Para ve Kılıç
“Kılıç”; silah, Pusat –at- avrat, milletimizin ananevi onuru… Silah, “bayrakla” birlikte, üzerinde ant içilen, ülkeyi korumak için, namus sözü verilen, kutsallaşmış yiğitlik simgesi…
Mustafa Kemal, “Kılıç ve saban; bu iki fatihten birincisi, ikincisine daima mağlup oldu” demiş. Şimdi ise, “para”, hem kılıcı, hem de sapanı yenmek üzere!
Para, bazıları için adeta “Allah” veya ona en yakın şey. Her mikrofonun karşısında, her kameranın önünde, konuşan Başbakanın, her konuşmasında, en fazla kullandığı kelimeler “para-dolar-Euro”. Halkı, “Evet” demeye zorlamak için kullandığı araç ”Para”! Başlıca mahareti de, asıl mesleği olan “pazarlama”!
YİĞİDİN NAMUSU
Evet “Para ve Silah”…”Silah” yiğidin namusudur, ama, “silahla para” bir araya gelince – getirilince, Yiğitlik bozuluyor, silah kirli işlere, kirli emellere alet oluyor! Orduya – namusumuza, “para” zehiri katılınca yani “profesyonel” ordu, askerlik “paralı” olursa-ki öyle anlaşılıyor- bazı gençlerimiz, askerlik hizmetini para karşılığı yapacaklar ve aslında birilerinin “hizmetçileri” olacaklar…
“Profesyonel Ordu” projesini açıklayan Milli Savunma Bakanı Sayın Vecdi Gönül, tevil etmesin;
İşin özeti, neticede olacak olan budur, Berrak, temiz suya bir damla zehir - para- katılırsa o suyun tümü bozulur. Askere gönüllü davul zurna ile gidenlerle, ayda galiba 16 YTL’ye razı olanlarla, (eskiden bir paket sigara verilirdi) yüksek maaş ve imkânlar verilenler arasına, kaçınılmaz olarak, nifak ve –tefrika girer- ordumuzu önce “ruhundan” bölünür!
ACI GELİŞME
Zaten galiba bu oluyor da! Kısa dönem askerlik ve politika -oy malzemesi yapılan “bedelli askerlik”- ve bazı gençlerin, askerden kaçmak için türlü çarelere, rüşvet vermeye başvurmaları, o eski, vatan uğruna feragat anlayışını, bozuyor. Üstelik “Paralı Askerlik” veya “askerlik paralı” olursa, bu milli ayrıcalığımız tamamen yok olacak!
Ve “kılıç- silah” pazara çıkarılırsa bunu satın alacaklar çok olur.
Daha da vahım olan bir olgu var: AKŞAM gazetesinde yayınlanan, “Şoku gören kaçtı Harbiye sivile kaldı” başlıklı bir habere göre, Askeri Liselerden mezun olanların, 550’si, bedeli ödeyerek askerlikten ayrılmışlar ve ilk defa olarak, Kara Harp okuluna, öğrencilerinin % 70'i, askeri liseler yerine sivil liselerden alınmış. Diğer Harp Okullarında, Deniz ve Hava harp okullarında da durum her halde aynı!
Habere göre, bunun çeşitli sebepleri varmış. Bazıları sözde “intibak eğitiminin” zor şartlarına dayanamamış! Bu şartla daha önce de, aynıydı? Şu bağlamda neden zor oluverdi? Aileler, 50.000 lira ödeyerek çocuklarının Harp Okullarına gitmelerini subay çıkmalarını istemiyorlar? “Güneydoğu korkusu” mu? Eğer öyleyse, kamuoyunda, oradaki mücadelenin, boşuna olduğu ve şehitlerin boşuna verildiği kanaati, yayılmış ve bu da kabullenilmişse, gerçekten çok vahim! Fakat daha da vahim ve düşündürücü olan, “Ergenekon Kapsamı” devam ederken, askerler tutuklanır ve aylar yıllarca ağır muamelelere maruz kalırlarken, gençlerde - askeri liselerden mezun olanlarda, “subay çıkınca ve andıma bağlı kalırsam bir gün, bunlar benim de başıma gelir” endişesi mi hâkim olmaya başladı?
Dikkat edin ve tarih düşürün: milletimizin, para ile pulla, satın alınamayacak, bir hazinesi, para için ve türlü fesatlarla, çar çur edilmekte! …
CEVAPSIZ KALAN SORULAR
“Dursun Çiçek Olayı” bir muamma… Aslanların önüne atılan bir günah keçisi mi? Ben Onun aksi kesin delillerle sabit olmadıkça görevini yapmış bir onurlu bır subay olduğuna inanacağım. “Kafes” davasında yargılanan deniz subaylarının da! Hangi, gerçek Türk subayı, üstlerini öldürmek için, komplo yapar? Akıllara zarar, eşyanın TSK’nin tabiatına aykırı!
Ordu içinde, PKK’lı subayların bulunması iddiası, dehşet verici… Böyle akla zarar diğer iddialar Internet sitelerinde uçuşuyor… Ve gerçekler yetkili makamlar tarafından, açıklanmadıkça ve bu “iddiaları”, malum yerlere sızdıran ve servis edenlerin, hepsi, bütün köstebekler, ortaya çıkarılmadıkça, yapışıp kalıyor ülkenin ve ordunun havasını zehirliyor! Lütfen akıllarımızı, inançlarımızı bize geri verin, vakit çok geçmeden tahribat artmadan “açıklayın”! ***
AMENTÜ: Ambalaja “Hayır”. AKP iktidarı yıkılmalı. T.C. yaşamalı!
Pentagon'un Koyunu, Sonra Çıkar Oyunu -2- (veya Dr.S.) IP: 88.252.168.xxx Tarih : 19.07.2010 20:26:20
Petagon'un koyunları oyunlarına devam ederler ! ; ....
5) ABD olarak bizler, 90 yıl önce Millî Mücadele yıllarında "Manda Yönetimini" Mustafa Kemal Paşa'ya benimsetemedik; Paşa kendi bildiğince hareket etti !..
6) Manda konusunu gerçekleştirmemiz amacıyla yaptığımız girişimlerde, yandaşlarımız siyasiler ve munafık gazeteciler de yetersiz kaldılar.
7) İdealimizi gerçekleştirmek için, aradan 90 yıl geçmesine rağmen, kendimize yandaş olarak kabullendiğimiz bugünkü yönetime umut bağladık.
8) Bu yönetimin siyasilerinden medet umarak onlara, izleyecekleri yolları açıklamayı-benimsetmeyi kendimize amaç edindik !..
Bunlar; .......................?
(Devamı daha sonra)
yasar ertas IP: 94.101.46.xxx Tarih : 19.07.2010 12:55:31
Bir görev var gidiyorum mecbur Bir sigaraya bir karin tokluguna Benim zamanimda ne terör ne bir sey vardi. Benim zamanimda sapkaya selam vardi bir üstün bir üste belli derecede komplekslerivardi sicakta elle ot yolmak vardi kocaman bir sac barakada yatmak vardi o sehirli bu sehirli giciklik vardi 40 nr. ayakkabi ya 43 nr ayakkabi kabullenmek vardi ailelerin özel islerine yardimci olmak vardi parasiz yapmak ve digerlerin yasamasi icin bir merdivenlik vardi. bari bu isler oluyor bunu isim olarak kabul edeyim bari biraz para alayim PARA ya gelince bu sistemin bir aracidir herkez buna binmeye calisir binmeye calisirkende kuralalri vardir kendisi bu kurallara uymazsa bunu yasalar ve sectigimiz bastakiler kontrol eder sistem calismazza avantaci zenginler cogalir bu kisilerde paralari ile bizi istedigi gibi kullanir. En sonunda bicak (kilic) kemige dayinir kiyametler huzursuzluklar gelmeye baslar
