5
Mayıs
2024
Pazar
ADANA

Adaletin bu mu AB ?

Yıllardır Türkiye’deki insan haklarını eleştiren ve iki ülke arasındaki ilişkilerini buna göre şekillendirip çeşitli yaptırımlara giden Almanya, 15 yıldır kendi ülkesine işgücü ile katkıda bulunan Türk ailenin bütün varlıklarına el koyarak bir gecede sınır dışı etti.

Adanalı Velit Akgüç (34), 1990 yılında Almanya’ya gitti. 3 yıl sonra Adanalı hemşehrisi Vahibe (27) ile Almanya’da evlendi. Akgüç çifti, ekonomik kaygılarla gittikleri Almanya’dan iltica talebinde bulundu.

Bundan 3 yıl önce ilgili mahkeme iltica taleplerini kabul ederken, Alman polisi talebi uygulamaya koymadı. 2 yıl sosyal yardımlarla ailesini geçindiren Velit Akgüç, "Benim mesleğim dönercilik. Üreterek kazanırım" diyerek çalışma izni aldı. Gece-gündüz demeden çalışan Velit, eşinin de katkılarıyla 12 yılda 1 kilo altın ve 3 bin euro biriktirdi. Akgüç çifti, bu süre içinde yaşları 3 ile 11 arasında 6 çocuk sahibi oldu.

Münster’e bağlı Dousten kasabasındaki 6’sı çocuk 8 kişinin yaşadığı Akgüçler’in evine 1 ay önce Alman polisi sabaha karşı baskın yaptı. Velit Akgüç, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Kapıyı açtığımda polisleri gördüm. Beni aşağı indirdiler. Üzerimi aramaya başladılar. Cüzdanımı açıp içinden paramı aldılar. Cep telefonuma, Almanya’da aldığım ehliyetime, banka kartıma, hatta telefon defterime el koydular. Çocukların yanına dönmek istedim izin vermediler. Beni arabaya kilitleyip ailemin yanına çıktılar."

Vahibe Akgüç ise daha güneş doğmadan yapılan bu baskın karşısında şok olduğunu ifade ederek, "Suçumuzun olup olmadığını sordum, bana ’Sus konuşma’ dediler. Adi suçlu muamelesi gördüm. Acilen giyinmemizi söylediler. Bu arada evde arama yaptılar. Altınlarımı ve evde sakladığım 3 bin euroyu aldılar. Bütün özel ve kıymetli eşyalarımızı getirdikleri boş karton kutulara doldurdular. Çok ilginçtir, giyinirken bile yeni elbiselerimizi vermediler. Atmak üzere ayırdığımız elbiseleri giymemizi söylediler. Bunları neden yaptıklarını sorduğumda ’Bizde insan hakları var. Bunların hepsini havaalanında size teslim edeceğiz, merak etmeyin’ dediler. Sınır dışı edileceğimizi anladım ancak yıllardır dişimizden tırnağımızdan biriktirdiğimiz paramızı, altınlarımızı ve diğer kıymetli eşyalarımızı alacağımız düşüncesi ile sakinleştim" diye konuştu.
Akgüç çiftçi, evlerinden alındıktan sonra havaalanına getirildiklerini ve uçağa bindirildiklerini ancak 15 yılda biriktirdikleri altın ve paraların kendilerine verilmediğini söyledi.
Şu anda Adana’da yakınlarının evinde kalan Akgüç ailesi perişan durumda. Sürekli gözyaşı döken anne Vahibe Akgüç, içinde bulundukları durum için, "Çocuklarımızdan 3’ü okula gidiyordu. Türkçe’leri çok zayıf. Burada ne yapacağız, nasıl yaşayacağız bilmiyorum. Ne bir eşyamız ne giysimiz ne paramız var. Almanlar hayallerimizi yıktı, bizi bitirdi. Bu insan haklarına sığar mı?" şeklinde konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 28 Haziran 2005 Salı 12:55:36
Güncelleme :28 Haziran 2005 Salı 20:19:18


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?