26
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Gün Uğursuzların!

Star TV Haber Grup Başkanı, usta sunucu, gazeteci, Uğur Dündar ve eşi Yasemin Baradan Dündar’a, kökten dinci –ne olduğu, “malûmdan” malum, VAKİT Gazetesi tarafından Emniyet Genel Müdürlüğünün bazı birimleri tarafından, özenle sızdırılan Teşkilat içinde bile gizli kalması gereken bilgiler kullanarak yapılan bu “taciz” birkaç şeyi, birden ortaya koyuyor.

DEVLET SIRLARI-GİZLİLİK

Önce devlette – “devlet sırrı” –“gizlilik” gibi eskiden adeta kutsal olan şeylerin, artık kalmadığını! Hatta Genelkurmay konusunda da, maalesef böyle; Devlet, tümüyle elek oldu! Sırası gelmişken söylemeliyim; Devletten emekli olanların da, ölene kadar muhafaza etmeleri gereken bilgi ve belgeleri, şöhret –dalgalanma, hatta para mukabili, ifşa etmeleri bu “eleğin” bir parçası.

İDDİANAME

Bir defa, Uğur Dündar ve Sayın Eşine ait, bu sözde bilgilerin –belgelerin, Ergenekon davasıyla ne ilgisi var: “İddianameye” geçirilmiş! Ama daha vahimi, görülüyor ki, o iddianameye – belki işe yarar diye ne bulunursa, konulmuş. Eğer, İddianame böylesine iddiaları, kayıtları kapsıyorsa tümünün “sıhhatinden” şüphe etmek gerekir!

Emniyetin bazı birimlerinin, Uğur Dündar ve eşinin hareketlerinin yurt dışı seyahatlerini izlemesi – telefonların dinlemesine benzer - özel hayat ve onurlar, açık saldırı! Ülkeyi nasıl bir kâbus ülkesi haline getirdiler. Sonunda bu karabasan onları da boğar. Frankleştayn Canavarı yaratancısını yer ve kazılan kuyuya ortakları tarafından düşürülürler! Bu Uğur Dündar olayı vesilesiyle o olayı da aşan bir gerçek!

NE MANA

Uğur Dündar’ın eşi Sayın Yasemin hanımı, yurt dışına, defalarca, yalnız gitmiş. Kime ne? Bunun altında uyandırılmak istenen pespaye şüphe ne? Velev ki, Baran Hanımefendi, yurtdışına istediği kadar gidip gelmiş olsa, gelse bundan ne anlam çıkar? VAKIT gazetesi, bunu açıkça söylese! Ancak, maksat şüpheler yaratmak. Gerici, karanlık ve hasta kafalar, bir hanımın, yalnız seyahat etmesini yadırgarlar –ahkâm çıkarırlar -çünkü onlara göre “kadının hakları” yoktur!

Ve Vakit gazetesinin olduğu malum… Hangi olayların tetikçisi olduğu malûm! Bu gazete kendi köşe yazarı, çocuk tacizcisi olmaktan sanık, Hüseyin Üzmez’in “günahını” (ki İslamda en büyük günahtır), kedi pisliğini örter gibi neden gizler?

Uğur Dündar’ın maruz kaldığı bu, ahlaksız taciz karşısında, Gazetecilik meslek kuruluşlarında harekete geçmesi lazım…

“İnsan hakları”- özel hayat –fişleme konularında mangalda kül bırakmayan sözde aydınlar – AB ve AB’ciler bu apaçık “insan hakları-özlük hakları” ihlali konusunda, neden ses çıkarmazlar!

Uğur Dündar’ı ve sayın eşini neden taciz ediyorlar? Başarılı bir gazeteci olduğu, yıllardan beri, yolsuzlukları teşhir ettiği ve bazı kuyruklara bastığı için mi? Yoksa Ergenekon konusunda her gazetecinin, yazarın olması gerektiği gibi, objektif olduğu için mi?

Tufan Türenç yazmış; “Ülkesini seven pek çok namuslu insan gibi Uğur Dündar da bazı kesimleri rahatsız ediyordu… Çünkü bir gazeteci, bir televizyoncu olarak namussuzlardan daha cesur davranıyordu, büyük bir yüreklilikle onların pisliklerini toplumun önüne seriyordu.
Bu olay, Türkiye’nin AKP iktidarında nasıl bir polis devleti haline getirildiğini, laik demokratik cumhuriyeti savunan namuslu insanların nasıl gözaltında tutulduğunu ortaya çıkarıyor.”
Bu olayda, başlıca umut verici ve İktidarı da şaibeden kurtaracak olan gelişme, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın Emniyet’in bazı birimlerinin, bu kanun ve ahlak dışı suçlarının üstüne gitmesi… İnşallah sonunu getirir ve suçlular teşhir edilirler, cezalandırılırlar.

Uğur Dündar “polis oğlu”! Ben de, hep “polis dostu”! Bu gibi olaylar bizi çok üzüyor. Bundan öte, “Emniyete de, Emniyet kalmazsa” sonu nereye varır!

Uğur Dündar’ın elinde “mikrofon”, karşısında, bütün yurtta “ekranlar” var. Kendisini savunabiliyor –hesap sorabiliyor… Ya bu imkânlara sahip olamayan mağdurlar?***

Yayın Tarihi : 26 Mayıs 2009 Salı 10:47:56


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
M. Fehmi Şehitoğlu IP: 88.252.164.xxx Tarih : 26.05.2009 19:59:16

Ergenekon adı verilen komplonun masum sanıkları (!) mahpus tutulurken,dtp ile işbirlikçileri kökten dinciler, adım adım, Türkiye Cumhuriyeti'ni veve devletini parçalama ve yıkma hedeflerine serbestçe ulaşmaya çalışıyorlar.