HARAP YALILARIN BAHTI BUTİK OTELLERLE GÜLDÜ

İstanbul'un en gözde mekânları olan yalılar birer birer otele dönüşüyor. Eşsiz güzellikteki manzarası, tarih kokan mimarisi ve deniz havasıyla müşterilere ‘VIP’ hizmeti veren yalı oteller, Kevin Costner, Donna Karan ve Paris Hilton gibi dünyaca ünlü kişileri ağırlıyor. Yalıların gecelik fiyatları ise 500 ile 3 bin 500 Euro arasında değişiyor.

İstanbul denilince akıllara hep ‘yalı’lar gelir. Boğaz’ın bir ucundan diğer bir ucuna kadar uzanan kıyı şeridinde kendine has mimari özelliklerini yansıtan bu yapılar, bakımsızlıktan, yangınlardan, otopark mafyalarından ve Boğaz’daki gemi kazalarından bir hayli nasibini aldı. Boğaz’daki yalıların birer birer ‘butik otele’ dönüştürülmesi ise bu tarihi yapıları tekrar kültür hayatımıza kazandırdı. Turistlerin evlerindeki gibi rahat etmeleri için tasarlanan yalı oteller, İstanbul’un Boğaz’a sınırı olan bütün ilçelerinde bulunuyor. Üsküdar, Beşiktaş, Beykoz, Sarıyer... Bir dönem İstanbul beyefendilerinin oturdukları yalılar, şimdilerde ‘VIP’ turistlere hizmet veriyor. Oteller, sadece konaklama hizmeti sunmuyor. Düğünler, konferanslar ve uluslararası şirket toplantılarına ev sahipliği yapıyor. Yalı oteller, adeta tarih kokuyor. Çünkü hepsi en az iki ya da üç yüz yıllık. Kuruçeşme’deki Muhsinzade Mehmet Paşa Yalısı, yaklaşık dört asırlık. Yıllarca kömür ve kum deposu olan bu eşsiz yapı, şimdilerde Türkiye’nin en lüks oteli Hotel Les Ottomans olarak hizmet veriyor. Otel Müdürü Cenk Göktalay, “Misafirlerin kendilerini evlerinde hissedebilecekleri bir konaklama ortamı sağlamaya çalışıyoruz.” diyor. Boğaz manzaralı suit odaların fiyatı ortalama 800 ile 3 bin 500 Euro arasında değişiyor. Haliyle konaklamaya gelenler de dünyaca ünlü kişiler oluyor. Kevin Costner, Ben Kingsley, Julio Iglesias, Al Bano, Donna Karan, Paris Hilton, Kylie Minogue bu otellerin müşterileri arasında. Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır ‘yalı otel’ anlayışının turizm açısından sevindirici bir gelişme olduğunu söylüyor. Bayındır, “Otellerdeki servis kalitesinin yüksekliği ve tamamen kişiye özel hizmetlerin rahatlıkla alınabilmesi müşteriye misafirden ziyade ev sahibi hissi kazandırmaktadır.” şeklinde konuşuyor.



Beylerbeyi’ndeki Debreli İsmail Paşa Yalısı 1890 yılında inşa edilmiş. Yalı 1983 yılındaki büyük yangında hasar görmüş ve 1996 yılında ise büyük bir tadilattan geçirilerek Bosphorus Palace Hotel olarak turizme kazandırılmış. Her biri ayrı dekorasyona sahip 14 delüks odası, orijinal haline dokunulmadan yenilenmiş. Otel misafirlerini Osmanlı motifleri ile bezenmiş zarif tavan süslemeleri, orijinal padişah fermanları ve elyazmaları ile karşılıyor. 

Sumahan Otel’i diğerlerinden ayıran özellik, otelin fabrika binasında hizmet vermesi. 19. yüzyılda inşa edilen bina, bir dönem İstanbul’un ispirto ihtiyacını karşılamış. Uzun yıllar bakımsızlıktan harabeye dönen fabrika binası, yenileme çalışmalarının ardından butik otele dönüştürülmüş. Otel bünyesinde balık restoranı, kahvaltı salonu, teras kafesi, ve masaj odası bulunuyor.