19
Mayıs
2024
Pazar
ANASAYFA

Kanser Yayılıyor

Paradoks, çelişki mi? Yoksa eskilerin deyimiyle “intak-ı hak mı”? Geniş anlamıyla Allahın “hakkının” yerini bulması mı?

İnsan, ister istemez düşünüyor; “Darbe”, “Balyoz”, “Ergenekon” suçlamaları sürerken, acaba şimdi ülkemizin içinde bulunduğu şu “kaosa” -kargaşaya- radikal fakat elbette meşru olarak son vermek için ne yapmalı? Zira şimdi, bir şekilde bir müdahale yapılmaz, iş oluruna bırakılırsa, bünyemizin her tarafını sarmakta olan “kanser”, Atatürk’ün Cumhuriyetini bitirecek! Bu kadar açık!

TÜMÖR

Kanser tümörü en başta, yabancı “uzmanların” teknolojik-psikolojik yardımıyla Cumhuriyetin ve milletin en güçlü savunma, bağışıklık organı TSK bünyesine sokuldu... Ve “tümör” her gün yeni tutuklamalarla ve sadece emekli subayların değil “muvazzaf” Amiral ve Generallerin tutuklanmasıyla devam ediyor! Yalaka yandaşlar açıkça “emekliler yetmez” diyorlar; Hasan Cemal yazmış: “İki numaralı sanık içeride. Bir numaralı sanık dışarıda. Emekli general içeride. Muvazzaf general dışarıda! Böyle hukuk olur mu hiç? Utanç verici!” Hasan’ın derdi 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk’in de hâlâ tutuklanmamış olması! Asıl utanmaz adamlar, kendi orduevlerine bomba atabilecek kadar alçak olanlar, kendi ordularına sönmez bir kin besleyenler! Herkese, hatta onlara da lazım olacak bir Ordunun moralini bu kadar bozmak alçaklık değil mi?

Bugün “kanser” Türk Ordusunun moralini kemirmekte... Genç subayların şevkini kırmakta! Farkındalar mı; parayla pulla satın alınamayacak, yabancıların kıskandıkları bir gücü harcıyorlar!

İNTİKAM

Bu, sağdaki, soldaki aydınların cemaat ve tarikatlardaki, adam ve kadınların Cumhuriyete ve Ordusuna karşı kinlerinin kökleri eskilere dayanır. Mustafa Kemal Atatürk’e ve Ordusuna yıllarca kin bağlamışlar ve şimdi intikam alıyorlar. Düşmanların yapamadıklarını, sözde demokrasi adına “vesayetten kurtulmak” için yapıyorlar! Ancak, asıl önemlisi, bu Cumhuriyeti bitirecek komploları “karşı devrimi” Ordu olmasa, kim önleyecek!

Açıkça sorarım şimdi bunlara karşı Cumhuriyeti korumak ve kollamak için ne yapmalı? Demokrasi mi dediniz? Hangi demokrasi? Yargı mı dediniz? Hangi “Yargı” ? Daha fazla bölünecek ve tamamen İktidarın egemenliği altına girecek yargı mı? Anayasanın değişmez ve değiştirilemez ilkeleri mi?

Ama komplo, bu kadar tek düze değil; İçeriden ve dışarıdan işletilen “tezgâh” büyük... Türkiye, Türk milleti ve Ordusu çok boyutlu bir satranç oyununun sonunda “feda edilebilir” piyon gibi görülüyor!

Dış güçler, bu “piyonu” kullanmak isterler... İktidarı kullanırlar, ama “Ordu” o kadar kolay değil. Anladılar ki “Türk Ordusu”, kullanamayacakları bir güç, fakat türlü proje ve amaçlarına karşı büyük engel; saf harici kılınması gerekiyor!

Geçen akşam E.Koramiral Atilla Kıyat çok ilginç bir noktaya temas etti... Tutuklanan muvazzaf ve emekli komutanların hepsi Güneydoğu’da, PKK’ya karşı kahramanca savaşmış askerler... En önemlisi tutuklananların çoğu Denizci muvazzaf ve emekli Amiraller, Albaylar! Türk donanması, Karadeniz’de en büyük deniz gücü. Bölgede Kafkasya’da ve Orta Asya’daki tertipleri önleyebilecek en büyük güç! Bu güç “kullanılamazsa” etkisiz hale getirilmeli, moralini bozmaktan başlayarak! Atilla Kıyat’ın sözünü esirgemeden, hatta TSK’yı da eleştiren sözlerinin tamamını yarın akşam STAR Televizyonunda dinlemeniz lazım.

Vatan’da, Güngör Mengi’nin de emekli Orgeneral Hilmi Özkök’e hitap ettiği gibi: “Masumiyetine inanan bir komutan, yüze yakın askerin sürükleneceği psikolojik yıkımı ve mağduriyeti, ailelerinin düşeceği mahrumiyetleri bile bile susup oturmaz”.

Son gelişmeler, bu “kanser tümörünü” daha başında, “metastaz” yapmadan bünyeden almanın ne kadar doğru olacağını gösteriyor! Bilmiyorum, İktidar rahatsız mı? Ama kamu vicdanı çok çok rahatsız!

Evet, şimdi bir şeyler yapılmalı, “Kanser” daha fazla sarmadan ve TC’yi bitirmeden! ***

Yayın Tarihi : 10 Nisan 2010 Cumartesi 09:41:42


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Gönül Aydemir IP: 78.185.164.xxx Tarih : 11.04.2010 00:03:29

Değerli Büyüğüm,Kurtuluş Savaşını başlatan yüce kahramanlar,o savaşı başlattıklarında hangi koşullar altındaydı?Bunu sizler çok çok iyi biliyorsunuz.Türkiye Cumhuriyeti'nin gözbebeği ,barışçı,uygar parmak ısırtan ordusu Irak'a girmedi diye birileri tarafından tokatlanıyor mu acaba?Benim olanlardan çıkardığım tek sonuç;hepsi olabilir,ama,biz bunları aşacak bilgi ve güce sahibiz.


Sema ALTUN IP: 212.156.62.xxx Tarih : 12.04.2010 09:59:38

Sayın Altemur Bey yazmış olduğunuz yazıya harfiyen katılıyorum.Ulu önder ATATÜRK' ün bizlere emanet  ettiği güzel yurdumuz  ve nezih ordusuna  kalpten bağlıyım.Çocuklarımıda bu bitmeyen ATATURK sevgisi, NEZİH ORDUMUZ  ve GÜZEL YURDUM TÜRKİYEM sevgisiyle büyüttüm.Sizinde yazmış olduğunuz o, güzel yazınızda askerlere karşı yanlış tutumu üzülerek her gün televizyonlarda seyretmekte ve üzülmekteyiz. Önce Tümör vardı şimdide yavaş yavaş her tarafımızı kanser sarmakta neler oluyor ne dir bu askere karşı saygısızlık onları ödüllendireceğimize , yücelteceğmize tutukluyoruz. Bu saygızılık yeter artık, bir vatandaş olarak artık televizyon izlemiyorum.İzlediğim zaman her gün bir tutukama haberi duyuyorum  artık içim kaldırmıyor.Her geçen gün yüreğim sızlıyor bu yapılanları yüreğim  kaldıramaz bir hal aldı.ATATÜRK' ÜN bizlere emanet ettiği orduyu böylemi korumamız gerekiyordu.Ordu bir yurdun damarlarıdır.Damarları  kesilen bir yurt ölür.Ulu önder ATATÜRK'ün çizidiği yolda yürüyelim onun bizlere emanet etmiş olduğü kutsal emanetlere sahip çıkalım, yazmış olduğu onuncu yıl marşını okuyalım, bizlere miras olarak bıraktığı o, güzel sözlerini okuyalım.Biz Türküz Ne Mutlu Türküm diyene Ordumuzun, Genarallerimiz,Albaylarımız  ve kardeşlerimiz canım Erlerimizin önündede eğilerek selamlıyorum.Tüm bilgisiz insanlarıda buna davet ediyorum.Saygılarımla