Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki bunalımla, bu kadar ilgilenmemi yadırgamayın…Önce, şu sırada Parlamento’da AKP iktidarına karşı tek muhalefet partisi olan CHP’de sergilenmekte olanlar , ülkenin geleceği bakımından bir gösterge – bir ibret tablosu.

Cumhuriyet Halk Partisi’ni Mustafa Kemal ve aralarında benim babam olan arkadaşları, Kurtuluş Savaşının Müdafaa-ı Hukuk hareketlerinden kurmuşlardı. Kuvvay-ı Milliye’nin ve e Cumhuriyet’in ,devrimlerin kökeninde CHP vardır. Bu Partinin geleneksel ilke ve milliyetçi hüviyetiyle siyasi yelpazede yer alması demokrasi ve istikrar açısından önemli bir faktördür.

Kısacası, bugün sorun , sadece CHP ve sadece Deniz Baykal değildir ; aslında, bu komplo ,CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın üstünden- ana muhalefet partisi CHP’yi temel ilkeleri olan Atatürkçülükten ve milliyetçiliğinden arındırıp, güçsüz hale getirmek için, birkaç koldan ,yürütülen bir komplodur… …Bu komploda ,Mustafa Sarıgül,, bulanık suda Parti’yi ele geçirmek isteyenlerin piyonu durumundadır.a … Yoksa bu kadar sağlam gelenekleri olan CHP’de , geçmişi belli ve şimdiye kadar CHP’ye yabancı bır adamın Genel Başkanı aday olması, “dağdan gelip ,bağdakini kovmaya“ kalkışması , akla bile gelmezdi . Oysa Baykal karşıtlığı öylesine ki ,kimse bunu yadırgamıyor. Bunu fırsat bilenler kendi hesaplarını yürütüyorlar! CHP gibi sağlam temelleri olan bir Parti’de, işler hiçbir zaman bu kadar ucuzlamamıştı! Ben Sayın Baykal’ın yerinde olsam , Sarıgül’ün fotoğrafının altına su satırları yazdırarak ,çoğaltıp, Kurultay’dan önce dağıtırdım ; “Bu adamdan kullanılmış otomobil satın alır mıydınız?

ALDI SAZINI ELE, DÖKTÜRDÜ ZÜLFÜ …

Asıl mesleğinin ne olduğunu pek anlayamadığım, fakat 1980’den önce yaptıklarını iyi bildiğim, Zülfü Livaneli, RADIKAL gazetesinde Neşe Düzel’le sohbetinde , “döktü zülfünü, meydane geldi” ve Komplonun maksadını ve ana “temasını” ortaya koydu.

Şimdi Atatürk’ün kurduğu ,, Kuvvay-ı Milliyeci – Milliyetçi Parti’ye Genel Başkan olmaya “soyunan” bu adamın yumurtladığı şu herzelere bakın; “Sol yurtsever olur, milliyetçi olmaz…CHP milliyetçiliğe kaydı…AB’nin Sosyal Demokratları AKP’yle diyalog kurdu…31 Martın torunları AB’ ye yürüyor - Hareket Ordusunun torunları AB’ye girmeyelim tutuculuğunda “… Ve komplonun özeti ; “Bu Kurultay CHP’nin yenilenme kurultayı olmalıdır ..Zira ya CHP ideolojisini değiştirecek , ya da bölünecek”… Kısacası _ Atatürk’e topluca ihanetin sadece belgesi değil, Livaneli’yle birlikte - üç boyutlu fotoğrafı!

Livaneli’nin söyledikleri ,aslında bugünkü durumu ifade ediyor; gericilerin kendi maksatları için bu denli AB yanlısı olmaları,ne kadar şaibeli ve çelişkili ise, “Hareket Ordusu çocuklarının”, gerçek Kuvvayı Milliyetçilerin , AB‘ye karşı koymaları da , o kadar doğrudur .

Zülfü, sıksa, “Hem solcu ,hem de Atatürkçü olunmaz” da diyecek ,dilinim altında bu var. Ve bu , Atatürk’e inanmayan ,milliyetçilik düşmanı adam, şimdi, CHP’de O’nun koltuğuna oturmak istiyor. Gerçek CHP’liler , buna karşı hiç infial duymazlar mı? .

Zülfü’nün asıl herzesi şu sözleri; ”sol yurtsever olur – milliyetçi olmaz!” Oysa, hem solcu – hem milliyetçi, hem de yurtsever olmak pek ala mümkün…Ama yurtsever olup da ,milliyetçi olmamak- yani- bu yurdu milletinden ,milliyetinden soyutlayıp ,güya sevmek ancak liboş olmakla mümkün. Daha doğrusu , Livaneli ve şürekası gibi liberal-liboş olmak hem de yurtsever olmak mümkün değildir!

Zülfü Livaneli’nin “yurt sevgisi” ,Yunanlılar Ege’yi kendi gölleri haline getirmek, Kıbrıslı Rumlar da Kıbrıs’ın tamamına el koymak isterlerken , tavernalarda Elen Faranduri’yle türkü çığırmak ve sirtaki oynamaktır. ! .

Ben bu konuda ona asıl cevabı solcu olukları halde milliyetçi olan bugün ülkemizin ortak düşmanlarına karşı, Kuvvayı Milliyeci cephede birleştiğimiz , solcu “milliyetçilerin” vermesini bekliyorum….Onlar kendilerine “ulusalcı” deseler bile!

DENIZ KARŞITLIĞI

Çok aşikar ki, Deniz Baykal’ın çoğu karşıtları ona , Atatürkçü ve Milliyetçi olduğu ve CHP nın bu çizgisinde ısrar ettiği için düşmandırlar. Zülfü Livaneli’nin son herzeleri – ihanet fotoğrafı - bunun en somut kanıtıdır !

Baykal’ın AB konusundaki tavrı da de fincancı katırlarını rahatsız etmiştir. Ben, aslında Baykal’ın bütün kendi ortaya koyduğu gerçeklere rağmen hala “AB ne taraftarız” sözlerinde ısrarını i tasvip etmem ve bu konuda daha da cesur davranmasını beklerim ama, anlaşılan Brüksel Sevdalıkları onun bu duruşundan rahatsızlar..CHP de AB takımına katılsaydı ne iyi olurdu! ABD d Baykal’ın Özellıkle Irak konusundaki görüşlerinden rahatsızdır. Tabii bu vesileyle Baykal’dan kurtulmak da AKP’nin çok işine yarar… Baykal karşıtı cephe de tamamdır…

Ancak ,başta da söylediğim gibi, bugün CHP sorunu Partinin iç sorunu değil “milli” bir sorundur…”Milliyetçi” CHP’yi ,ülkeye, en fazla lazım olduğu bir bağlamda ,ne oldukları bilinmeyen ve de bilinen bazı kişilere teslim etmenin, siyası yelpazeden ve Meclisten ,”milliyetçi” bır partiyi silmenin kimlerin işine yarayacağı bellidir. Ve sorun,,Baykal’dan Livaneli’de Hurşit Güreş’ten ve hele Sarıgül’den çok büyük ,milli bir sorundur. Milliyetçi Kuvvayı Milliyeci bir CHP, şu sırada hepimize çok lazım!