4
Mayıs
2024
Cumartesi
ADANA

"Dünya Filistin'de sınıfta kaldı"

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, dünya ülkelerinin Gazze sınavında sınıfta kaldığını söyledi.

Adanalı sanayici ve işadamlarıyla öğle yemeğinde bir araya gelen SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Türk halkının Filistinlilerin yanında olduğunu yüz binlerce insanın katıldığı Çağlayan mitingiyle tüm dünyaya gösterdiğini belirtti.

İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği vahşetin bir insanlık dramı olarak sürdüğünü ifade eden Kurtulmuş, İsrail ordusunun dünyanın en vahşi, en barbarca insanlık suçunu işlediğini kaydetti. İsrail'in yıllardır sınırlarını çizmediğini, Nil Nehri'nden Fırat Nehri'ne kadar olan bölgede Büyük İsrail'i kurmak için köy köy ilerlediğini ifade eden Kurtulmuş, "Maalesef yıllardır BM başta olmak üzere hiçbir güç İsrail'i durduramıyor" dedi.

İsrail'in, ABD ve İngiltere'nin desteğiyle daha saldırgan hale geldiğini savunan Kurtulmuş, "Dünyanın bütün büyük ülkeleri bu sınavda sınıfta kalmıştır. Buna AB de dahildir" diye konuştu.

Arap ve bölge ülkelerinin zulme karşı çıkıyormuş gibi görünseler de ses çıkaramadıklarını söyleyen Kurtulmuş, Türkiye'de ve dünyanın dört bir yanında bu zulmün durdurulmasını isteyen 6.5 milyar insan olduğunu ancak halkın kararlılığının devlet yönetimlerine yansımadığını ifade etti.

"İsrail'de yok olan insanlık onurudur" diyen Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Dünya, Gazze olayında kötü bir sınav vermektedir. Gazze'de yaşanan bu vahşet ve soykırım, bölgede dengelerin değişmesine vesile olacaktır. Bu nedenle bütün bölge ülkeleri ciddi bir kararlılıkla bir araya gelerek tepkilerini kararlılıkla göstermelidir. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti hükümetine çok önemli görevler düşmektedir."
İsrail'in en büyük gücünün, 1967'den beri karşısında siyasi bir güç görmemesi olduğunu belirten Kurtulmuş, "Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, İsrail'deki büyükelçisini derhal geri çekmeli, üyesi olduğu uluslararası platformlarda siyasi bir kararlılığın oluşmasına olanak sağlamalı, İsrail ile Suriye arasında arabuluculuktan çekilmeli, uluslararası camiayı harekete geçirmeli, yardımları organize ederek yaralı Filistinlileri Türkiye'ye taşımalı, İsrail Dostluk Grubu üyesi milletvekillerinin tamamı üyelikten istifa etmelidir. Biz Türkiye Cumhuriyeti hükümetinden bu adımların hepsinin atılmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.

"TSUNAMİ HENÜZ BİZE ULAŞMADI"

Konuşmasında küresel mali krize de değinen SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, dünyada yaşanan krizin sadece finansal değil, aynı zamanda uygarlık krizi olduğunu, yıllardır dünyayı yöneten uygarlığın iflası anlamına geldiğini savundu.

Krizin bugün görülen etkilerinin buzdağının görünen yüzü olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Tsunami henüz bize ulaşmadı. Şu anki kriz, Türk ekonomisinin yapısal sorunlarından kaynaklanmaktadır" diye konuştu.

Yıllardır Kemal Derviş modeliyle yönetilen Türk ekonomisinin kabiliyet yeteneğini kaybettiğini ileri süren Kurtulmuş, Türkiye'de gerçek işsizliğin yüzde 20 seviyelerinde olduğunu, bunun da en büyük kriz göstergesi olduğunu ifade etti. Kurtulmuş, diğer kriz göstergelerini; cari açık, yüksek faiz, kredi kartları geri ödemelerinde yaşanan sıkıntılar, kapanan iş yeri sayısındaki artış, artan dış borç ve enflasyon olarak sıraladı. Kurtulmuş, küresel krizin dalgalarıyla Türk ekonomisinin daha zor bir sürece gireceğini ileri sürdü.

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, "Siyasiler, Ergenekon soruşturması sürecine müdahil olacak sözler sarf etmemeli" dedi.
SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Mavi Sürmeli Oteli'nde partisi tarafından düzenlenen toplantıda, gazetecilerin Ergenekon soruşturmasına ilişkin sorularını yanıtladı.

Türkiye'de yargının siyasallaşması gibi bir tartışmanın gündeme getirildiğine dikkat çeken Kurtulmuş, ''Türkiye'nin en önemli davalarından biri olarak görülen Ergenekon'da, hiç kimse davanın yanında ya da karşısındaymış gibi kamplaşmalara bölünerek dava hakkında fikir beyan etmemeli. Özellikle siyasiler, bu konudaki sürece müdahil olacak sözler sarf etmemeli" diye konuştu.

İddianamenin eklerle daha da genişletileceğini, buradaki temel iddianamede kamu görevi verilmiş olan kişilerin tanımlanmış görevlerin dışında bazı gayriresmi işler ve faaliyetler içine girerek kendilerinin hakkı, vazifesi olmadığı karanlık işler yaptıklarının öne sürüldüğünü ifade eden Kurtulmuş, davanın sonuçlanmasını herkes gibi kendilerinin de merak ve umutla beklediğini belirterek şunları kaydetti:
"Bu bize İtalya'daki 'Temiz Eller Operasyonu'nu hatırlatıyor. Ümit ederiz ki Ergenekon davası sonuçlandığı zaman Türkiye, özellikle bir döneme ilişkin karanlık ilişkileri temizlenmiş, birtakım karanlık çetelerin su yüzüne çıkartıldığı bir ülke olsun. Türkiye'nin kendi siyasal sistemini temizlemiş bir ülke olmasını temenni ederiz. Sonuçları nereye kime giderse gitsin, ucu nereye kadar uzanırsa uzansın Türkiye'de bu davanın sonuçlarına saygı göstermek gerekir. Burada sınav veren A partisi, B partisi ya da yargı, Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk istihbarat teşkilatları değil, burada bütün Türkiye sınav vermektedir. Demokrasiden ve standartlarının yükselmesinden yanaysak Türkiye'de kamu tarafından denetlenemeyen hiçbir kurumun ve kuruluşun olmaması gerekir. Ergenekon davasının baştan beri bürokratik oligarşi dediğimiz Türkiye'nin denetlenemeyen, millete hesap verilmeyen yerlerinin hesap verebilir hale gelmesine aracı olmasını temenni ederiz."

iha
Yayın Tarihi : 10 Ocak 2009 Cumartesi 15:37:19
Güncelleme :10 Ocak 2009 Cumartesi 17:03:15


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?