8
Haziran
2025
Pazar
ANASAYFA

Orduya Karşı Asimetrik Savaş!

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un merakla beklenen konuşmasını dikkatle izledim... Önce şunu söyleyim; Başbuğun “sabır ölçüsüne” hayranım... Öfkesine bazı siyasetçilerden fazla hakim oluyor... Vurgulamaları ve bazı konuların altını, özen ve kuvvetle çizmesi öfkesinden de anlamlı! Önemli... “Belge’nin (Başbuğ bu sözde eylem planına, “kâğıt parçası “ diyor. Genelkurmay Karargâhında hazırlanmadığına Genelkurmay Askeri Başsavcısı kararını vermiştir... Bu ” kâğıdın “ nerede, kimler tarafından hazırlandığını bulmak sivil savcıların görevidir” diyor! Hükümeti işaret ediyor. Ama İktidarla tartışmaya girmekten özenle ve anlamlı bir üslupla -şimdilik- kaçınıyor! Fakat Başbuğ aynı zamanda, bu “kâğıt parçasının” kimler tarafından hazırlanıp “servis” edildiğini de soruyor. Eğer sivil savcılardan bu konularda yeni, somut bulgular gelirse, askeri yargının da yeniden tahkikat açacağı sözünü veriyor! Tekrar araştıracağını söyledi... Yani, artık top İktidarda ve sivil savcılarda! Ancak Başbuğ’un, Erdoğan’ın örtülü iddia ve imalarına karşı, şu sırada Hükümetle bir tartışmaya girmek istemediği de belli “sabrının” kanıtı! Ancak, bence, bu tartışma artık kaçınılmaz oldu! Hele, gerçekler ortaya çıkar, çıkarılması önlenmezse, Genelkurmayın “örtbas” etmesi söz konusu değil... Tabii, başkaları “örtbas” etmezler veya başka istikametlere çekmezlerse!

Örtbas etmek “töhmeti”, bundan sonra, onlara raci!

Başbuğ hatırlattı; Askeri Başsavcının kararının çıktığı açıklandıktan, ama içeriği daha belli olmadan, o yazarlar, hemen peşin hükümlerini vermişler, “Kararı mahkûm” etmişlerdi. Şimdi de eminim Başbuğ’un konuşması hakkında peşin hükümlerini vermişlerdir, bunları pervasıca, ahlaksızca yazacaklar, söyleyeceklerdir! Asimetrik savaşın gereği de bu!

ÜÇ MESAJ

Başbuğ’un üç önemli mesajı vardı: “Belge”, belge değil bir ’kâğıt parçasıdır’... TSK’dan elinizi çekin. (Bana göre; siz, Ordu üzerinde vesayet kurmaya kalkışmayın!) Ve en önemli tespiti; “TSK’ya karşı asimetrik örgütsel bir savaş” yürütülmekte! Bu asimetrik savaşı kimin açtığı, kimlerin, içeriden ve dışarıdan desteklediği “malûm” dan malum! Arif olanlar çoktan anladılar!

Başbuğ’un konuşması hakkında daha fazla analizler yapmayı isterdim, ama yazımı gazetenin baskı hatlarına yetiştirmem gerekiyor. Ancak son bir noktayı belirteyim; eski darbecileri yargılamalı, yeni darbeler yapılmasını, Anayasanın 15. maddesini kaldırarak “caydırtmak” polemiği de “asimetrik savaşa” Ordunun yıpratılmasına, etkisiz hale getirilmesine hizmet eder. Ve TSK’nın “T.C.’yi korumak ve irtica ile mücadele etmek” yasal görevidir.“

Şu bağlamda, ülkemizin kırılgan bünyesinde; derin yaranın irinleri ortaya saçılırken, eski yaraları deşmenin, kanatmanın ne anlamı var, ne maksatları var?***

 

Yayın Tarihi : 27 Haziran 2009 Cumartesi 11:52:07


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
www.cografyadersanesi.blogspot.com IP: 88.230.66.xxx Tarih : 28.06.2009 00:27:05

AYNEN KATILIYORUM...


Bir "Millî Mücadele Kahramanının" torunu IP: 88.231.72.xxx Tarih : 28.06.2009 17:27:07

Tarihin tekerrürüne, 27. Eylül 1919' da Amerikan Komiseri Ravndal'ın

ABD dışişleri bakanına çektiği telgrafla, bir örnek veriyorum:

"Anadolu'daki dört kolordunun komutanları, yeni 30'uncu Kolordu Komutanı

Ali Fuat, 15'inci Kolordu Komutanı Kâzım Karabekir, 13'üncü Kolordu Komutanı

Cevdet Paşa ve 3'üncü Kolordu Komutanı Selahattin Paşa Padişaha bir muhtıra

göndererek 'Kabineyi, Türkleri bölmek, böylece ulusun gücünü azaltmakla

görevli yabancı parayla satın alınmış ajanlardan kurulmuş olmakla'

suçlamışlardır. Bu politikacıların (o zamanki Vahdettin yanlıları, bugünse

akp yanlıları) bu yolla iktidarda kalmayı başardıkları belirtilmiştir.

Harput Valisi Galip Beye (Milî Mücadele karşıtı, hilafet yanlısı kişi) atıfta

bulunularak, onun, pkk'yı milliyetçi örgüte karşı kışkırttığı ve Türk birliğine karşı

'pkk yanlısı bağımsızlık hareketini bir silah gibi kullandığı' öne sürülmüştür.

Görünüşe göre milliyetçi akım (Türk Milliyetçiliği) gelişmeye devam etmektedir.

İngiliz Yüksek Komiseri, düzeni sağlamak için ne yolu tutmak gerektiği

konusunda kararsız olduğunu, dün bana söyledi."

(Alıntı yapılan yapıt: "Amerikan Gizli Belgeleriyle TÜRKİYE'NİN KURTULUŞ

YILLARI" -Orhan Duru-  Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. Sayfa: 37)