Ulusa Sesleniş

Yeni bir yıla daha AKP iktidarında, , Recep Tayip Erdoğan’ın “mutlakıyet” idaresinde giriyoruz. Sayın Başbakan yılsonunda “Ulusa seslendi” mutadı veçhile, gözlerimizin içine bakarak iktidarının başarılarını anlattı, gelecek büyük umutlar vaat etti…

Özetle dedi ki: "Yaşanan büyük sıkıntılara rağmen, kısa zaman içinde hayata geçirilen bu büyük değişim, milletimizin şaşmaz medeniyet aşkının ve iradesinin parlak bir zaferidir… ...Birlik, beraberlik içerisinde, kardeşlik içerisinde geleceğe yürümenin azmini, kararlılığını gösteriyoruz”. Göreceksiniz çok daha fazlasını yaşayacak, Türkiye'yi çok daha ileri seviyelere hep birlikte taşıyacağız”.

Maşallah ve inşallah, ama şimdiye kadar yaptıkları, bundan sonra yapılacakların göstergesi ise yandık!

Merak ediyorum; Sayın Başbakan, bu söylediklerine kendisi inanıyor mu, geceleri rahat uyuyor mu?

Siyaset bilimci Lord Acton, “Bir lider kendi söylediklerinin halkın da düşündükleri olduğuna, inanmışsa, bu vahim bir durumdur.”

“İnsanlar, hayal ettiği müddetçe e yaşarlar” derler. Politikacılar da, hayalleri, gerçekler karşısında çökene ve rüyalarından uyanana kadar!

EĞLENCE

Sayın Erdoğan “Ulusa seslenirken” acaba, ulusla –hepimizle eğleniyor mu? Herkesi kör ve sersem mi sanıyor?

Ülkenin gerçek manzarasına- AKP iktidarının yedi yılda ve özellikle, şu son yılda, getirdiği duruma, her sabah gazetelerde - akşamları da ekranlarda, “canlı” yayınlarda bakın! …Ülkenin her yöresinde, sokaklarda kan gövdeyi götürüyor… Terör kentlere de yayıldı… İç savaşın ayak sesleri duyuluyor… Ayaklanmayan, her gün eylem yapmayan kesim kalmadı… Eczacılardan Tekel İşçilerinden itfaiyecilere kadar, bütün insanlarımız sokaklarda!

Ve Erdoğan’ın n “azimle devam ettireceğiz” dediği “Kürt Açılımı”,eğer ölü doğmadıysa, PKK'lı Emine Ayna’nın kıkır kıkır gülerek, alay ettiği gibi, “Bitti bitti”! Son umut “APO”!

Dış politika “başarıları” ayrı bahis: eğer “başarı” Orta Doğu’da, Orta Asya’da ABD projelerine hizmet etmekse, gerçekten “başarı”

Gelecek yıla müjdeler var: her şeye, bütün vergilere, hizmetlere büyük zamlar sırada!

EN BÜYÜK BAŞARI

Bu iktidarın en büyük başarılarından biri, bütün kurumları içlerinden bölmek ve karşı karşıya getirmek. Herkesi, her ortamı dinlemek, doğrusu bu iktidarın en büyük “teknoloji” başarısı!

ORDU VE DEVLET

Fakat en vahimi - tam su sırada Türk ordusuna karşı yürütülmekte olan – asimetrisi filan kalmayan yıpratma operasyonları.

Başbakan, “Ülkeye seslenirken”, bütün bu durumlardan hiç söz etmedi… Ama daha önce Bülent Arınç’a sözde suikast girişiminden sonra da olanları, zımnen, tasvip etmişti. Hem bunlar, onun bilgisi ve hatta talimatı olmadan, yapılabilir miydi?

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kırk yılda bir, devlet adamlığı emaresi gösterdi “TSK'nin yıpratılmasından rahatsızmış” …Günaydın Sayın Gül, yeni mi uyandınız?..

Erdoğan "Ulusa Seslenirken", bu konuyu teğet geçti. Acaba şimdi, O da, hiç olmazsa rahatsız olduğunu ifade eder mi… “Sahibinin sesi”- sözcüsü, Hüseyin Çelik de Ordunun yıpratılmasından tedirginmiş! Yanılıyor muyum: bu adam, Bingöl ve Reşadiye saldırılarının askerler tarafından yapıldığını iddia eden aynı kişi değil mi?

Bir Türk albayı, 8 saat ayakta ifade verirse bunun anlamı çok acıdır! Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel “Devleti arar hale gelmeyelim” diye uyarıyor… Ben ekleyim “ordumuzu da arar hale gelmeyelim”… Ama devletimizi, çoktandır aramaktayız!

MAKÛS TALİHİMİZ

AKP iktidarı Türk illetinin “ makûs talihi” ama bu, nihai kaderimiz olmamalı! Türk milleti bunu hak etmiyor!

Eğer, seçimler yenilenirse ve gene AKP, halkı Demokrasi tramvayına bindirip e iktidara çıkarsa, o zaman, Aziz Nesin’e hak vermek lazım… Bu sözlerinden dolayı, merhuma kızmıştım… Gene de milletime “aptallığı" yakıştıramam… “Türkün aklı sonradan gelir” . Fazla geç gelmese!..

Not- “Ergenekon kapsamında” , Silivri’de, Diğer ceza evlerinde yatan, aksi sabit oluncaya kadar masun dostlarımın bu yıl kurtulmalarını umuyor sevgilerimi gönderiyorum! ***