Ya 'milli' manevi değerler?

Toplumların dini –kutsal manevi değerlerine saldırmanın hele ulu kişilerin, peygamberlerin karikatürlerinin yapılmasına karşı İslam âleminden, Müslümanlardan gelen tepkilerin haklı olduğunu ve bu densizliğin, ifade özgürlüğü ve ”laiklik” diye mazur görülemeyeceğini, yazmıştım.

Rahmetli babamın bir nasihati vardı, “dil” yani iki manasıyla, kalp ve söz yarasının onarılması güç yaralar olduğunu söylemiş ve ”Sen, sen ol, kimsenin dinine, imanına ve ailesine sövme!” demişti.

Fakat şimdi, karikatürlere karşı tepkilerin şiddete dönüştürülmesi, özellikle Trabzon’da bir Katolik papazın öldürülmesi, haklılığa gölge düşürüyor. Kurşunları sıkan genç, aslında, kendi davamızı vurmuş, kuyuyu attığı taşı çıkarmak durumunda bırakmıştır!

MİLLİ MANEVİ DEĞERLER!
Başbakan Erdoğan da, bu konuda aynı uyarıyı yapmaya gerek gördü… Fakat gönül, Başbakanın, herhalde Avrupalılarla olan hassas ilişkilerini gözetirken , “milli” manevi değerlerimize karşı yapılmış ve yapılacak, yerli ve yabancı saldırılar karşısında da, aynı duyarlığı göstermesini dilerdi! Çünkü “milli değer ve kurumlarımız” hususunda da, milletimizin büyük hassasiyeti vardır.

Oysa, AKP İktidarı Türklüğün Türk Ordusunun aşağılanması konusunda hassasiyet göstermek bir tarafa, bu hakaretleri yapanları ve ilerde yapacak olanları, hoş görmek ve cezadan kurtarmak için – AB hayâli uğrun- büyük caba gösteriyor. Orhan Pamuk hakkında, TCK’nin 30l. Maddesi gereğince açılan davayı, Adalet bakanı Cemil Çiçek, “teknik” boşluktan yararlanarak el, çabukluğu marifet, düşürdü ve şimdi bu maddenin kaldırılmasının hazırlıklarını yapıyor! Ve madde, muhtemelen, iğdiş edilecek – Türklüğe, Türk Ordusuna hakaret serbest olacak! Dini manevi değerlere saldırılmasına karşı gösterilmekte olan hassasiyet, acaba neden, Türklüğe kurumlarına ve Ordumuza yapılan hakaretlere karşı gösterilmez? . Acaba İktidar, bu milli değerleri önemsemiyor mu?

TSK ve LAGENDIJK
AB –Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Joost Lagandıjk, hem de Türkiye’de iken, TSK’ni terör provokatörü ilan etmişti.
Türk Hukukçular Birliği Başkanı Kemal Kerinçsiz ve iki avukat arkadaşı – Ramazan Selçuk ve Recep Akkuş Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığına bu zat hakkında, Türk ordusunu ve Yargı organlarını aşağıladığı için, TCK’nin 301/2. ve 288. maddeler. Gereğince yargılanması talebiyle, suç duyurusunda bulundular. Ancak, Cumhuriyet Savcısı Nihat Erdem’in, bilinmez hangi telkinler altında ve hangi hukuki gerekçelerle, Lagendijk hakkında takipsizlik kararı verdiği –veya vereceği söyleniyor.

Yarın Bağcılar Adliyesinde bazıları, Hasan Cemal, Hrant Dink vb hakkındaki Türklüğe hakaret davası başlayacak. Lagandıjk onlara destek için oraya geleceğini söylemişti Davası düşmezse tutuklanması istenebilirdi. Bu da Hükümeti müşkül duruma düşürecekti; Savcı adamı kurmamakla Hükümeti de AB nezdinde kurtarmış olacak.
Bu Lagandıjk de kim ki milletimizin, ordumuzun onur O’nun ve onun gibilerin ağızlarına sakız oluyor?
Milliyetçi avukatların bu haklı davanın peşini bırakmayacaklarından emin olabilirsiniz!