Huzurevi sakinlerinin sinema keyfi

Adana'da yaşlılar, huzurevi bahçesinde çam ağaçlarına bağlanarak kurulan perdede haftada iki kez film gösterimi yapılan yazlık sinemada nostaljik anlar yaşıyor.

Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) bağlı Adana Huzurevi'nde "yazlık sinema" dönemi başladı. Huzurevi sakinleri, Adana Huzurevi Müdürü Nurdan Kama ve yönetim tarafından huzurevi bahçesindeki çam ağaçlarına kurulan perdede haftanın iki akşamı eski Türk filmlerini izleme imkanı buluyor.

Adana'da 20 yıl öncesine kadar yaklaşık 150 yazlık sinemada her gün sinemaya giden huzurevi sakinleri, çocukluk ve gençlik yıllarına geri dönerek duygulu anlar yaşıyor.Huzurevi sakinleri, dün de yazlık sinemada başrollerini Filiz Akın, Zeki Müren ve Sadri Alışık'ın paylaştığı "Hindistan Cevizi" adli filmi izledi. Filmi izlemeye gelen ve 2 yıldır huzurevinde kalan 72 yaşındaki Mustafa Özbilen, yazlık sinema ile çocukluk ve gençlik yıllarına gittiğini söyledi.

En güzel anılarını yazlık sinemalarda yaşadığını belirten Özbilen, "Eskiden çok güzel yazlık sinemalar vardı. Biz okuldan çıktıktan sonra akşamları bu sinemalara giderdik. Sinemada o zamanlar bir neşe vardı. Oraya gittiğimiz zaman çok mutlu olurduk. Ama şimdi onları bulamıyoruz" dedi.

Huzurevine kurulan yazlık sinema sayesinde eski günlerine biraz olsun geri döndüğünü ifade eden Özbilen, "Anılarıma geri dönüyorum. Çocukluğumu ve gençliğimi hatırlıyor ve çok duygulanıyorum" diyerek hüzünlendi.

2 yıldır huzurevinde kalan 70 yaşındaki Turhan Cemal Görgün, huzurevine kurulan yazlık sinema ile 50 yıl öncesine, çocukluğuna gittiğini anlatarak, "Buraya yazlık sinema açılmasının tek amacı bizlerin eski günlerine gitmesidir. Biz bu sinemalarla büyüdük. Şimdi hiç kalmadı ama bize bu bile yetiyor. Filmler bizi çok hüzünlendiriyor" diye konuştu.

Eski filmleri izleyerek anılarını tazelediğini belirten Görgün, "Keşke eski günlere dönsem de 50 kuruş borcum olsa. Nerede o eski günler" diyerek duygulandı.
18 aydır huzurevinde kalan ve yakın zamanda kocasını kaybeden 72 yaşındaki Nebahat Özen ise, yazlı sinemaya gittiği zaman annesini hatırlayarak çok duygulandığını söyledi. Özen, babasının annesiyle kendini sinemaya göndermediğini, annesinin ise kendisi üzülmesin diye babası evden gittikten sonra yazlık sinemaya götürdüğünü anlatarak, "Burada film izleyince annem gözümün önüne geliyor. Elimden tutar beni sinemaya götürürdü. Buraya gelirken sanki annem yanımdaydı ve elimden tuttu. Bu nedenle çocukluğuma
giderek çok duygulandım" şeklinde konuştu.

2 yıldır huzurevinde kalan 68 yaşındaki Lütfiye Görgün de, yazlık sinemaya geldiği zaman ilk izlediği film olan "Leyla ile Mecnun"un aklına geldiğini belirterek, "O filmde en öne oturmuştum. Mecnun'u görünce çok korkmuştum. Sinemaya geldiğimde aklıma hep o gelir ve korkarım" dedi.

Görgün, kendi memleketinde o dönemde sinemaya gitmenin kötü bir şey olarak algılandığını ve annesinin kendisini sinemaya göndermediğini ifade ederek, "Ama ben komşularla kaçarak sinemaya giderdim. Annem çok kızardı ama ben yine de giderdim. O günler geliyor aklıma ve çok hüzünleniyorum" diye konuştu.