Savaş, “Türk toplumunda artık hoşgörü, nezaket, incelik, karşılıklı saygı gibi kavramların tükenmişliğini yaşıyoruz. İnsanlar öfkelerini; sosyal, ekonomik, kültürel sisteme yönelteceklerine birbirlerine yöneltmektedirler. Maddi şartlar insanca yaşayabilmeyi sağlayamadığı sürece, karşılıklı ilişkiler yıpranmaya, aşınmaya mahkumdur. Dişhekimliğinde de devlet ve serbest çalışan dişhekimleri arasında ilişki bozulmuştur. Ortak payda oluşturmadan ‘ben yaptım, oldu’ denilince dengesizlikler ortaya çıkmakta, çıkan dengesizlikte dişhekimi işsiz, vatandaş da dişsiz kalmakta. Yapılan dişhekimliği hizmetinden memnun kalmamakta" diye konuştu.

Vatandaşın dişhekimini seçme özgürlüğünden mahrum edildiğini savunan Savaş, “Özel kuruluşlara sevkler, Sağlık Müdürlüğü ve başhekimlerin telefon aracılığı ile önlenmektedir. Vatandaş dişhekimini özgürce seçememektedir. Türkiye’de tüm kurumlarda özelleştirme politikası uygulanırken, dişhekimliğinde tam tersi devletleştirme politikasını yanlış bulmaktayız. Devlet hastanelerinin içi özel güvenlikle başlar, radyoloji, biyokimyası, mikrobiyolojisi, sterilizasyonu, hatta ve hatta ameliyathaneleri özelleştirilirken, hele hele muayenehanelerden hizmet alınmasına yönelik çalışmaların hız kazandığı şu günlerde yeni ağız ve diş sağlığı merkezlerinin açılması, ayrıca Numune Hastanesi’nde ve Çukurova Hastanesi’nde çalışan dişhekimlerinin tıbbi nosyondan uzak bir ortamda, merdiven altı gibi apartman altlarında bu hekimleri toplayıp, bir arada ‘merkez adı altında’ çalışmaya zorlamak abesle iştigaldir. Dişhekimleri Odası olarak meslektaşlarımızın bu şekilde çalışmaya zorlanmasını kabul etmemiz mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

"En akıllı insan, danışan insandır" diyen Savaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Toplanın, tartışıp ortak akılla hareket edelim. Çıkan metin hepimizden akıllıdır. Ortak akıl hep doğru yolu gösterir. Merdiven altı hekimliği, insanlığı yok eder.”

İHA

Yayın Tarihi : 16 Aralık 2008 Salı 19:02:24