Sedir Adası Rus turistin gözdesi

Muğla'nın Gökova Körfezi'nde mavi yolculuğun en önemli mola noktalarından birisi olan Sedir Adası, yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çekiyor.

Muğla'nın Akyaka beldesinde hizmet veren Akyaka Deniz Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi'ne ait tekneler her gün yerli ve yabancı turistleri Sedir Adası turlarına götürüyor.

Turlara, Rusya başta olmak üzere, Ukrayna ve Alman turistler tarafından büyük ilgi gösteriliyor. Mayıs ayının 15'inden sonra başlayan Sedir Adası turları, Ekim ayına kadar devam ediyor. Yılda yaklaşık 100 bin turistin ziyaret ettiği Sedir Adası, hem arkeolojik, hem de doğal sit kapsamında olması nedeniyle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

S.S. Akyaka Deniz Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkan Mehmet Gümüş, özellikle son iki yıldır Sedir Adası'na Rus turistlerin büyük ilgi gösterdiğini belirterek, "Hafta içi her gün başta Marmaris, Fethiye, Dalyan, Bodrum, Kuşadası ve Didim gibi turistik beldelerden otobüslerle gelen çoğunluğu Rus turist, Sedir Adası turuna çıkıyor. Hafta sonları da yerli turistler geliyor. Gökova Körfezi, Muğla'nın en bakir koylarına sahip. Bu koylar özellikle yabancılar tarafından yeni yeni keşfedildi. Mavi Yolculuk esnasında en fazla mola verilen nokta Sedir adası" dedi.

KUMLARDA YATMAK YASAK
Sedir Adası'nın kuzey sahilinde çok özel jeolojik oluşumlar sonrasında meydana gelen ve uzmanların, ''kalker damlacığı'' olduğu tespitini yaptığı kumları korumak için bir süre önce ziyaretçilerin sahile girişi Muğla valiliği tarafından yasaklandı. Yasağın getirilmesinin nedeni ise, çok özel kumların insan vücudunda taşınarak eksilmesi gösterildi. Kumsalın etrafı tel çitle çevrilirken, sadece koyda yüzülmesine izin verildi. Sedir Adası'nda ayrıca AB tarafından desteklen Gökova Bütünleşik Kıyı Projesi,
kapsamında uygulanan yasak başarıya ulaştı ve kumsaldaki kum oranında gözle görülür bir artış yaşandı.

MİTOLOJİDE SEDİR ADASI
Binlerce sene önce Kleopatra ve Antonius Sezar'ın bu adada büyük bir aşk yaşadığına inanılır. Efsaneye göre, kendisiyle evlenmeyi kabul eden Kleopatra'ya bu coşkusunun hediyesini vermek isteyen Mısır Kralı Antonius, yaklaşık 3000 sene kadar önce balayını geçirmek üzere Kleopatra'yı götüreceği adaya Mısır'dan 60 büyük gemiyle çapları 1 milimetreden daha küçük ve her tanesi aynı büyüklükte olan kumları getirtti.

Yalnızca Dünya'nın iki yerinde var olduğu bilinen bu özel kumun diğer özellikleri de ateşte yanıyor, sodalı suda kendiliğinden çoğalıyor ve büyüteç altında incelendiğinde hareket ediyor olmasıdır. Karbonatlı çamurun bir çekirdek etrafında birikmesiyle oluşan kumların denize kattığı eşsiz güzellikteki renk de, Ada'nın görülmeye değer olan diğer özelliklerinden biridir. Kumların bir benzerinin de Kızıldeniz'de olduğu bilinmektedir.

Öyle ki; özellikle yabancı turistler tarafından çok fazla ilgi gören kumun korunması amacıyla çeşitli önlemler de alınmaktadır. Zeytin ağaçlarıyla kaplı Ada'da, doğal güzelliklerin yanı sıra Helenistik ve Roma dönemlerine ait antik tiyatro, agora ve antik liman kalıntıları da bulunuyor. Adada bulunan ve M.Ö. 1000'li yıllara dayandığı sanılan Dor, Pers ve Romalılardan kalma tarihi eserler ile antik tiyatro da turistlerin ilgisini çeken diğer etkenler arasında yer alıyor.

SEDİR ADASI'NIN TARİHÇESİ
Diğer adı Cedrai olan Sedir Adası'nın isminin Luwi dilinden geldiği sanılmaktadır. Büyük olasılıkla da Hellen dilinden değişerek "Cadra halkının kenti" anlamında Cedrai veya Cadrai olmuştur. Ksenephonun, halkını yarı Yunanlı-yarı Barbar diye tarif ettiği bu kentin tarihçesi ve kuruluşu ile ilgili bilgiler sınırlıdır. Miletoslu Hekataios M.Ö. 6.yy.'da buradaki yerleşimden bahseder.

Kent, M.Ö.404-428'de Karia birliğine katılmış. Sonra Attika Delos Deniz birliğine dahil olarak, yıllık 3000 drahmi aidat vermiş; M.Ö. 439'da bu aidat 2000'e düşmüştür. Xenophon, M.Ö. 405-406'da Atina-Sparta savaşında Spartalı kumandan Lysandros un Cedrai'yi kuşatmış, Atinalıların yanında yer alan kenti ele geçirmiştir. Halkını da cezalandırmak için esir pazarında satmıştır. Bu olaydan sonra Cedrai eski parlak günlerine bir daha kavuşamamıştır.