3
Mayıs
2024
Cuma
ADANA

Anız yakmak toprağı fakirleştiriyor

Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ortaş, anız yakımı ile toprağın gördüğü zararın, yakımın kazandırdığından daha çok olduğunu bildirdi.


Prof. Dr. İbrahim Ortaş, yaptığı açıklamada, son yıllarda mısır ekiminin, Adana'nın doğu, batı ve güneyinde yaygın olarak yapıldığını belirterek, hasatla başlayan anızın yakılmasıyla rüzgarın yönüne bağlı olarak her taraftan kentin üzerini saran duman, aşırı sıcak ve basık havanın insan sağlığını olumsuz etkilemeye başladığını söyledi.
Çiftçilerin biraz kolaycılığa kaçarak hasat sorası topraklarını kolay işlemek için anızı yakmayı çözüm olarak gördüklerini kaydeden Ortaş, "Unutulmamalıdırlar ki, anız yakımı ile tarlalarının ve toprağın gördüğü zarar, yakımın kendisine kazandırdığından daha çok zarar vermektedir. Çiftçilerimiz anız yakarak toprak işlemeyi kolaylaştırdıklarını sanmalarına karşın bunun doğru bir yöntem olmadığını bilmeliler" dedi.


Türkiye topraklarının iklimin de etkisiyle ve ağır toprak işleme aletleri kullanılarak yapılan tarım teknikleri sonucu organik madde içeriğinin yüzde 1-1.5 düzeylerine kadar gerilediğini ve yüzde 80 oranında fakir toprak sınıfına girdiğini vurgulayan Ortaş, "Toprağın olmasa olmaz unsurlarından biri olan organik maddenin kaynağı toprağın kendi ürettiği bitki materyalinin organik maddeye dönüştürmesidir. Modern toprak biliminin temel hedefi toprağı sömürmek ve organik madde içeriğini düşürmek değil tam tersine toprağı eksilenden daha fazlasını kazandırarak güçlendirmek ve sürdürülebilirliğini sağlamaktır. Toprağın bitkiyi besleyen ve verimli olan atıklarının yanarak ortamdan mikroorganizmaların da yanması ve besinlerinin ortadan kalkmasına neden olmaktadır. Bu durum uzun sürede toprağın kalitesini ortadan kaldırmaktadır. Organik artıkların yanması, organik maddenin ve yararlı mikroorganizmaların ortamdan elemine olması ile topraklar günden güne fakirleşmekte ve daha fazla gübrelemeye bağımlı hale gelmektedirler" ifadelerini kullandı.


Genelde tek yönlü mineral gübre uygulamalarının toprakları kısa sürede verimsiz ve sürekli girdi kullanmaya muhtaç hale getirdiği için toprağın kısa sürede fakirleştiğini belirten Ortaş, toprakta organik madenin kaybolması ile başlayan gübrelemeyle ürün kalitesinin de düştüğüne dikkat çekti.


"Çoğumuzun geçmişte aradığı meyve ve sebzedeki koku, hoş koku ve kaliteyi bulamamamızın nedeni biraz da toprakların organik maddece fakirleşmesinde aranması gerekir" diyen Ortaş, toprakların tek yönlü mineral gübreyle beslenmesi ile günden güne artan bağımlılığın topraklarda kalitenin düşmesine ve artık verim veremez duruma gelmesine neden olduğunu belirtti.


Çiftçilerin anız yakma yerine hasat sonrası anında topraklarını toprak tavı kaçmadan işlemeleri gerektiğini söyleyen Ortaş, yasal olarak anız yakılmasının yasak olmasına rağmen bunun bugüne kadar caydırıcı bir etkisi olmadığını vurguladı. Anız yakımı konusunda dekara 20 YTL ceza verildiğini hatırlatan Ortaş, şöyle devam etti:


"Anız yakan çiftçiyi suçüstü yakalamak neredeyse zor olmaktadır. Genellikle akşam karanlığı ve sabaha karşı çıkarılan yangınlarda tarla sahipleri bulmak zorlaşıyor. Anız yakan çiftçilerin yakması engellenmeli. Ve gerekli yasal işlem başlatılabilir. Bugünkü uydu teknolojileri ile her parselin durumu anında tespit edilebilmektedir. Tabii biraz pahalı bir teknoloji olmasına rağmen, birçok konuda kullanılacağı için bu sisteme sahip olmak ileride de yararlı çalışmaların yapılmasına yardımcı olacaktır."
Anızını yakana verilen cezanın artırılması kadar yakmayan çiftçiye toprağının organik maddesine katkıda bulunduğu için de teşvik verilmesi gibi tedbirlerin düşünülebileceğini belirten Ortaş şunları söyledi:


"Böylece çiftçilerimiz topraklarını yakmaktan vazgeçeceği gibi topraklarına daha da sahipleneceklerdir. Ayrıca cezai uygulamaların artırılması yanında teşvik edici yöntemler kadar toprak ve tarım sevgisine dayalı eğitim seminerleri yapılmalıdır. Tarım teşkilatı ve ilgili birimlerin bir bütün olarak başta önder çiftçiler olmak üzere anız yakılmasının toprak kalitesi ve verimliliği açısındaki sakıncaları bilimsel veriler ile anlatılmalıdır. Toprak sevgisi aşılanarak çiftçimizin bilinçli tarım yapması
sağlanmalıdır. Tarım İl Müdürlükleri, Ziraat Mühendisleri Odaları, Ziraat Odaları ve Ziraat Fakültesi bölgenin bu ciddi sorunu konusunda ortak çalışma yürüterek, bir tarafta çiftçileri toprakların sürdürülebilirliği konusunda bilinçlendirirken, diğer taraftan bilimsel olarak çiftçinin hasat sonrası toprağını kolay işleme yöntemleri üzerinde çalışması yaralı olur."


07.09.2008 17:17:29 TSI
NNNN

iha
Yayın Tarihi : 7 Eylül 2008 Pazar 17:42:37


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?