3
Mayıs
2025
Cumartesi
ANASAYFA

Pirus Zaferi

Erdoğan’ın “zaferinden” sonra söylenecekler çok. Yanaşmaları onu oturtacak “taht” bulamıyorlar. Ben ise “zaferin” onun başını döndürmesinden endişe duyuyor, “Mağrur olma Padişahım, senden büyük Allah var” diyorum. Ve tarihe geçen “Pirus zaferini” hatırlatmak istiyorum. Bu “zafer” M.Ö. 280 yılında, Yunanistan’ın Epir Kralı Pirus’un Romalılara karşı, ordusunun çok ağır kayıplar vererek kazandığı “zaferdi”. Askerlik, siyaset ve ekonomi literatürüne, “Pirus zaferi” olarak geçti... Yani “Ne pahasına zafer”... Yunan tarihçi Plütark nakleder ki, Kral Pirus savaştan sonra, “Romalılara karşı gene böyle bir zafer kazanırsak mahvoluruz” demiş... Çünkü ordusunun büyük kısmını kaybetmiş ve ortakları da dağılmış... Romalılar da çok zayiat vermişler ama Pirus’ün yeniden ordu toplamasına imkân yokken, Romalıların, kendilerini toparlamaları mümkünmüş. Teşbihte hata olmaz!

***

Erdoğan ve yanaşmaları “the game is over” yani “oyun bitti” diyorlar. Ben ise, eski bir şarkıyı hatırladım, “Balo bitti”, “ertesi gün” sendromu geldi çattı. Mahmurluktan gerçeklere uyanacağız.

Apo’nun ültimatomunun vadesi bugün, 15 Haziran Çarşamba günü sona eriyor... Apo şerikleri, Erdoğan’ın, “Balkon” -zafer- hitabesinde söylediklerini, daha önce, “devlet kurumları” vasıtasıyla “verdiği vaatlere” uygun ve yeterli bulacaklar mı?.. Apo’nun tehdit ettiği kıyamet kopmayacak mı?..

PKK organı “Özgür Gündem”in manşetlerine bakın: “Cumhuriyet için devrim gibi bir ilk”, “Kritik Çarşamba”, “Kamuoyu İmralı’ya kilitlendi”, “Devlet oradan yanıt bekliyor”. Ve eski PKK taşeronu Dev Genç mensubu ve şimdi milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün şu sözleri, “Seçimin galibi sayın Öcalan’dır” .

Acı ama gerçek; binlerce insanımızın katili, idam hükümlüsü, eşkıya, bölücü başı Abdullah Öcalan, nam-ı diğer Apo’nun ağzına bakıyoruz! Erdoğan, bu “vâsıl olduğumuz noktada” “Pirüs zaferi” ile övünebilir!

***

Bugün neler olacak? Tekrar soralım: PKK/BDP/Apo sarmalı, bu “zaferi” yani 36, PKK paralelinde milletvekilinin, “Türkiye” Parlamentosuna sızmasını şimdilik “yeterli” bulacaklar mı?.. Erdoğan’ın balkon konuşmasındaki sözlerini “Yeni Anayasa” yoluyla gerçekleştirmesini bekleyecekler mi? Apo da, “ültimatomunun” vadesini uzatacak mı?.. Gerçekten Türkiye için çok kritik günler!..

Erdoğan’ın “zafer” pervasızlığıyla yapacaklarını, 30 Ağustos’ta TSK’ye nasıl darbeler vurulacağını, “2023’te değil, 2011’de Cumhuriyet Bayramının nasıl kutlanacağını” düşünmek bile istemiyorum... Ancak şu sırada başka bir kritik dönemeç var, Erdoğan ve AKP Anayasayı değiştirecek milletvekilleri sayısını bulamadı. Ama politikada ihtimaller, oyunlar çok... Transferler, hatta AKP-BDP veya AKP-CHP “ittifakları” mümkün. El peşrevleri başladı bile! Erdoğan, “Yeni Anayasa” konusunda, “Kemal Kılıçdaroğlu’nun kapısını çalacağım” demiş. Bunun üzerine Kemal Bey de, “Buyursun, gelsin; kapım açık” diye cevap vermiş. Uzlaşma, “ittifak” kapısını aralamış! Korkarım CHP, “Pirus” zaferinin “Truva atı” olacak!..

Ne var ki bugün, 15 Haziran’da olacaklar her hesabı değiştirebilir. Erdoğan, “zaferinin” ağır kayıplarından sonra toparlanır ve Apo’nun tehditlerine karşı dik durur mu?.. Hep birlikte göreceğiz...

Politikacılar, “mümkün olanı” yaparlar; devlet adamları ise “Her şeye rağmen en zor” olanı!..***

Yayın Tarihi : 15 Haziran 2011 Çarşamba 12:11:03


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?