14
Haziran
2025
Cumartesi
ANASAYFA

Hangi Darbenin Ortamı?


Adam ne demiş: “Sabah uyanınca ilk olarak ölüm ilanları sayfasına bakarım, adım yoksa yaşamaya devam ederim” ...

Sevgili Hasan Pulur’un köşesinden bir alıntı. Nazi döneminde rahip Martin Niomoller yazmış: “Önce sosyalistleri topladılar... Sesimi çıkarmadım. Çünkü ben sosyalist değildim. Sonra sendikacıları topladılar... Sesimi çıkarmadım... Çünkü ben sendikacı değildim... Sonra Yahudileri topladılar... Sesimi çıkarmadım... Çünkü ben Yahudi değildim... Sonra beni almaya geldiler... Benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı...”

“Ümraniye” (Ergenekon ) soruşturmasında 11. dalga da geldi. Mahmut Övür diye “içeriden iyi haber veren” bir gazeteci birkaç gün evvel haber vermiş, Sabah ve Taraf gazeteleri bunu manşetlerinde ilan etmişlerdi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, şu bağlamda olanlardan, yapılanlardan, “erkler” arasındaki kargaşayı fark etmiş olacak ki, yasama, yürütme ve yargı erklerinin üst düzey temsilcilerini Çankaya “zirvesinde” topladı. Sonra yapılan açıklamaya göre özetle: “Dünyada ve Türkiye’nin çevresindeki önemli gelişmelerden hareketle yasama, yürütme ve yargıyı ilgilendiren birçok konunun ’samimi bir atmosferde’-yemekte- karşılıklı görüşleri paylaşılmış ve şu ortak neticeye varılmış: Ülkemizde demokrasinin derinleşmesinin, hukukun üstünlüğüne ve temel ilkelerine titizlikle bağlı kalınmasının ve uygulamalarda usul yasalarına azami özen gösterilmesinin Türkiye’yi daha da güçlü kılacağı, sorunların aşılmasını kolaylaştıracağı ve toplumda güven ortamını pekiştireceği hususları üzerinde etraflıca durulmuştur.”

Ve “edinilen bilgilere göre”, yargı temsilcileri Ergenekon soruşturmasını doğrudan zikretmeden, operasyonlarda gündeme gelen özel hayat ve soruşturmanın gizliliğinin ihlaline ilişkin kaygılarını dile getirmişler! Şu sırada yapılan bu “zirvede” “Ergenekon” adı konulmasa da “ruhunun” orada dolaşmadığını ve bu toplantının sadece akademik bir sohbet yemeği olduğunu söylemek/iddia etmek, bana hiç inandırıcı gelmiyor...

Oysa bu “zirve” sohbetinde Ergenekon konuşulmamış olsa bile, anayasal görevi gereği ülkedeki son olaylara, hukuk ihlallerine ve ülkenin her alanda bir karabasan ve korku ülkesi haline getirilmesine müdahale edecek olan kişi ve makam devletin başıdır! Gül’e göre usul yasalarına azami özen gösterilirse; Türkiye daha da güçlenecek... Karşılaşılan sorunların aşılması kolaylaşacak... Toplumda güven ortamı pekişecek... Ancak Murat Yetkin’in Radikal’de sorduğu gibi “Cumhurbaşkanı Gül’ün eleştirisini kim üzerine alacak ve gereğini yapacak? Kim?” Herhalde devletin en başı! Ama o da bu davayı yürütenlerden çekiniyorsa, vay halimize!

VE BAŞBAKAN

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da aynı mealde yargıya müdahale edilemeyeceğini ve hukuk sürecinin işlediğini söylüyor: Erdoğan ayrıca, “Emniyet ve ordunun yıpratılmaması gerektiğini” de söylemiş. Acaba yıpratanlar kim? Fakat asıl önemli olan bu sözlerden sonra adeta inadına 11. dalga operasyonu yapılıyor!

Tesadüf mü, çelişki mi?

Söylendiğine göre bu dalgalarla geçmişle hesaplaşılacak, intikam alınacak ve Türkiye değiştirilecekti...

Kısacası şimdi içeridekiler “Darbe ortamı yaratmak için terör örgütü kurmakla” suçlanıyorlar ya; Ergenekon kapsamında da TC’ye, ordusuna ve Atatürk milliyetçilerine darbe ortamı yaratılmakta... Bunu yapan “terör örgütü mü” yoksa “hukuk terörü” mü? Bütün bu olanlar seçim sath-ı mailinde oluyor... Karar ve söz milletin!***

Yayın Tarihi : 24 Ocak 2009 Cumartesi 13:08:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?