Bir ülkenin ne durumda olduğunu anlamak için siyasilerin laflarına değil
de yaptıkları icraatlarına bakmak gerektiğini belirten Saadet Partisi
Adana İl Başkanı Sıtkı Cengil: "Bütçeler bir ülke idaresinin en gerçekçi
fotoğraflarından biridir. 2005 bütçesine baktığımız zaman kısmi iyileşme
emareleri görülse bile, fotoğrafın pek iç açıcı olmadığı ayan beyan
açıktır. Temel yapısı itibariyle borç ve faiz ödeme bütçesidir."
IMF’nin hükümetlere dayattığı ekonomik paketlerin hepsinin de ülkeleri
batırdığını söyleyen Cengil; İşçinin, memurun, emeklinin, esnafın, çiftçi
ve köylünün durumu önümüzdeki yıl daha da kötü olacak. Zaten Sayın Maliye
Bakanı’da bunu belirterek ’kemerleri sıkın’ diyor. Bütün bunlar gidişatın
kötü olduğunu gösteriyor. Ve son günlerde yapılan zamlar ve özellikler
petrole üst üste yapılan zamlar bunun bir kanıtıdır. Hükümet İşçilere
hakketiğini vermeyerek, petrol fiyatlarına zamlar yaparak bütçeyi faize,
borca vermesi ülkeyi büyük bir felakete sürüklüyor.
ilan edilen 2004 büyüme rakamları da sağlıklı değildir, sağlıklı
görülebilmesi için öncelikle işsizliğin azalması ve adil bölüşüm olması
gerektiğini belirten Cengil sözlerini şunu ekledi: "Oysa ki Türkiye’nin en
büyük problemi olan işsizler ordusuna yenileri ekleniyor. Açlık sınırı
altındaki insanlarımızın sayısı her gün biraz daha artmaktadır. Ekonomik
bunalım kendini halk üzerinde biraz daha etki etmeye başlayacaktır." dedi.

Müslüman ülkelerde yapılan katliamlar durdurulmazsa diyen Cengil;
Irak’ın başına gelenler Türkiye’nin de başına gelir

Bunun yanında dünyada gelişen olaylara da değinen Saadet Partisi Adana İl
Başkanı Sıtkı Cengil; Irak ve Afganistan’da ABD, Filistin’de İsrail,
Çeçenistan’da Rusya Müslümanlara karşı soykırım uygulanmakta. Müslüman
ülkeler başta olmak üzere maalesef kimse bunlara ses çıkarmıyor ve Yakın
komşularımızın başına gelen bu tecavüz ve katliamları durdurulmazsa,
bunlar yakın bir zaman sonra bizim komşularımızın ve sonrada bize
yapılacaktır. Aslında terörü yok edeceğiz diye Müslüman mazlumları
katlediyorlar. Halbuki en büyük terörist devlet postuna bürünmüş bu
canilerdir.
Ayrıca AB ile yatıp AB ile kalkıyoruz diyen hükümet onuru düşük bir
vaziyette Avrupa’ya boyun eğmemelidir. Eğer AB’ye girecekse bile onurlu
bir şekilde girmelidir.
Yeni bir raporla ilgili ciddi iddialar ortaya atıyorlar. Bunlardan bir
tanesi de "GAP Bölgesi idaresinin uluslar arası bir yönetime devredilmesi"
talebidir. Bu iddia basın yer aldı. Yetkililer ne oldu bittiye getiriyorlar
böyle bir projeyi... Eğer böyle bir proje varsa Türkiye’nin bu noktadaki
tavrının ne olduğunu kamuoyu bilmek istiyor, diye sözlerini noktaladı.