Adana Ticaret Odası (ATO) Başkanı Şaban Baş, Türk Patent Enstitüsü'nden Adana kebabına tescil aldıktan bugüne kadar başta KKTC, Almanya ve Avustralya'dan olmak üzere yaklaşık 200 kebapçıya tescil belgesi verdiklerini belirterek, sahte Adana kebabına karşı mücadelelerini daha kararlılıkla sürdüreceklerini söyledi. 

Baş, yaptığı açıklamada, dünya çapında tanınan Adana kebabının gelecek kuşaklara daha iyi aktarılması için 14 Haziran 2004 yılında Türk Patent Enstitüsü'nden resmi tescil belgesini aldıklarını hatırlattı. Türkiye'de ve dünyanın her tarafında bilenen ve beğeniyle tüketilen ve aranan Adana kebabının diğer kültür ürünleri gibi yozlaşmaya, taklide ve tahrife maruz kaldığını belirten Baş, "Adana dışında birçok şehirde hatta Japonya'da bile kebapçılarda önümüze Adana kebabı diye bir takım kebap getirildi. Adana kebabıyla uzaktan yakından alakası yok. Bu yüzden Adana'nın her türlü değerinin korunması mantığından hareket ederek, Adana kebabına Türk Patent Enstitüsü'nden coğrafi işaret tescili aldık" dedi. 

Dünya çapında sahte Adana kebabına karşı 3 yıldır mücadele verdiklerini kaydeden Baş;"Nelerden yapıldığı belli olmayan, ne olduğu bilinmeyen ürünler tüketicilere Adana kebabı adı altında sunulmasının önüne biraz olsun geçtik. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Almanya ve Avustralya başta olmak üzere tüm Türkiye'de 200 kebapçı 'Adana Kebabı Tescil Belgesi' aldı. Ancak, bu rakamın bugün bine ulaşması gerekirdi. Kebapçılar bize karşı 'ATO bu işten para kazanmak istiyor' diye karşı tavır aldı. Ancak bizim tek amacımız Adana kebabının yozlaşmadan geleceğe aktarılması ve dünya çapında bir marka olmasıdır. Bunun için bundan sonra daha titiz çalışarak sahte Adana kebabına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz" şeklinde konuştu. 

Kebapçılıkla uğraşanların vatandaşı ve kendisini kandırmaması gerektiğini ifade eden Baş, "Kebapçılar Adana kebabı adı altında vatandaşa sahte kebap yedirmesin. Odamıza gelsin ve tescil belgesini alsın. Vatandaş da yediği kebabı incelesin, Adana kebabı satan işyerlerine tescil belgesi olup olmadığını sorsun" diye konuştu. 

Adana Ticaret Odası Sosyal Tesisleri İşletme Müdürü Adana Kebabı Ustası İmam Büyüktaş ise Adana kebabının özelliklerini şöyle anlattı:
 
"Adana kebabı yaylalarda doğal ortamlarda yetiştirilmiş, en az 1 yaşındaki koyunun et, yağ, sinir, damar ve zarlarından ayıklanarak yapılır. Ayıklanan parçalara bölündükten sonra mutlaka bir gün dinlendirilmelidir. Koyundan elde edilen kuyruk da aynı şekilde ayrıştırıldıktan sonra bir gün dinlendirilir. Kıyılmış etle kıyılmış kuyruk binde üç ile binde sekiz arasında acı kırmızı biber ve tuz ilave edilerek yoğrulur. Bu karışım Adana kebabının ana unsurunu oluşturur. Yoğrulmuş karışım 0.5 santimetre kalınlığında, 3 santimetre eninde, 90-120 santimetre uzunluğunda demir şişlere sıvanır gibi yapıştırılır. Bu işleme, eti şişe saplama işlemi denir. Saplanan et şiş yüzeyine dengeli bir şekilde yayılır. Dengeli sıvama pişmenin önemli şartıdır. Şişleme sırasında el suya batırılır, şiş üzerindeki et sıvazlanır. Bu işlem etin şişten dökülmemesi için önemlidir. Ancak elde kalacak su miktarı gayet az olmalıdır. Su fazla olursa et haşlanır kebabın tadı bozulur. Şişe saplanan et miktarı bir porsiyon için 180 gram, bir buçuk porsiyon için 270-280 gram olmalıdır. Hazırlanan şişler, alevsiz, durgun, korlu, meşe kömürü ateşinde yeterli miktarda pişirilir. Pişirme derecesi etin renginin kırmızıdan koyu kahverengiye dönme seviyesidir. Pişirme esnasında şişler sık sık çevrilir. Bu arada etin yüzeyinde oluşan yağlar pide ekmeklere sıkılarak alınır ve yağların ateşe damlaması önlenir. Daha sonra kebap pişer ve servis hazırlanır. Serviste Adana kebabının yanında bol salata verilir. İşte gerçek Adana kebabı budur. Bunun dışındaki kebaplar sahte Adana kebabıdır."