16
Mayıs
2024
Perşembe
TURİZM

TARİFSİZ GÜZELLİK VENEDİK

Bir lagünün içindeki 118 adacıktan oluşan Venedik, anakaraya dar bir yolla bağlanıyor. Rönesans’ın zenginliklerine açılan daracık, labirent şeklinde sokaklar, kanallar üzerinde görkemli saraylar, kiliseler, köprüler ve sayısız güzelliğe ev sahipliği yapıyor. Eskiden soyluların geçtiği yollar, bugün şehrin ekonomisinin yüzde 70’ini oluşturan turistlerle dolu. Altı farklı bölüm oluşturarak şehrin ortasından geçen Büyük Kanal (Canal Grande) dünyanın en güzel şehirlerinden birinin yaratılmasında başrole soyunmuş.

9. yüzyılda şehrin azizi olan Mark’ın kemiklerini İskenderiye’den getiren Venedik döneminin en büyük ticaret devlerinden biri olmuş. Şehir, Napolyon zamanında gücünü yitirince, turizmin nimetlerinden istifade etmeye başlamış.

SAN MARCO MEYDANI

Venedik’in en büyük meydanında 96 metre yüksekliğinde çan kulesi bulunuyor. Eski zamanlarda kafeslere konulan mahkumları tepeden meydana atarlarmış. Açık bir havada kulenin tepesinden Hırvatistan’ı hatta Alp Dağları’nı bile görmek mümkün. Meydanı çevreleyenler ise kafe ve pahalı dükkanların olduğu Rönesans, Barok ve Neoklasik usluplarda yapılmış Hazine Ofisleri.

SAN MARCO BAZİLİKASI

Venedik yolunuzu, yönünüzü bulmakta zorlanabileceğiniz bir şehir ama kaybolmaktan sakın korkmayın, kaybolmak beraberinde sürprizleri de getiriyor. Kendinizi, hiç ummadığınız, çok keyifli bir yerde bulabiliyorsunuz. Aziz Mark’ın kemiklerinin muhafaza edildiği kilisede hep uzun kuyruklar var, ya sabah erken gidin ya da akşamüstü. 13. yüzyıl Bizans ve 16. yüzyıl Rönesans mozaiklerinin güzel örnekleriyle dolu olan kilisenin galerisine çıktığınızda, 1204 yılındaki Haçlı yağması esnasında İstanbul’daki At Meydanı’ndan getirilen dört bronz atı da görebilirsiniz. Buradan şehrin en kalabalık yeri olan San Marco (Mark) Meydanı’nın manzarasını da seyredebilirsiniz.

PALAZZO DUCALE 

Geçmişte Venedik’i yönetenlere Doge denirmiş. Yaşadıkları bina göz kamaştırıcı sanat eserleriyle dolu. Doge’ların taç giyme törenlerinin yapıldığı Devler Merdiveni’nde (Scala dei Giganti) Mars ve Neptün isimli tanrıların heykelleri var. Doge’ların odaları tahta oymalar, altın varaklar ve yağlı boya eserlerle süslenmiş. Doge’lardan biri olan Henricus Dandolo 4. Haçlı Seferi sırasında İstanbul’u ele geçirmiş, bugün mezarı Ayasofya’nın ikinci katında bulunuyor. Altın Merdiven’den (Scala d’Oro) çıkarsanız, tavanı İncil’den sahnelerle süslenmiş olan Dört Kapılı Oda’ya (Sala dele Quatro Porte) giriyorsunuz. Büyük Konsey Odası’nın (Sala del Maggior Consiglio) tavanında ise Tintoretto tarafından yapılan ve dünyanın en büyük yağlı boya eseri olarak kabul edilen Cennet var. Binanın sonunda Ağlama Köprüsü (Ponte dei Sospiri) var. Casanova da dahil olmak üzere suçlular cezalarını çekmek üzere bu köprüden büyük bir üzüntüyle geçip, hapishaneye gitmişler.

DALI, KLEE VE PICASSO’YU BULUŞTURAN MÜZE

Scuola Grande di San Rocco, Venedik’in en önemli lonca binası. Yapıda Jacopo Tintoretto’nun eserlerini görebilirsiniz. Sanatçı 23 yılını bu binaya adamış ve her odasını ayrı boyamış. Yukarı kattaki son odada İsa’nın Çarmıha Gerilişi isimli muhteşem bir çalışması tüm duvarı kaplıyor.

Santa Maria della Salute isimli barok kilisede ise Tintoretto’nun Hz. İsa’nın ilk mucizesini resmettiği Kana Düğünü isimli çalışma var. 

Peggy Guggenheim Koleksiyonu (www.guggenheim-venice.it), Venier dei Leoni Sarayı’nda sergileniyor. Müzede, Dali, Kandinsky, Picasso ve Klee gibi sanatçıların eserleri bulunuyor. Guggenheim Ailesi’nin New York 5. Cadde’de ve Bilbao İspanya’da bulunan müzeleri de görülmeye değer. Gallerie dell’Accademia dünyanın en büyük Venedik Sanatı koleksiyonuna sahip. Bellini, Titian ve Tintoretto sanatçılardan sadece bazıları. Bu müzede kronolojik bir sıralamada Venedik Sanatı’nın beş yüz yıllık öyküsü var. 1516 yılındaki yönetim Musevileri eski top döküm atölyelerinin olduğu yere yollamış ve Avrupa’nın ilk gettosunu yaratmış. Ghetto, Venediklilerin dilinde "dökümevi" anlamında kullanılmış. Şehrin en eski sinagogu da burada bulunuyor. Venedik civarında Lido ve Murano adaları var. Sayfiye adası Lido, Thomas Mann’ın ünlü eseri "Venedik’te Ölüm" ün geçtiği yer. Meşhur otel Hotel des Bains ve golf sahası Alberoni bu adada bulunuyor. 1292 yılında fırınları yangına sebep oluyor diye cam atölyelerini Murano’ya taşımışlar. Günümüzde, Murano’da fornace (Fırın) tabelalarını takip edip, ücretsiz olarak cam ustalarını seyredebilir, hatta siz de üfleyip kendi cam eserlerinizi yaratabilirsiniz.

RIALTO KÖPRÜSÜ

3 km uzunluğa, 50 metrede genişliğe sahip olan Büyük Kanal’ın üzerinde üç köprü bulunuyor. Scalzi, Rialto ve Accademia. Rialto Köprüsü Venedik’in tanıtımında en fazla kullanılan eserlerden biri.

ULAŞIM

Venedik’e trenle geliyorsanız, Mestre yerine Santa Lucia’da inin. Trenle Milano’ya 23 Euro ödeyip üç saatte, Roma’ya 35 Euro ödeyip 4,5 saatte ulaşabilirsiniz. Otobüs ve tekneler ise Piazzale Roma’ya geliyorlar. İki yerden de San Marco Meydanı’na ya da Rialto Köprüsü’ne (Ponte di Rialto) 82 numaralı vaporetto (küçük tekne) ile ulaşabilirsiniz. Vaporetto biletleri 3.50 Euro. Üç günlük toplu bilet ise 22 Euro. Eğer Rolling Venice dedikleri müze, otel, restoran ve birçok yerde indirim sağlayan karttan alırsanız, bu biletin fiyatı 13 Euro’ya iniyor. Venedik Havalimanı (www.veniceairport.it) şehre 10 kilometre mesafede. Piazzale Roma’ya ATVO (www.atvo.it) servis otobüsleriyle gidebilirsiniz. Altı kişilik gondolların kiraları 50 dakika için 75 Euro’dan başlıyor, pazarlık mümkün. Gece olunca fiyatlar da yükseliyor.

KONAKLAMA 

Tren istasyonundaki VeneziaSi (Tel: 800 84 3006) 2 Euro karşılığında otellerde rezervasyon yapıyor. Venedik merkezindeki oteller çok pahalı. Turizm şirketleri grupları Mestre’de konaklatmayı tercih ediyor. Bütçeniz sınırlıysa www.casagerottocalderan.com veya www.hotelbernardi.com adreslerini bir gözden geçirin. Merkezdeki seçenekler arasında Albergo San Samuele (www.albergosansamuele.it), Foresteria Valdese (www.diaconiavaldese.org/venezia), 15. yüzyıldan kalma bir sarayda yer alan La Residenza (www.venicelaresidenza.com), La Calcina (www.lacalcina.com), 16. yüzyıldan kalma bir sarayda yer alan dizayn otel Ca’Pisani (www.capisanihotel.it), Hotel Agli Alboretti (www.aglialboretti.com) var.


YEME İÇME EĞLENME

Venedik’e özgü sirke ve soğanlı sardalyayı (sarde in saor) denemeyi ihmal etmeyin. Dondurmaya meraklıysanız, Giudecca Kanalı manzaralı Nico’ya (Tel:522 5293) uğrayın. Özellikle çikolata ve fındık karışımlı olanı çok lezzetli.

Le Bistrot de Venise: Ambians ve makarnalar harika. Ana yemekler 25 Euro’dan başlıyor. Tel: 523 6651. www.bistrotdevenise.com

Osteria Enoteca Vivaldi: Venedik mutfağının lezzetli alternatifleri için doğru bir tercih. Rezervasyon yaptırmayı ihmal etmeyin. Tel:523 8185. Adres: S.Polo 1457.

Trattoria da Bepi: Venediklilerin de geldiği tipik bir lokanta. Ortam keyifli, yemekler lezzetli. Tel:528 5031. Adres: Cannaregio 4550.

Da Fiore: En iyi deniz ürünleri yapan restoranlardan biri ama fiyatlar yüksek. Tel:72 1308. Adres: San Polo 2202. www.dafiore.com

All’Arco (Tel:520 5666) ile Harry’s (Tel:528 5777) Orson Welles ve Ernest Hemingway gibi ünlülerin tercih ettiği şehrin iyi barlarından.

Dünyanın en eski bienali Venedik’te (www.labiennale.org) yapılıyor. Bienal zamanı şehir sanatçılar ve eserleriyle doluyor. Şu anda 52 Uluslararası Sanat Sergisi sürüyor. 17 Ekim’de ödül töreni yapılacak. Sergiler 21 Kasım’a kadar açık kalacak. Venedik Film Festivali her sene ağustos sonunda başlıyor. Festival, konser ve sergi gibi detayları www.unospitedivenezia.it adresinden bulabilirsiniz. Venedik özellikle Paskalya dönemine denk gelen karnavalda çok renkli oluyor. Sokaklar maskeleri ve kostümleriyle dolaşanlarla doluyor.

PRATİK BİLGİLER

Şehir telefon kodu:041

İnternetteki www.doge.it, www.turismovenezia.it , www.travelplan.it isimli siteler işinize yarayabilir.

Mercerie ve Frezzeria şehrin alışveriş bölgeleri. Larga XXII Marzo ise lüks mağazalarla dolu olan bir cadde.

Saffet Emre TONGUÇ/Hürriyet
Yayın Tarihi : 20 Ekim 2007 Cumartesi 14:17:51
Güncelleme :20 Ekim 2007 Cumartesi 14:36:13


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?