Marmaris’teki Fahri Konsoloslar Buluşması'nda konuşan Danimarka’nın Ankara Büyükelçisi Ole Mikkelsen; “Bu yıl 320 bin Danimarkalı turistin Türkiye’ye gelmesini bekliyoruz” dedi.
Her yıl düzenli olarak bir araya gelen Fahri Konsoloslar toplantısı için Marmaris’e gelen Danimarka’nın Ankara Büyükelçisi Ole Mikkelsen Ankara’dan Ege Bölgesi’ne uzak kaldıkları için sorunları ve yapılması gerekenleri Fahri konsoloslar aracılığıyla çözüme kavuşturduklarını belirtti. Mikkelsen, Grand Azur Otel’de yapılan toplantıda Antalya, Alanya, Mersin ve İzmir Fahri konsolosları ile geçen yılın değerlendirmesini ve gelecek yılın projelerini yaptıklarına değindi.
Marmaris için konuşan Mikkelsen bu yıl ciddi bir turist sayısı beklediklerini, Marmaris ve Ege’nin Türkiye’nin en dinamik yerleri olduğunu söyledi.
Mikkelsen: “Türkiye Danimarka için en önemli turist seyahat noktalarında birisidir. Turist potansiyelimizin yüzde altısı Türkiye’yi tercih ediyor. Danimarkalı turistlerin büyük bir bölümü Türkiye’deki ikramdan ve hizmetten çok memnun kalıyor. Danimarka’dan Türkiye’ye bu yıl 320 bin turist bekliyoruz” diye konuştu.
TÜRKİYE'Yİ RAKİP DEĞİL ORTAK OLARAK GÖRÜYORUZ
Danimarka’nın Türkiye ile turizm ve ticaret anlamında yoğun bir işbirliği yaptığını kaydeden Mikkelsen bir çok konuda işbirliğini arttırmak istediklerini söyledi.
Mikkelsen; “Türkiye son on yılda Danimarka’ya göre çok daha hızlı büyümekte. Türkiye ile enerji konusunda ortaklık üzerine çalışmaktayız. Türkiye çok büyük bir ülke ve ticaret anlamında iki ülke hiçbir zaman rakip değil. İleri teknoloji ürünleriyle Türkiye’ye yardımcı olabiliriz ve Türkiye’nin ürettiği çoğu maldan istifade edebiliriz. Önümüzdeki yarım dönem Danimarka Avrupa başkanlığı yapacak. Hem enerji turizm ve enerji anlamında neler yapılabilir bunu tartışacağız” dedi.
TÜRKİYE’NİN AB’YE GİRMESİNİ DESTEKLİYORUZ
Türkiye’nin gerekli kriterleri yerine getirdiği takdirde AB’ye girmesini Danimarka Parlamentosu’nun desteklediğine değinen Mikkelsen: “Türkiye potansiyel olarak AB’ye girmeyi hak ediyor” dedi.
AB konusunda karşıt bir düşünceleri olmadığını söyleyen Mikkelsen; “1990’lı yıllarda Danimarka olarak Doğu Bloğu’nun AB’ye girmesi konusunda bir çok adım attık ve bu konuda başı çeken ülke olduk. AB’ye üye olmak isteyen ülkelerin kendi tutumları ve istekleri çok önemli. Türkiye potansiyel olarak AB’ye girmeyi hak ediyor. Ancak büyük bir ülke olduğu için AB uyum programlarına uyması zaman alacak ekonomik programlar hızlanırsa AB’ye giriş süreci de hızlanacaktır. Danimarka Parlamentosundaki dikkate değer bir çoğunluk bu pozisyonu destekliyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin AB’ye girmesinin ucu açık bir süreç olduğunu kaydeden Mikkelsen; “Türkiye de diğer ülkelerden bu açıdan farklı bir konumda değil. Ayrıca tarihe bakarsanız, Danimarka her zaman AB genişlemesinde ön saflarda yer almıştır. Özellikle Doğu Avrupa ve Baltık ülkelerinin katılmasında önemli katkıda bulunmuştur. Türkiye bu kriterleri tamamen karşılamış değil” diye konuştu.
Danimarkanın 2050 yılından sonra petrol ve benzeri yer altı kaynaklarını bırakarak yeşil enerji sistemine geçeceğini belirten Mikkelsen : “Danimarka 2050’den sonra Kuzey Denizi’ndeki yer altı kaynakları tükeneceğinden yeşil enerji sistemine geçecek. Petrol ve Doğalgaz gibi yer altı kaynaklarına bağımlılığımız bitecek. Kuzey Denizi’ndeki kaynaklar tükenince dışa yönelmek zorunda kalacağız bu da çok ciddi bir cari açık oluşturacak. Bunun önüne geçebilmek için yeşil enerji sistemine geçeceğiz. Rüzgar ve güneş enerjisi gibi benzeri kaynaklara yöneleceğiz. Türkiye’de şu anda bu konuda dışa bağımlı durumda bu konuda Türkiye ile işbirliği yapmak istiyoruz. Petrol ürünlerinden bağımsız bir enerji sistemi kuracağız” ifadelerini kullandı.
![]() |