Zina sanığını “recmetmek”- yani bir çukura koyup taşlarla öldürmek isteyenlere Hazreti Muhammed’in anlamlı uyarısını ben de açıkça , Tamer Karadağlı’yı iki fahişenin şantaj tuzağına düştüğü ve fakat şantaja boyun eğmeyip hatasını erkekçe itiraf ettği için ,taşlamak isteyenlere aynı şeyi- söylüyorum. İlk taşları hiç günahları olmayanlar ve bezer bır duruma düşmeyecek olanlar atsınlar! Sapık olmayan , normal, insanlarımızın ,erkeklerimizin çoğu aynı şantaj tuzağına - merak,erkeklik saikasıyla kolaylıkla düşebilirlerdi ! .

Bu olayın benzeri, kolaylıkla “Çocuklar Duymasın” dizisinin bir bölümüne konu olabilir ve sonunda da tatlıya bağlanırdı...Çocuklar duymuş olsalar bile onlar da muhakkak babalarını bağışlarlardı.

Tamer Karadağlı, insani bir zaafa kapılmış , asıl sevdiği eşine karşı büyük bir hata yapmıştır ve olayın kendisiyle eşi arasında kapanması gerekir. Ben Karadağlının açıklamasından sonra ,eşinin onu bağışlayacağını ve şayet medya üzerini daha fazla kaşımaz ve “unutturabilirse”,bu tatsız hadiseyi- zamanla unutacağını umuyorum. Özür dileyeni bağışlamak en büyük fazilettir.ve O’na da bu yakışır. Hem bu olayı “çifte Standard” filan gibi ukalalıklarla çerçevesinden çıkartmamak gerek. Galiba asıl çifte stadard bu konuda ahlak ahkamı kesenlerde !

CLINTON ÖRNEĞİ

Bir şey daha var Clinton –Monica olayında Clinton’un suçlanmasının asıl sebebi Monica ile ilişkiye girmesi değil, bu ilişkiyi açıkça inkar edip yalan söylemesi idi. Tamer Karadağlı bunu yapmadı, bir taş fırın erkeği gibi dobra dobra hakikati söyledi,suçunu ve hatasını itiraf etti - bütün erkeklere, kadınlara hatta siyasilere önemli bir mesaj verdi; Şantaja boyun eğmeyin!