29
Nisan
2024
Pazertesi
ADANA

Düşen uçakta hayatlarını kaybettiler

Adana'dan kalkarak Irak'a giderken, Bağdat yakınlarında düşen kargo uçağında bulunan Kahramanmaraşlı kepçe operatörü Halil Kılıç'ın evinde matem havası yaşandı. 

Irak'ta düşen uçakta Halil Kılıç'ın da bulunduğunu öğrenen yakınları, ailenin Adana'nın Yüreğir İlçesi Yenidoğan Mahallesi'ndeki evine akın ederken, eşi Gülten (46) ve 3 çocuğu ile Bağdat'ta birlikte çalıştığı kardeşi Bayram Kılıç (41) ve yakınları gözyaşlarına boğuldu.
Halil Kılıç'ın eşi Gülten Kılıç, kocasının Kurban Bayramı öncesi izinli geldikten sonra "Bir daha gitmeyeceğim" dediği halde, son anda "Çocuklarıma de ev yaptırayım" diyerek fikir değiştirdiğini belirterek, "Çok söyledik 'gitme' diye ama bizi dinlemedi. 'Son kez gideceğim, 6 ay sonra döneceğim' diyordu. Her gidişinde başına bir şey gelecek diye korkuyorduk. Sonunda böyle bir acı haberle yıkıldık" dedi. 

Halil Kılıç ile Irak'ta 3 yıldır birlikte çalışan kardeşi Bayram Kılıç ise ağabeyinin kendisinden önce Türkiye'ye geldiği için dönüşte birlikte gidemediğini, ancak "Birlikte gidelim" diye çok ısrar ettiğini, kendisinin de "Daha iznim var" diyerek bu teklifi geri çevirdiğini, acı haberle de yıkıldıklarını belirtti. Bayram Kılıç, "Bizi Irak'a taşıyan Rus uçakları 45 dakikalık yolu 3 saatte alıyor. Her yolculuğumuzda bizi mal gibi uçağa bindiriyorlar. Kırık dökük koltuklarda yolculuk yapıyoruz. İnsan onuruna yakışmayacak bir yolculuk oluyordu.Her yolculuğumuzdan önce bir daha dönmeyecekmişiz gibi yakınlarımızla vedalaşıyorduk. Hatta ağabeyim 'ben ölürsem cenazemi Göksun'a gömün' diye vasiyet bile etmişti. Biz oraya bombaların, ateş çemberinin içine gidiyoruz" diye konuştu. 

Oğlu Saygın Kılıç (22) ise Irak'a gitmeyi kendisinin de çok istediğini, ancak her defasında babasının "başına bir iş gelir" diye geri çevirdiğini belirterek, "Babamda Irak'a gitmek için büyük heves vardı ama benim gitmemi hiç istemedi. Biz de kendisine 'gitme' dedik, ama dinlemedi. İnşallah bundan sonra başka canlar yanmaz" dedi. 

Halil Kılıç'ın yeğeni olan avukat Bülent Maraklı da, kargo uçaklarıyla Irak'a insan taşımanın "cinayet" ve "çok acı bir olay" olduğunu belirterek, "Bu olay Türkiye'nin ayıbıdır. İnsana saygısızlıktır. Başbakanlık bu saygısızlığa müdahale etmelidir. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı" şeklinde konuştu. 



Adana'dan kalkarak Irak'a giderken, Bağdat yakınlarında düşen kargo uçağında bulunan Türk işçilerden Aziz Gelincik'in ailesi yasa büründü.

Adana'nın Yüreğir İlçesi İncirlik Beldesi'ndeki İncirlik Hava Üssü'nde uzun süre "yönetici" sıfatıyla hizmet verdikten sonra 2 yıl önce emekli olan Aziz Gelincik'in, taşeron Ser-Ka firması yetkililerinin ısrarlı ricaları yüzünden Irak'a gitmek zorunda kaldığı, ilk seyahatinde de uçağın düşmesi sonucu öldüğü belirtildi.

Çevresinde "çok temiz, melek gibi" olarak anılan Aziz Gelincik'in, Yüreğir Sinanpaşa Mahallesi'nde oturan babası, oğlunun ölüm haberini duyunca sinir krizleri geçirirken, yakınları da gözyaşlarına boğuldu. Baba Gelincik ve yakınları, cenaze işlerini takip için Aziz Gelincik'in Kenan Evren Bulvarı üzerindeki Selin Apartmanı'nda oturan eşi ve çocuklarının yanına taşınırken, olayı duyan yakınları ve komşuları da apartmana akın etti.

Acılı aile yakınları, üzüntüden kamera karşısına çıkmaktan kaçınırken, Hollanda'dan gelen yeğeni Vedat Dağşan ise "Eniştem çok iyi bir insandı. Bayram süresince birlikte olduk. Irak'a hiç gitmek istemiyordu. Arkadaşlarının ısrarını kıramadı. 'Gider, iki gün kalır, beni sarmadı der, geri dönerim' diyordu. Ama ilk yolculuğunda ölüm haberini aldık. Daha bugün sabah havalimanına giderek yolcu etmiştik. Çok iyi bir insandı, çok üzüldük"diye konuştu.
iha
Yayın Tarihi : 10 Ocak 2007 Çarşamba 11:41:11
Güncelleme :10 Ocak 2007 Çarşamba 11:47:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?