’Mustafa Kemal Atatürk’ü Anarken

Atatürk’ün döneminde yaşamış olan ve nesilleri hızla tükenen bizler için, O’nun 10 Kasım’daki ı ölüm yıldönümleri, gerçek matem günleridir. Ancak genç nesillerin bu yıldönümlerinde, bizler kadar acı duymaları,mümkün değildi.. Matem havasına sokulmaları, en azından şekilcilikti, ve gerçek Mustafa Kemal Atatürk sevgisinin içini boşaltmıştı.

Mustafa Kemal, bir kalıp olarak- beylik sözler ve yapmacık göz yaşlarıyla anılacak ve “ritüel” olarak , her 10 Kasım’da, adet yerini bulsun diye, yası tutulacak sıradan bir lider değildir…. Sadece ATATÜRK olarak değil, bütünüyle ,”MUSTAFA KEMAL ATATÜRK” olarak anılması gereken, tarihte nadiren parlamış yıldızlardan , en büyük liderlerden biridir.

Bunun kanıtı da , döneminin bütün öteki liderleri tarih kitaplarının sayfalarında kaldıkları, bazıları da tamamıyla unutuldukları halde , bütün abartmalara, ondan iyi niyetle de olsa, fakat özellikle kötü niyetle, soğutmak çabalarına rağmen, milletin, özellikle gençlerin kalplerinde yaşamakta olmasıdır.

UMUT GENÇLERDE

Etrafımdan ,bana yapılan başvurulardan, gençlerin, özellikle şu bağlamda , O’nu daha iyi tanımak istediklerini ve ülkemizin tehlikeli bir dönemeçten gedmekte olduğu şu sırada, O’na sarılmak istediklerini görüyorum. O’nun, BÜYÜK NUTUK’unu okumak isteyen gençler artıyor. Çünkü yabancıların ve içerdeki düşmanlarının “ meşum gölgesi” dedikleri gölgesi hala Türkiye’yi Cumhuriyetini koruyor!

Şimdi bizim görevimiz gençlere O’nu ve “Atatürkçü Düşünce Sistematiğini”,doğru olarak anlatmaktır - Bazıları, köşelerinde Atatürk’ü, henüz doğrudan eleştirmedikleri için - “Kemalizm” eleştiriyor,fakat ,aslında, Mustafa Kemal Atatürk’ü ve düşüncelerini eleştirmeye yelteniyorlar!
Bizler-sağda ve solda,O’na yürekten bağlı olanlar, ,O’nu , artık sağcı veya solcu yorumlarıyla değil, “kalpaklı, şapkalı, subay kasketli ve fötrlü , fakat tek “ Mustafa Kemal Atatürk" olarak anlamalı-anlatmalı,ve anmalıyız. Bir dönemde, şimdi iyi niyetlerini daha iyi anladığım solcu gençler ,”Kalpaklı” Mustafa Kemal’i, adeta fraklı Atatürk’e karşı, kedilerine sembol yapmışlardı. Ancak şimdi daha iyi anlaşılıyor ki, O ,tasarladığı ülke gibi, bölünemez bir bütündür.

Atatürk, “düşünce sistematiğini” zamanının modası bir “İzm”e bağlamamakta direndi. . Bir nevi korporatif Faşist veya Nasyonal Sosyalist sisteme özenenlere ve Kemalizm’i sola çekmek isteyenlere “İşte O zaman donar” kalırız dedi ve bu önerileri ret etti. “Atatürkçü Düşünce Sistemi” , en aşta en hakiki yol göstericinin müspet ilimler olduğu ilkesine dayanır.Radikal bir gazetede,bir yazar, Atatürk devrimine e ve en önemli ilkesi olan TÜRK olmak kavramına “tepeden inme” demiş…Oysa Mustafa Kemal Atatürk ün en büyük başarısı umumi efkarı oluşturarak, matbuatı da kullanarak zaten potansiyelini i çok iyi ve doğru olarak ölçtüğü ve bildiği .milletine devrimleri benimsetmekti.

LOBOTOMI DEGIL AMA KANSER AMELIYATI!

Mustafa Kemal’i Kürt –Türk Cumhuriyeti kurmayıp, üniter milli devleti kırmakla "suçlayan” Graham Fuller son yazılarında ,O’nun ,“lobotomi" yaptığını,yani toplumun "beyninden" “şanlı Osmanlı İslam geçmişini çıkarıp, attığını ve şimdi ise Erdoğan’ın , karşı devrimle ,"Ilımlı İslam’ı" siyasi sisteme entegre etmekte olduğunu ,söylüyor. Mustafa Kemal, Osmanlının şanlı geçmişini asla inkar etmedi, Islama da karşı değildi . Ancak irtica ve hurafe kanser hücrelerini, bünyeden kesip attı...…Ama görülüyor ki kanser hücreleri metastaz yapmış, yeniden bünyeyi sarmakta.... Kökünden şua tedavisi veya kemo-terapi gerekiyor!

Biz Atatürk döneminde yaşayanlar onun ölümünün yıldönümlerinde, acısı bizim için hep taze kaldığı için, yas tutarız....Bugüne kadar- “ama genç kuşakların yas tutmaları gerekmez- “Ne Mutlu ki Atatürk vardı “ diye bayram yapmaları gerekir” derdim…. Ancak gelinen şu bağlamda,O. Düşünce sistemi, ilkeleri, TC Milli Devleti AB uğruna , harcanırken , bugün yas tutmamız değilse de hep birlikte tepki göstermemiz -milletçe uyanmamız ve gençlerimizle birlikte onun gölgesi altında , “Kuvvay-ı Milliye” çizgisinde, birleşmemiz lazım!

LAFIN KISASI ; Bugün Atatürk konusunda ve O’na karşı ukalalılık taslayan liboş ve ümmetçiler; Atatürk olmasaydı bugün acaba nerede olurlardı?