25
Mayıs
2024
Cumartesi
TURİZM

Yatıya da bekleriz!

İzmir'in Bergama ilçesine bağlı Göbeller Köyü sakinleri, öğle yemeklerinde turistleri evlerinde misafir ediyor.

Asklepion, Akropol, Kızılcaavlu gibi önemli tarihi eserlerin yanında Kozak Yaylası gibi ekoturizm zenginliklerine sahip Bergama'da son aylarda hızla gelişen ilginç bir turizm çeşidi dikkati çekiyor. Televizyon ekranlarında büyük ilgi çeken yemekli misafir ağırlama programları, Göbeller köyünde gelir kapısı oldu.

Bölgeye gelen turist otobüsleri öğle saatlerinde rotalarını Göbeller Köyü'ne çeviriyor. Köy meydanında duran otobüsten inen turistleri köylüler karşılıyor. Tur şirketlerinin önceden programladığı şekilde 6'şar misafiri alan köylüler, evlerine götürüyor. Ev sahiplerinin kendi sofralarında ağırlanan turistler hem yemek yiyor, hem de dil sorunu aşılabildiği ölçüde sohbet ediyor.

Evinde Amerikalı turistleri ağırlayan Asuman ve Ömer Bozkurt çifti için her hafta salı günü misafir günü. Sabahın erken saatlerinde annesinin de yardımıyla yöresel yemekleri yapmaya başlayan Asuman Bozkurt'un menüsünde Türk mutfağının geleneksel yemeklerinin yanında Bergama'ya has yemekler de
bulunuyor.

''Misafirimiz geldiğinde ne yemek yapıyorsak, onu yapıyoruz'' diyen Bozkurt, diğer evlerle birlikte ortak olarak belirlenen menüde, sütlü tarhana, bir Bergama yemeği olan çığırtma, bulgur pilavı, ev yapımı yoğurt, yaprak sarma ve yine bölgeye has bir tatlı olan Saraylı tatlısının bulunduğunu söyledi.

YEMEKLER BAHÇEDEKİ ÜRÜNLERDEN

Yemekleri tamamen kendi bahçelerinden topladıkları ürünler ve kendi yapımları olan gıda maddeleriyle yapmaları nedeniyle mevsimine göre menünün de değiştiğini söyleyen Bozkurt, kışın menüye kuru fasulye ve pilavı da eklediklerini ifade etti.

Geçen yıl ilk misafirler geldiğinde büyük heyecan yaşadıklarını, misafirlerin yemeklerini beğenip beğenmeyeceğinden endişe ettiklerini anlatan Bozkurt, ''Misafirleri eşim köy meydanından alıp eve getiriyor. Ben kapıda karşılayıp kendimi tanıtıyorum. Evime girdikleri gibi fotoğraf çekmeye başlıyorlar. Bana özellikle el oyası masa örtüleri ve geleneksel eşyaları beğendiklerini söylüyorlar. Annemle birlikte hazırladığımız yemekleri ikram etmeye başlıyorum. Son olarak da Türk kahvesi ikram ediyorum. Yemeklerimi gerçekten beğeniyorlar. Çünkü tabaklarım hep boş dönüyor.''

Asuman Bozkurt, ağırladıkları misafirlerle arkadaş olduklarını, birlikte çektikleri fotoğrafları mail attıklarını kaydederek, lisede yabancı dil eğitimi alan kızının bu sayede pratik yapma imkanı bulduğunu ifade etti.
Bozkurt, yabancı misafirleri ağırlamanın kendilerini mutlu ettiğini belirterek, şu ana kadar sadece Amerikalıların geldiğini, değişik ülkelerden insanlarla da tanışmak istediklerini ifade etti.

''BİZİ AMERİKA'YA DAVET EDİYORLAR''

Misafirleri uğurlarken yatılı olarak da beklediklerini anlatan Bozkurt, ''Bir çok misafir bu davete şaşırıyor. Bazıları bizi de Amerika'daki evlerinde yemeğe çağırıyor. İleride inşallah mümkün olur'' dedi.
Ömer Bozkurt ise turistlerin yemek için kişi başına 15 lira ödediğini belirterek, ''Köye güzel bir gelir bırakıyorlar. Yemeklerin organik olması onları etkiliyor. Bizde 5 ay önce başladık. Köye güzel bir gelir bırakıyorlar. Biz de memnunuz. Yediklerimizin organik olma özelliği onları etkiliyor. Sütü, tarhanası, patlıcanı, salçası, zeytinyağı hepsi bizim üretimimiz. Bir çok turist bahçemize inip dalındaki patlıcanı inceliyor'' diye konuştu.

Bozkurtlar'ın evine misafir olan grupta yer alan Margareth Jones ise bu deneyimi yaşadıkları için kendilerini çok şanslı hissettiklerini belirterek, ''Türk insanlarının günlük hayatlarını nasıl yaşadıklarını görme fırsatı bulduk. Onlar da sıradan Amerikalıların nasıl insanlar olduğu hakkında fikir sahibi oldu. Sonuçta hepimiz insanız ve bizi burada bir araya getiren de bu'' dedi.

Jones, bir haftalık tur kapsamında geldiklerini, Türkiye'de şu ana kadar en güzel yemeği bu köy evinde yediklerini ifade etti.

Köyde yeme verme işini organize eden Fikri Şahin ise her hafta salı günü 40-50 kişilik turist grubunu ağırladıklarını, misafirlerin organizasyonu çok beğenmesi üzerine farklı turlardan da turistlerin gelmeye başladığını söyledi. Bu hafta Avustralya'dan da bir grubun köye geldiğini ifade eden Şahin, şu bilgileri verdi:

''Bu işten iki taraf da memnun. Misafir ağırlayan köylülerin bazıları, 'Biz işin parasında, ticaretinde değiliz' diyor. Gelen misafirler de zaten Türk misafirperverliğine hayran kalıyor. Burada bir çok dostluk kuruluyor. Gelen gruplar köyü de gezerek buradaki yaşam hakkında bilgi alıyor. Önceki hafta gelen bir grup köyün okulunu ziyaretleri sırasında okula bin dolarlık bağışta bulundular.''

Şahin, gelecek yıllarda değişik ülkelerden de misafirleri beklediklerini, ayrıca yerli turizme de açılarak, Türk misafirleri ağırlamak istediklerini sözlerine ekledi.

KONAKLAMA İÇİN PROJE

Turistlerin evde ağırlanması fikrini ortaya atan Bergamalı restoran işletmecisi Mehmet Sağlam, yıllık 400 turistle başladıkları programda, şu anda 3 köyde 2 bin kişiyi ağırlar hale geldiklerini, talebe yetişebilmek için Kozak Yaylası'ndaki diğer köyleri de devreye almayı planladıklarını söyledi.

Sağlam, tur operatörlerinden son dönemde konaklama yönünde de teklifler geldiğini, bunun için köy evlerinin bahçelerinde tipik Bergama evlerinin yapılmasını gündeme aldıklarını belirterek, ''Ancak buna köylünün gücü yetmez. Böyle bir organizasyonu ben de iş yoğunluğum nedeniyle üstlenemiyorum. İlçe turizm müdürlüğü konuyla çok ilgili değil. Belediyeler, özel idare müdürlüğü ve sivil toplum örgütleri bu konuda bir proje hazırlayarak sunulan desteklerden yararlanmalı'' dedi.


 

AA
Yayın Tarihi : 27 Ekim 2010 Çarşamba 16:06:41
Güncelleme :27 Ekim 2010 Çarşamba 16:38:37


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?