Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tüccarın, mısırın fiyatını aşağıya çekip rekolteyi yüksek gösterdiğini belirterek, "Tüccar, çiftçinin ayağına sıkarak kendi ayağına sıkmaktadır.Çiftçiyi kimse sahipsiz sanmasın" dedi.

Bayraktar, geçtiğimiz hafta başlayan mısır hasadı nedeniyle bölge ziraat odası başkanları ve çiftçilerle (Mersin, Tarsus, Hatay, Maraş ve Adana) birlikte mısır üreticilerinin içinde bulunduğu durumu değerlendirmek ve çiftçilerin beklentilerini dile getirmek üzere, Adana'nın merkez Seyhan ilçesi Çaputçu köyünde bir mısır tarlasında basın toplantısı düzenledi.

Bayraktar, yem sanayi başta olmak üzere biyoyakıt, nişasta, bitkisel ve gıda tüketimi gibi birçok alanda tüketilen mısırda dünya üretiminin tüketimi karşılamakta zorlandığını belirterek, "Dünya mısır üretimi bu yıl yüzde 2 azalarak 775 milyon tona geriledi.

Tüketimin ise yüzde 3 artarak 795 milyon tona ulaşması bekleniyor. Kullanım alanlarının fazlalığı ve özellikle son yıllarda dünya biyoetanol üretiminin de mısırın hammadde olarak kullanılması mısıra olan ilgiyi artırmaktadır.

Dünya mısır üretim ve tüketiminde ilk sırada yer alan ABD, biyoetanol üretiminde hammadde olarak yüzde 97 oranında mısır kullanmaktadır. Bu nedenle ABD'de bir yılda mısır fiyatları yüzde 80 oranında artmıştır. Ülkemizde ise mısır fiyatı düşmektedir" diye konuştu.

Türkiye'de uzun yıllar mısır üretiminin iç piyasa ihtiyacını karşılayamadığını ve mısır ithal edildiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
"Mısırın desteklenmeye başlanmasıyla birlikte ekim alanları ve üretimde önemli artışlar gerçekleşmiş ve 2005 yılında üretim açığı kapanmıştır. 2005 yılında mısır üretiminin artması çiftçinin düşük fiyatla cezalandırılmasına sebep olmuştur. 2005 yılında mısır üreticisi maliyetinin oldukça altında mısır satarak zarar etmiştir.

TMO tarafından belirlenen kilogram başına 26 YKr fiyat piyasada daha da gerilemiştir. 2006 yılında bu nedenle ekim alanları yüzde 11 gerilemiştir. 2006 yılında 3.8 milyon ton olan mısır üretimi, 2007 yılında 3.5 milyon tona gerilemiştir. Hatta Türkiye 2007 yılında gerçekleştirdiği 1.1 milyon ton ithalat ile yeniden mısır ithalatçısı konumuna gelmiştir. 2008 yılında TMO'dan yapılan tahmine göre mısırda 4.3 milyon ton üretim beklenmektedir.

Ancak prim miktarının düşürülmesi ve bu yıl düşük fiyat olacağı beklentisi Akdeniz Bölgesi üreticisinin ikinci ürün mısırdan uzaklaşmasına neden olmuştur. Bu nedenle mısırda 300-500 bin ton gerileme beklenmektedir."

Bayraktar, Türkiye'nin mısır üretiminde yıldan yıla artan mısır talebini karşılayacak güçte olduğunu vurgulayarak, "2007 yılında Türkiye'de girdi fiyatlarında aşırı artış olmuştur. Bu artışlar mısır maliyetinde artışa neden olmuştur. Son 1 yılda gübrede yüzde 180, motorinde yüzde 40 artış gerçekleşmiştir. 2008 yılındaki girdi maliyetlerinin artışı 2007 yılına göre mısır fiyatının yüzde 20 oranında artarak 45 YKr'ye yükselmesine neden olmuştur.

Bu nedenle TMO bir an önce fiyat açıklamalı ve mısır fiyatı en az 50 YKr olmalıdır. Aksi takdirde üretici mısırdan kaçacak ve Türkiye mısırda tekrar ithalatçı duruma düşecektir. Ülkemizde mısırın yüzde 50'sinin karşılandığı Akdeniz Bölgesi'nde çiftçinin mısırdan kaçması çok acı sonuçlara neden olur" diye konuştu.

Mısır hasadının başlamasıyla birlikte tüccara da çok önemli görevler düştüğünün altını çizen Bayraktar, tüccarın mısır fiyatını aşağıya çekip, rekolteyi yüksek göstermeye çalıştığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Tüccar şu anda mısırı 38 YKr'den almaktadır. Bu fiyat mısır üreticisinin maliyetini bile karşılamıyor. Tüccarı anlayamıyoruz. Ne yapmaya çalıştığını çözemiyoruz. Bu ülkeye emeğini veren çiftçimiz, sermayesini koyan çiftçimiz. Buna rağmen sırtımızdan geçinen tüccar, çiftçinin ayağına sıkıyor.

Ancak tüccar böyle davranarak kendi ayağına sıkıyor. Çiftçi mısır üretiminden vazgeçse üretim yapmasa tüccar nereden para kazanacak. Türkiye ithalatçı olduğu zaman tüccarın bundan karı ne olacak. Tüccar çiftçinin binbir emekle ürettiği mısırı düşük fiyata alıp, rekolteyi yüksek gösteriyor. Ama kimse çiftçinin sahipsiz olduğunu sanmasın."

Çiftçiye uyarılarda bulunarak, üzüm ve fındıkta da aynı oyunların oynandığını ileri süren Bayraktar, Ege Bölgesi'nde üzümü bekleten çiftçinin kar ettiğini, mısırın biraz geç satılması durumunda daha değerli olacağını, bu yüzden çiftçinin acele etmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.

iha

Yayın Tarihi : 17 Ağustos 2008 Pazar 14:26:12

Güncelleme :17 Ağustos 2008 Pazar 14:35:15