25
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Güvensizlik Kırılması!


Başbakan Erdogan, son dalgadan sonra: “Bu ülkede fikri hür, vicdanı hür savcılar var” demiş… Demek oluyor ki, “Ümraniye Davası savcılarına” güveni tam! Yani son yapılan hareketleri zımnen tasvip etmiş oluyor! İşte bu noktadan sonra, bizlerin de, asıl, “fikri hür-irfanı hür- vicdanı hür yargıçlarımıza” güvenimiz tam! Kırılgan “kırılma hattı” da burada; karşılıklı güvenmeler ve güvensizlikler arasında! Sonunda, hangi taraf, güveninde haklı çıkacak? Ümraniye iddianameleri yazarları savcılarına güvenenler mi –yoksa Silivri’deki, Ağır Ceza Mahkemesinin Yargıçlarına güvenenler mi?

ERDOGAN IHSASI REYDE BULUNDU

Erdoğan “Hiç kimse kendisini yasaların, hukukun, adaletin üzerinde görmemeli” diyor. Doğru; ama hiç kimse de, Erdoğan’ın bu olayda başsavcı olduğunu ve “Beyaz Eller" Operasyonunu kendi başlattığı sözlerini unutmasın!

Ve bu onursal fahri “Başsavcı”, Yargı, henüz son hükmünü vermemişken “rey ihsas” edercesine; “kimlerin- bu ülkede korku imparatorluğu kurmaya çalıştığını şu son aylar gayet iyi gösterdi” diyor. Demek ki, daha bu davada son hükme varılmamışken, o suçluların kimler olduğuna hükmetmiş!

Evet; Türkiye’de, böyle Başbakan, böyle savcılar var… Ama Türkiye'de – Silivri de “bağımsız yargıçlar” var! Ve kimin kime güvenmekte, haklı olduğunu, inşallah sonunda göreceğiz!

EMPATİ?

Fakat TC Devletinin ve Hükümetinin başında “herkesin Cumhurbaşkanı Başbakanı” olmak mevkiinde olanlar, bu büyük sözleri söyler oylarını, peşinen açıklarken, – bu davada adaletin böyle ve bu kadar uzamasından ve yapılan hukuksuzluklardan dolayı tedirgin olmaları ve “aksi sabit olana kadar, “masum” sayılmaları gereken vatandaşlara” birazcık olsun – “şefkatten” vazgeçtik, “duygusallık akudaşlık” göstermeleri gerekmez mi? Ama aksine; bu sözleri ve gürlemeleriyle masum sayılması gereken insanlara korku ve umutsuzluk veriyorlar! Öyle ya; Başbakan Erdoğan son sözleriyle gösteriyor ki, iddialar cephaneliklere vb inanmış hatta son yüksek düzey tutuklamaları dahi tasvip ediyor! Ve asıl Adalete böylelikle gölge, şüphe düşüren kendisi! “İçerdekiler” , Allahtan ve bağımsız Yargıçlardan başka kime güvenecekler – kime güveneceğiz?

TSK CEPHESİ

Başbakanın bu sözleri, Genelkurmay Başkanıyla görüştükten sonra böyle konuşması ilginç! Yoksa bir bakıma orduya meydan mı okumakta, artık pervası yok mu ki “müsademe rotasında” devam ediyor?

Ben, Başbakanın bu konuda Orgeneral İlker Başbuğ’u ikna etmiş olabileceğine inanmıyorum. Tahminim şu; Genel Kurmay Başkanı Ordu içinde, hem köstebekleri meydana çıkarmak için başlattığı harekâtla birlikte, Ordunun içinde hakikaten darbe yapmak için örgütlere katılmış olanlar varsa, (ama Atatürk Cumhuriyetin tehlikede oldugunu düşünüp, ne yapılmalı diye düşünenleri değil) orta çıkarıp, kendisi kani olunca, yapılması gerekecekleri yapacaktır!

Ama işin en vahim tarafı ülkenin bu kadar kırılgan duruma gelmesidir! Asıl suçlular bu durumları yaratanlardır!***

Yayın Tarihi : 13 Ocak 2009 Salı 00:33:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?