22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

TC Cumhurbaşkanı kralın huzurlarında!


Tam, Atatürk’ü, sözde değil ,”özünde”, andığımız gün, Suudi Kralı Hazretlerinim Anakarayı teşriflerinde, Atatürk’ün “sözde” halefinin –O’na ve milli ı onurumuza, reva gördüğü hareketler, AKP iktidarının, bu ülkeye, ne sözde, ne de özde, yakışmadığını bır defa daha gösterdi… Bir defa daha görüldü ki, bunlar, kendi itiraflarıyla, ülkeyi “pazarlamakla” övünen “iş erbabı”! 

Neresinden başlamalı? Tek bır olay bile ülke hesabına utanç verici. Anıtkabir’e ziyarete gitmeyi reddeden Suudi Arabistan Kralı,’ Bin Abdülaziz El-Suud’a, top sesleri eşliğinde "devlet şeref madalyası" verildi, artık, Gül-hane olan Çankaya’da! 

Devlet şeref madalyası, yasasına göre ; "Türkiye’nin bekası, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğü için üstün feragat, fedakârlık, başarı gösterenlere" verilir Allah için söyleyin, şu saydığımız koşulların hangisi, i bu saygıdeğer konuk için geçerlidir? Kral Hazretleri bu öğelerden hangisine uyuyor. Türkiyenın “varoluşu- bölünmez bütünlüğü” için, bırakınız herhangi bir şey yapmayı, hangi “fedalardık ve feragati” göstermiştir? Mesela, Güneydoğu hususunda, Kıbrıs konusunda, kendileri, hükümeti ve Birleşmiş Mılletler toplantılarında, Kraldan, her söylediği kelim e başına maaş alan delegeleri, Türk davalarını savummuşlar, tek bir parmak kaldırmışlar mıdır? Yapamazlar, çünkü Patronları – ABD, müsaade etmez! 

ASIL SEBEB
Meğer Cumhurbaşkanı Gül’ün Kral Abdullah Türkiye Cumhuriyeti’nin bir sivile verebileceği en büyük nişanı, yani Devlet Şeref Madalyası’nı takdim etmesinin asıl sebebi, Kral hazretlerinin "Cumhurbaşkanı seçilen Gül’ü tebrik edip kendi ülkesinin en yüksek nişanını vereceğinin" öğrenilmesi imiş. “Türkiye olarak”, bu jeste karşılık vermek istenmiş Özür, kabahatten de büyük- Güle “jest” –Kral hazretlerine “jest”, ama milli onurumuz pahasına!
Ancak, Kral Hazretlerinin Türkiye için yaptığı “en büyük fedakârlık” İstanbul’un kalan tek nefes alınacak yeri "Sevda Tepesi" satım alması! Şimdi “şeref madalyasına “ üstelik i Kral’ın, o cennet tepenin tümünü betonlaştırması için "yasa" çıkarılacakmış’ . Herhalde “pazarlamacılar” bundan da komisyon alacaklardır! 

AYAR MESELESİ
Hiç şüphesiz, yabancı devlet adamlarını, Kralları “anımıza, şanımız” göre ağırlanmak düşer bize! . Atatürk, Afgan Kralını Iran Şahını Yugoslavya Kralını, İsveç Kralını, İngiltere Kralını en iyi şekilde, karşılamıştı. Sonraki Cumhurbaşkanları da'! En son olarak, rahmetli Sunay da, İngiltere Kraliçesini “izzet ve ikram “ ile karşımmış. Konuk etmişti. Ama böyle onurumuzdan fedakârlık ederek değil! Atatürk, İngiltere Kralının vermek istediği , “diz bağı nişanını “ reddetmişti! 

Başından alalım: Yanlışlar dizisi, TC Cumhurbaşkanı Gül’ün Kral’ı bizzat gidip Esenboğa’da karşılamasıyla başladı! 

Fakat yaraya asıl basılan tuz, Kralın Cumhurbaşkanını huzurlarına çağırması v e onun da, “huzura" gitmesi!
Bu “huzurda” , Kral, Türkiye’Başbakaını sağına, Cumhurbaşkanı’nı soluna oturtup, sanki Türkiye’de değil de Riyad’daki sarayında imiş gibi, bir fotoğraf çekilmiş. . Kral’ın arkasındaki duvarda da Atatürk’ün değil, ya kendisinin veya bir önceki Kral’ın fotoğrafı asılı. 

..TC Cumhurbaşkanı kendi devletinin itibarını hiç düşünmeden tutar da yabancı bir ülke devlet başkanının ayağına gider mi?...Oktay Ekşi “Gül makamına göre, bir perspektif ayarı yaptırsa iyi olur” diyor! Ayar çoktan ve baştan kaçmıştı!

. Kral Hazretleri, Türk Devletinin, kurucusunun Anıtkabirine “Vahabi" itikadı gereğince, gitmiyor ve 10 Kasımda, .bayrağını yarıya indirmiyor ama TC’nin Cumhurbaşkanı hiç” itikadı” yok mu da, Kral “çağırdı” diye, Onun ayağına gidiyor. 

Bu ziyaretin ve bu krala verilen üstün payenin b ir sebebi de AKP Hükümetinin, Orta Doğu Barışlına katkı yamak istemsi imiş Geçin efemdıler geçi, n buna çocuklar bile ınanmazz. Ama Seyran Tepeden görünen manzara daha önemli v e komisyon karşılığı… 

Sayın Erdoğan, Türkiye'yi “pazarlamaktan “ söz etmişti. Pazarlamanın sonucu satış! Bu ziyaret, geleceğimizin –omurumuzun kimlere e emanet olduğunu, bir defa daha gösterdi!

BİR ATATÜRK REKLÂMI –BELGESELİ
Türkiye İş Bankasının 10 KASIM vesilesiyle yayınlattığı reklâm reklâmdan öte bır belgeseldi! Atatürk’e çok benzeyen Haluk Bilginer, sanki ekrandan fırlayacak, bana bazen yaptığı gibi “gel buraya çocuk” diyecekmiş gibi geldi. Bu reklâmı yaptıran Banka yönetimini ve yapanları-Haluk Bilginer’i, candan, tebrik ediyorum Bu beceriyle muhakkak uzun bır Atatürk belgeseli de yaparlar. Bu belgeseli de Atanın kurduğu İş Bankası destekleyici etse, ne kadar yerinde olur!****

.

Yayın Tarihi : 13 Kasım 2007 Salı 13:54:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?