Osmanlı Cevabı!

Ermenistan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Soykırımı iddiaları konusunda, ortak araştırma yapılmasını öneren mektubuna şu cevabı vermeye hazırlanıyormuş : “Ermenistan tarihi bir gerçek olan soy kırımını Türkiye ile tartışmayacaktır, BU tartışılmaz bir gerçektir, uluslararası kamuoyu tarafından da kabul edilmiştir”
Bu cevap küstahça ama bir yerde de bir devletin.kendi inançlarına göre kesin duruşudur. . Bizim de, hele böyle bir cevap gelirse , yanıtımız ve duruşumuz aynı ölçüde kesin ve artık son olmalıdır : “SOYKIRTIMI iddiaları tarihi bır yalandır ve bu konuyu TC Devleti ve milleti, ne Ermenilerle ne destekçileriyle, kamuoyunda ve başka hiçbir platformda tartışmayacaktır” . Vesselam”
Bu konuda yarım yüzyıllık tecrübe ve mücadelenim sonunda , şuna kani oldum ki , bütün belgeleri açıklamakla. Ingılız Avam Kamarası’ndan “Mavi Kitap” gerçeğinin ne olduğunu sormakla, ortak komisyonlar kurmakla, velhasıl şimdi Hükümetin ve muhalefetin, iyi niyetli, uzlaşmacı teşebbüsleriyle bu beladan kurtulmamız mümkün olmayacaktır. Abesle iştigal etmekten vazgeçmeli, beyhude savunma çabalarını bırakımlıyız ve suçlululuk kompleksinden kurtulmalıyız!

ISPAZMOZ VE TSUNAMİ

24 Nisan’da Diaspora Ermenilerinin gene ıspazmozları tutacak ; Soykırımı iddiaları dünyanın bütün ülkelerinde, «Tsunami » gibi üzerimize gelecek. Bu yıl her yıldakinden fazla; Osmanlı Devleti tarafından sözde öldürülen Ermenilerin sayısı gibi, iddiaların içeriği de ağırlaşıyor. “Sözde soykırımının” 90. yıldönümü olmasından fazla, zamanlama önemli; maksat , açıkça AB sürüngenliğinde , Avrupa kapılarında, adeta dilenirken burnumuzu sürtmek , Türkiye’yi “şeytan üçgenine sıkıştırıp” bizden ,tarihimizden Viyana’nın ,Lozan’ın intikamını almak….Ve kendi içimizde, bu konuda, Kıbrıs konusunda Güney Doğuda ve APO’num yargılanması konusunda “verip kurtulmaya” dünden razı bumca gafil , hain varken bunları kolaylıkla yapacaklarına gittikçe inanıyorlar. Şimdi asıl korkuları, onları boğacak olan milliyetçi –ulusalcı dalga. TC Devletinin bugünkü hükümetinin “Milli “ Eğitim Bakanı ……bu “dalgadan tedirginliğini ifade ederse – bunun ne büyük bir rezalet olması bir tarafa, yabancıların kendi içimizdeki kafa karışıklığından kendileri için hisse çıkarmaları mümkün. -
Ama dışarıdakiler ve içerdekiler bu istediklerini kolayca yapamayacaklarını galiba anlamaya başladılar. Telaşları da ondan.
Bu Ermeni Tsunami sine karşı en kesin, ve nihai mukabele Türk Milliyetçiliğinin “Tsunamisi" ” olacaktır. Başka çare de yoktur

OSMANLI SELAMI

Ve bir daha bize soykırımından söz edecek bilcümle gafil ve haın ve düşmanlara, sunturlu bir Osmanlı selamı…
“Osmanlı Selamı” ne ola kı diyeceksiniz ? Yıllardır bu iddialarla a mücadele ettikten sonra artık burama geldi…hepimizin de yattı gayrı demesı gerek. İçimden gelen bu asıl cevabı terbiyemi bozmadan, eskı bır fıkrayla anlatmak mecburiyetindeyim .
“ Bır Frenk Elçisi Sadrazamına olmayacak taleplerle gelmiş ve istediklerini anlatmış. Sonra ne olduğunu soranlara” Paşa istediklerimizi varmadı ama çok nazik bir adam , Önce beni baş parmağını iki parmağının arasına solarak Osmanlı usulü selamladı, sonra eşimin, kızının bütün ailemin izdivacına takıp oldu ve gene Osmanlı Usulü selamlayarak yolcu etti…İstediklerimizi alamadık ama nezaketine hayran oldum” ..

İşte o kadar!

***********************