Kendini hayır işlerine adayan iş adamı Bekir Fevzi Yıldırım, her gün seyyar satıcılardan aldığı muzları ev ev, okul okul gezerek yoksul çocuklara dağıtıyor.

Çocukluğunda kendisinin de muz yiyemediğini belirten Yıldırım, "Yıllar önce babam eski SSK Hastanesi, yeni Çukurova Devlet Hastanesi'nde çalışırken ayda bir defa yemekle birlikte kendisine muz verirlerdi. Babam o muzu yemeyip bize getirirdi. Biz 3 kardeştik. Bir tek muzu 3 kardeş paylaşmak zorunda kalırdık. Ben bana düşen paydan anneme de verirdim. O zaman muz çok pahalıydı. Babamın muz alacak gücü yoktu. Ama bizde şimdi ki çocuklar gibi muzu çok severdik. Bu nedenle o gün kendi kendime 'Bir gün iş adamı olursam çocuklara muz dağıtacağım' diye yemin etmiştim. Şimdi bu sözümü yerine getiriyorum" dedi.

15 yıldır evleri ve okulları gezerek yoksul çocuklara muz dağıttığını ifade eden Yıldırım, "Özellikle gece yola çıkarak tablacılardan kilo kilo muz alıyorum. Yardım için gittiğim evlerde çocuklara muz dağıtıyorum. Onların muzu görünce gözlerindeki mutluluğu görmek lazım. Çocuklar ya hiç muz yememiş oluyor ya da bir yıl önce yemiş oluyor. Bazı çocuklar muzu nasıl yiyeceğini bile bilmiyor" diye konuştu.
Adana'da muz yemeyen çocuk bırakmayacağını söyleyen Yıldırım, "Her çocuk mutlaka muz yiyecek. Çünkü ben muz yiyememenin ne demek olduğunu çok iyi bilirim" dedi.

Bekir Fevzi Yıldırım, yine seyyar satıcıdan satın aldığı muzları yoksul bir ailenin evine götürerek, çocuklara dağıttı. Bir yıldır muz yemediklerini söyleyen çocuklar, "Muzun tadını unutmuştuk. Siz olmasanız hiç muz yiyemeyeceğiz. Muz çok güzel. Tablacılarda ve manavda görüyoruz ama alamıyoruz. Sadece muza bakmakla yetiniyoruz" dediler.