18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Pamuk Eeller Fesatta

Entel çevrelerimizin şişirerek “Büyük Türk Romancısı” yaptıkları Orhan Pamuk, İsviçre’de , herhalde şöhretinin cezbesine gelmiş; TAGESANZEIGER gazetesinin DAS MAGAZİN ekinde yayınlanan röportajda- başka abuk subukluklarla birlikte, ;“Ülkemizin geçmişindeki kötü olayları, yavaş yavaş konuşmamız gerek… Kimse söylemiyor, ama Türkiye’de 30 .000 Kürt ,Bir milyon da Ermeni öldürülmüştür” demiş…Kazip şöhreti başına vurmuş ,daha fazla meşhur olmak için zemzem kuyusuna işemiş! …

HABERTÜRK Televizyonunda , bu konuda konuşan Boğaziçi Üniversitesi Tarih Kürsüsü Profesörü Selim Deringil de, “Bu sözlerin altına ben de imzamı atarım” dedi…
Pamuk ve Deringil hususunda bir acım var.Orhan Pamuk’un anası Şekure hanım okul arkadaşımdı.Orhan’ın Amerika’ya tahsile gitmesine yardımcı olmuştum.u. Selim Deringil’in de çocukluğunu bilirim; rahmetli babası Osman Deringil Washington’da birlikte r görev yaptığımız vatansever, kıymetli , bır Hariciye memuruydu!

VE MEHMET ALTAN

Mahut ve malum ,2.Cumhuriyetçi- Brükselci Mehmet Altan da geri durur mu; “Artık AB sürecinde bu gibi konuları halının altına süpüremeyiz…gerçekler ortaya çıkarılmalıyız” buyurdu! ..AB sürecinin ve hayalinin bu boyutumu da görün; tarihin bütün tozlarını ,şimdi AB halısının altından bizim suratımıza savurmaya hazırlanıyorlar!
Bozacıların şahidi şıracı; kendi içimizde bunlar gibileri oldukça düşmanlara gerek kalmayacak.

PAMUK İPLİĞİ

Orhan Pamuk’un romancılığının değerlendirilmesini entellere bırakıyorum..Entel yazarlar ve gazeteler Onu hemen Pamuk’a dokunulmazlık zırhı geçireceklerdir. Bakın,çoğundan “tık” yok…Ancak sormaları gerek, Pamuk, hangi engin tarih bilgisiyle bu kadar kesin hükümlere varmış.?
Hem 1915’de e bir milyon Ermeni nasıl, ne şekilde öldürülmüş? O tarihte, bu sayıda Ermeni’nin mevcut olmadığı bir yana, O zaman, gaz odaları ve insan fırınları olmadığına göre , bir milyon kişiyi öldürmek için, ne zaman, ne kurşun ne de urgan yeterdi! Ya Ermenilerin öldürüp toplu mezarlara gömdükleri ı kadın ve çocuklar’ O günleri yaşamış Erzurumlu yakınınım,yaşlı bir hanım, geceleri dehşetle uyanıp-” Ermeniler geliyor” diye kaçmaya kalkardı!
Pamuk, o sözünü ettiği otuz bin kişinin Güneydoğu’da PKK tarafından öldürülenlerin asıl bizim şehitlerimiz olduğunu bilmiyor mu?

BEYHUDE GAYRET

Televizyonda tartışmaya katılan Erol Mütercimler de, Ermeni “soykırımı” iddialarının,ne kadar bilimsel olmadığı ve tarihi gerçeklerden uzak olduğunu belirtmek ve bu iddialarım akademik olarak aydınlatılması gerektiğini anlatmak için bır hayli nefes tüketti…Beyhude!
Bu konudaki gerçeklerin şimdiye kadar açığa çıkarılmamış olmasının, devletin, bizim tarihçilerin kabahati ,ihmali olduğu da başka bir efsane! . Bu gerçekleri bizim tarihçilerimiz,Mim Kemal Öke, merhum Kamuran Gürün, Profesör Türkkaya Ataöv – yabancılar ,Justin McCarthy, Bernard Lewis. Stanford Shaw vs. çok yazdılar. Ama Lewis ve Shaw bunları yazdıkları için Fransa’da mahkum edildiler…

Ben de, naçizane, çoğu zaman Amerika’da bu iddialara karşı, gerçekler ve belgelerle mücadele ettim. Bir Ermeni yazar ,“Türk davası ancak bu kadar savunulabilir” diye bana iltifat etti. Bu mücadeleyi Amerıkan Televizyonlarında da sürdürdüğüm için, orada ASALA nın bomba saldırılarına tehditlerine hedef oldum. Ama- sonunda kanaat getirdim ki, , ne akademik çalışmalar, ne belgeleri açıklamak, aradan bır yüz yıl da geçtikten sonra hakikatleri ortaya çıkarmaya bizi aklamaya yetmeyecektir. Çünkü karşımızdakiler, kararlarını çoktan ,peşin hükümlerle vermişlerdir- bizi mahkum etmekte kararlıdırlar; ve tazminat ve toprak talepleri gibi maksatları vardır….

Ama görüyorum ki, maalesef , kendi içimizde başka maksatlarla veya entel şıklık, sözde bilimsellik adına bu iddialara itibar eden hatta destekleyen Liboşlar, Orhan Pamuk gibi “romantikler” r ve Deringil gibi sözde bilim adamları var!

Bizim,bu konularda kendi kendimize karşı doğru ve haklı olmamız yeter! Ve yeter artık; bu mazoşist kompleksten kurtulmamız lazım! Devlet ve Millet olarak, artık Ermeni soykırımı konusunda kalın bir çizgi çekmemiz gerekiyor. “Kırmızı Çizgi” demiyorum; kalın bir siyah çizgi” ! .
Şu sırada, gene kendi içimizde, bır kısım medyada ,Güneydoğu da terör yıllarına ait faili meçhul cinayet vb. iddialar ortaya çıkmakta.Bunlar artacağa hatta AIHM’ne intikal ettirileceğe benzer.
Eger şu balgamda anlamlı şekilde , gittikçe artan bu tecavüzlere azimle karşı çıkmazsak, bunlar gittikçe artacaktır. Türk olmak çok güç!

Yayın Tarihi : 10 Şubat 2005 Perşembe 18:31:19


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?