degısıyor daha ozgur ve daha demokratık bır duzene dogru gıdıyoruz, bundan guzel ne var, sız hala eskı tas eskı haman kalsın dıyorsunuz yazık yazık, alı kılıc donemı bu mıllete uymaz artık yeter


Gaflet ve Delâlet İçinde Olanların Son Günleridir. IP: 88.231.83.xxx Tarih : 27.02.2010 15:25:41

BASINA SANSÜR VE GAZETECİLERİN, KÖŞE YAZARLARININ YAZILARINI AVRUPA UŞAĞI DÜZENİN İSTEDİĞİ TARZDA YAZMASI GERÇEKLERİ ABDÜLHAMİT II. DÖNEMİNDE VE ONUN DEVAMINDAKİLERDE VAR İDİ !.. 150 YIL SONRA, GİDE GİDE BİR ARPA BOYU KADAR BİLE YOL KATEDEMEYİP, GENE AYNI GÜNLERE Mİ DÖNDÜK ?..