Adana Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Fethi Coşkuntuncel, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün'e karşı sergilenen tutumu kabul edemeyeceklerini söyledi.

Coşkuntuncel, yaptığı açıklamada, seçilerek göreve gelen, odasının bulunduğu Ankara'yla sınırlı kalmayıp Türk ekonomisine katkı sağlamak için çaba gösteren birine bu şekilde muamele yapılmasının tasvip edilir bir yanı bulunmadığını kaydetti.

Sinan Aygün'ün 120 bin üyeli Ankara Ticaret Odası gibi bir kuruma başkanlık yaptığını, aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Ticaret Odaları Konsey Başkanı olduğunu belirten Coşkuntuncel, şunları söyledi:

"Odalar ve borsalar, ülkemizdeki en önemli meslek örgütlenmelerinin başında gelmektedir. Kurumsal olarak odalar ve borsalar geçmişten bugüne cumhuriyetimizin, rejimin, Atatürk ilkelerinin, demokrasinin, özgürlüğün ve hür teşebbüsün savunuculuğunu yapmıştır. Siyaset, ekonomi ve sosyal yaşama her zaman bu açıdan yaklaşan camiamızın saygın bir mensubuna gösterilen tavrı hiçbir şekilde olağan karşılamıyoruz. Sayın Sinan Aygün'ün şu ana kadar kamuoyuna açıkça anlatılmayan gayrimeşru ilişkiler ve eylemlerin içindeymiş gibi bir duruma düşmesi, hepimizi derinden yaraladı. Sayın Aygün, yasa dışı faaliyetler içine girecek biri değildir. Eminiz ki, soruşturma için adli mercilerce çağrılsaydı kendi isteğiyle giderdi. Fakat kendisine vicdanları rahatsız eden bir şekilde davranıldı. ATO Başkanlığı ve TOBB'daki görevi nedeniyle çok büyük ve saygın bir camianın önemli isimleri arasında yer alan Aygün'ün hoş görülemeyecek uygulamaya tabi tutulması, temsil ettiği topluluğun olduğu gibi kendisinin de hak etmediği bir
durumdur."

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Coşkuntuncel, yaşananların bu gerçeğe yakışmadığını söyledi. Demokratik bir hukuk devletinde ayrım yapılmaksızın tüm bireylerin özgürlük ve haklarının taviz verilmeden korunması gerektiğine dikkat çeken Coşkuntuncel, Sinan Aygün'e yapılanı demokratik yöntemlerle bir kurumun yönetimine seçilmiş olan bir işadamının itibarına saldırı olarak gördüklerini söyledi.

Hukuki bir süreçte bireylerin saygınlığına gölge düşürecek yaklaşımların kabul edilemeyeceğini kaydeden Coşkuntuncel, şöyle devam etti:

"Adalet ve hukukun üstünlüğü sadece devlet kurumları ya da adli merciler için değil, toplumun her kesimi için geçerlidir. Hukukun vicdanları rahatsız edecek şekilde uygulanması, aslında toplumun en büyük güvence olarak gördüğü adalete yapılmış bir saldırıdır. Burada belirtmek isterim ki, her zaman olduğu gibi şu günlerde de adalete olan güvenimiz tamdır. Beklentimiz, bu soruşturmanın bir an önce evrensel hukuk değerlerine paralel olarak tamamlanması, varsa suçluların ve suç oluşturan faaliyetlerinin açıklanması, şeffaflık anlayışıyla kamuoyunun aydınlatılmasıdır."
Yaşanılanların toplumda korkulan kutuplaşmanın önünü açtığını, siyasal, sosyal ve ekonomik hayata ağır bir darbe vurduğunu ileri süren Coşkuntuncel, "Artık, ülkemizi nasıl bir geleceğin beklediği konusunda kuşkuya kapılmak, gerilimlerin büyüyeceği korkusuyla yaşamımızı devam ettirmek istemiyoruz. Ülkemizin tüm fertleri gibi iş dünyası olarak bizler de istikrarlı, hukukun üstün olduğu, ekonomik, siyasi ve sosyal faaliyetlerin gerilimden uzak olarak gerçekleştiği bir Türkiye temenni ediyoruz" dedi.

iha

Yayın Tarihi : 3 Temmuz 2008 Perşembe 13:16:08