Haşarat Mücadelesi

Bu günlerde haşaratla mücadele ediyoruz…Gündemde çeşitli sinekler var.
Önce en zararsızı, Rusya’ya ihraç edilen domateslere musallat olan “sinekler” !
“Zararsız” dedim çünkü Tarım Bakanlığının haşere uzmanı Gülgün Feyman’ın programında açıkladı; meğer bu çeşit sinekler “proteinmiş” ve domateslerle birlikte yenirse ,şifalı imiş…Bundan sonra ihraç edilecek domateslere “mallarımız proteinlidir” damgasını vurmalı!
Daha ciddi tehlike arz eden sinek çeşidi ise, Bush-Erdoğan görüşmesi esnasında , “kafesinden kurtulup” Oval Ofise giren ,ve Abdullah Gül tarafından itlaf edilen, Bush tarafından da çöp sepetine atılan , her halde Texas menşeli “at sineği”! . O görüşmeden geriye de ciddi medyamızda bu sinekten ve Başbakan’ın uçağında içki içilmemesi kaldı…

SİNEĞİN ADI

Benim de aklımı kurcalıyordu ama Araştırmacı Aytunç Altındal ‘at sineğinin ” doğru tanınmamasını yapmış; İngilizce’si “gadfly” ahırlarda bulunan atlara, sığırlara musallat olan, koyu yeşil renkli bir sinek. Ama “gadfly”ın diğer bir lügat anlamı daha var; Özellıkle Amerıkan politikasında son yıllarda çok kullanılan bır anlam; “müziç, tacizci ve olay çıkaran” kişiler için kullanılıyor ve iltifat da değil. Şimdi “at sineği” deyimi sadece, Bush-Erdogan görüşmesi ve Türk-Amerikan ilişkileri konularında değil bizim bazı politikacılarımız için de kullanılır olacak. !
Bence önlemli bir “at sineği” de , Amerikalıların Türkiye’deki Amerıkan aleyhtarlığı konusunda devam eden saplantıları. Bilmem Başbakanımız Sayın Bush’a açıkça söyleyebildi hatta ima edebildi mi? Türkiye’de, Amerikan karşıtlığı varsa, bu marjinal değildir, “milliyetçi” abartması hiç değildir .Bu hususta da suçluluk ve özür dilemek kompleksine girmeyelim. Sayın Bush ve adamları, bunun sebebini askerlerinin Irak’ta kı,Irak cezaevlerindeki ,Guantanoma kampındaki , hoyratlıklarında ve Islamı aşağılayıcı hareketlerinde aramalıdırlar. Türkiye’de Amerıkan dostluğu hatta hayranlığı vardı. Ama bu olayları televizyonlarda izleyen , Amerikalıların Kuzey Irak’ta Türkiye’yi dışladıklarını ve subaylarımızın başına çuval geçirdiklerini gören Türkler nasıl Amerıkan dostu olurlar. Ben Amerika’da yıllarca yaşamış eski bir Amerıkan dostuyum, çünkü Amerikalıların çok iyi taraflarını harpte ve barışta gördüm. Ama bu olaylar benı de ters etkiliyor.
Bır şey daha var; ABD sözcüleri ,Özellıkle Savunma Bakanı Rumsfeld Irak’taki diremiş hareketlerine Türkiye nın Birinci Tezkereyi geçirmemiş olmasının sebep olduğunu yazıyorlar. Maalesef biz de, Yalçın Doğan gibi, hala buna inananlar ve ABD nın “Amerıkan düşmanlığı” şüpheleri altında bunu bulanlar var. Amerikanın bu iddiası, Irak’ta bataklığa saplanmalarının ve direnişin, gene ABD hoyratlıklarının neticesi olduğunu hala anlamamış olduklarını gösteriyor. Bizimkilerin de, eğer Birinci Tezkere geçse idi bunun neticelerini neler olacağını anlamadıklarını…Kısacası ABD nın Kuzey Irak’taki Kürt politikası değişmeyecekti ve ayrıca ABD Güney Doğu’da yerleşecekti…Uyum yasalarıyla Kürt konusunda, vere vere, ne hale geldiğimizde ortada, Amerıkalıların yardımıyla . “Kürdistan” gerçekleşti. ; Mesut Barzani de başkanı..Irak’ta Başkan Talabani, Kuzey Irak’ta Başkan Barzani! Biz hala Amerikalılardan bu konuda medet umalım’

MÜZAKERELER

Türkiye’ye musallat olan başka bir “at sineği” de, AB ıle müzakere süreci.! AB nın genişlemesi durmuş, tam üye olmayacağımız besbelli , biz hala at sineğini kovamıyoruz, “müzakereler” belki başlarsa , yeni tavizler vermeye hazırlanıyoruz. AB hayali öldü ama AKP iktidarı “öldü” diyemiyor, çünkü kabul etse bütün politikası çökecek…AKP nin kırılgan noktası da bu!****