4
Mayıs
2024
Cumartesi
ADANA

Dernek Başkanı üzüntüden bayıldı!

Adana Atık Toplayıcılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nce düzenlenen "Eğitime Katkı Gecesi"nde kürsüde konuşma yapan dernek başkanı bayıldı.

"Kalem tutan eller çöp toplamasın. Sokaklarda çocuklar kullanılmasın" sloganıyla düzenlenen "Eğitime Katkı Gecesi"ne Adana Valisi İlhan Atış, Seyhan Kaymakamı İsmail Hakkı Develi, Yüreğir Kaymakamı Abdullah Dölek, AK Parti İl Başkanı Mehmet Sağlam, Sosyal Hizmet ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) İl Müdürü Fazlı Doğanç da katıldı. Geceye ilgisizlik, Adana Atık Toplayıcılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Sadullah Leventoğlu'nu üzdü.

Kürsüye çıkan Leventoğlu, 650 kişilik salonun yarısından fazlasının boş kalması nedeniyle derin üzüntü yaşarken, "Çocuklarımız artık okulda okumalı. Kağıt, çöp toplamak çözüm değil. Bu gelecek değil. Hepsi eğitimli olsun. Bugün 150 çocuğumuzu devletimizin desteğiyle eğitime kazandırdık. Valimizin bize verdiği destekle Adana sokaklarında çocuk kalmadı. Ben de hala kağıt topluyorum. Sizlerden alacağımız destekle eğitimsiz çocuk kalmayacak. Sokaklarda yaşadığımız sorunlar var. Biraz da rahatsızım" derken hem heyecan hem de üzüntüden baygınlık geçirdi.

Beton zemine düşmek üzereyken son anda yakalanan Leventoğlu, yere yatırılarak bir süre ayıltılmaya çalışıldı. Çevresini saran yakınları ve atık toplayıcıları gözyaşı döktü. Leventoğlu ayıltıldıktan sonra salondaki yerine oturdu. Adana Valisi İlhan Atış, olayları üzüntüyle izlerken, kürsüde de duygulu bir konuşma yaptı.

Herkesin ülkesini sevebileceğini, ama kendisinin Türkiye'yi sadece Seyhan Gölü'nün kenarını, Menderes Bulvarı'nı, Marmaris ve Bodrum'u, İstanbul Boğazı'nı değil, Şırnak'ı, Hakkari'si ile Trabzon'u, Kırşehir'i, Doğankent ve Şakirpaşa'sı ile sevdiğini belirten Atış, "Çünkü, bu ülke bizim. Ben bu ülkede iken, ülkemin içinde yaşayıp, suç işleyeni de, suç işlemeyeni de seviyorum. Çünkü, onların hepsi benim kardeşim.Bugün bu salonun tıka basa dolu olmasını isterdim, açıkçası. Ama büyük yanlışlık yapılıyor. Bir gün sahip çıkılmak istenecek belki ama o zaman da sahip çıkılacak ortam olmayacak. Belki o zaman insanlar diyecek ki, 'Geçmiş ola'. Ama biz 'Geçmiş ola' dedirtmeyeceğiz. Biz gelmeyenlerin yerine de sahip çıkacağız. Bir sahip çıkacaksak, yüz sahip çıkacağız. Ama çıkacağız" dedi.

500 daireli bir apartmanın 10. katında oturan insanın, 499 daire yanarken, "Bana ne, nasıl olsa benim dairem yanmıyor" diye düşünerek binadan sağ çıkamayacağını anlatan Vali Atış, "Öyleyse gelin, apartmanda yangın başlamadan biz tedbirimizi alalım. Yangını çocuklar başlatır. Öyleyse gelin bu çocuklara sahip çıkalım. Tabi çocuklara sahip çıkmak önce doğuran anne ve babanın görevidir. Hiç kimse 'demokratik hak' filan diye beni de kendini de kandırmasın. Çocuğun demokratik değil yaşam hakkı vardır. Yaşam hakkı tanımayacaksın. Okuma, avukat, doktor olma hakkını tanımayacaksın ama demokratik hakkı tanıyacaksın. Hayır, önce çocuğun yaşam hakkını garanti altına almak zorundayız. Kim sorumlu anne-baba, dede-nine, hala-amca, sonra kim sorumlu biz, toplum sorumluyuz. Eğer biz bu sorumluluğu gereği kadar üzerimize alamazsak, gelecekte bize lanetlerler. Zamanında karar almadık diye bizi tarihe 'kötü, tembel, düşüncesizler' diye yazarlar. Bu çocuklar geleceğin başbakanı, bakanı, milletvekili, belediye başkanı ve işadamıdır. Bu çocuklar, yemin ediyorum ki, bu salonda bulunan birçok kişiden daha fazla bu topluma hizmet ediyorlar" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 16 Mart 2009 Pazartesi 12:15:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?