Adana'da bir imam, kendi imkanlarıyla camide oluşturduğu kütüphane sayesinde her namaz vakti öncesi okuma saati uygulaması başlattı. Dini ve sosyal içerikli kitapların en az 20 dakika okunduğu uygulamadan memnun kalan cemaat, boş zamanlarını bilgi birikimi edinerek geçirdiklerini söyledi.

Merkez ilçe Yüreğir'e bağlı Tahsilli Mahallesi'nde bulunan Aksekili Camii İmamı Ahmet Tokdemir, kendi imkanlarıyla oluşturduğu kütüphaneyle camide okuma saatleri düzenliyor. Daha önce internet, bilgisayar ve sinevizyonla öğrencilere dini eğitim ve Kur'anı Kerim eğitimi veren Tokdemir, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Adana Valiliği'nin de desteklediği kitap okuma alışkanlığı kazandırılması amacıyla camide namaz vakti öncesi toplu kitap okuma saati düzenlediğini belirtti.

Tokdemir, "Sabah namazının sünnetinden sonra Kur'an meali okuyorum. Öğle namazından önce hadis kitabından ders okuyorum. İkindi namazından önce ise cemaatin fıkıh bilgisini artırmak amacıyla Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan iki ciltlik İslam ilmihali okuyorum. Akşam namazında vaktin darlığından dolayı program uygulanmıyor. Yatsı namazından önce ise Peygamber Efendimizin hayatını anlatan siyer ve İslam tarihi kitapları okuyorum. Bunların dışında cemaat, kütüphanede bulunan roman ve hikaye kitaplarını okuyor. Bazı cemaat bitiremediği kitabı evine götürerek orada okuyor" dedi.

Diyanet İşleri Başkanlığı öncülüğünde düzenlenen kampanyanın ilk olarak bir kişinin okuyup diğerlerinin dinlemesi şeklinde geliştiğine dikkat çeken Tokdemir, okuma alışkanlığı elde edildikten sonra herkesin kendi seçtiği kitabı okuduğunu, İslami konularda bilgi verilmesi gerektiği durumda ise herkese birden kendisinin kitap okuduğunu söyledi.

Adana'da başlattığı kampanyanın Türkiye genelinde düzenlendiği takdirde cemaatin gerçek ve doğru bilgilere rahatça ulaşabileceğini vurgulayan Tokdemir, her namaz vaktinde farklı bir alanda okuma yapıldığını, okunan kitapların her Müslüman'ın okuması gereken kitaplar olduğunu ifade etti. Türkiye'nin yüzde 99'unun Müslüman olmasına ve dinin okuma ve yazmaya bu kadar önem vermesine rağmen ülkemizde bu konuya çok önem verilmediğini ifade eden Tokdemir, şunları söyledi:

"İnsan okudukça bilgi edinir. Bilgisi arttıkça da bilgisinin azlığını hisseder. Bu onda okuma zevkini geliştirir ve okuma alışkanlığı kazandırır. Okuma alışkanlığı kazanan insanın da kendine güveni, bilgisi ve becerisi artar. Kitap okumak dilsize dil, gözsüze göz, güçsüze güç verir. Kitap okuyan insanın düşünceleri olgunlaşır, ufku açılır. En önemlisi de doğruyu ve yanlışı, iyiyi ve kötüyü öğrenir ve ayırt eder. Öğrendikleriyle de Allah'ın rızasını kazanmaya, cennete kavuşmaya ve cehennemden uzaklaşmaya çalışır. Yetişen zekaları kitaplarla beslemeyen milletler hüsrana mahkumdurlar. Ülkemizde basılan ve okunan kitap sayısını diğer ülkeler ile karşılaştırdığımızda okumaya verdiğimiz değer ortaya çıkmaktadır. Amerika'da bin kişiye 3 bin kitap; Almanya'da 2 bin 700 kitap; Rusya'da 700 kitap düşerken Türkiye'de bin kişiye maalesef sadece 7 kitap düşmektedir. Japonya'da 1 kişi yılda ortalama olarak 6 kitap okurken, Türkiye'de 6 kişi 1 kitap okumaktadır. Bu istatistikler 'ilk emri oku' İslam dininin her mensubunu, her birimizi düşündürmeli ve okumaya sevk etmelidir. Unutmayalım ki okuyan kişi mutlu kişidir. Kendimizin ve çocuklarımızın bilgili, kültürlü, mutlu kişiler olmasını istiyorsak bizler kitap okuyalım, gençlere örnek olalım. En asil tutku olan okumayı hiçbir zaman elden bırakmayalım. Kitap medeniyettir. Kitaplar, kütüphaneler birer hazinedir, onlardan gereği gibi istifade etmeye çalışalım. Hayatını güzelleştirmek ve olgunlaştırmak isteyenlere sevgi ve muhabbetlerimle Peygamberimizin şu
hadisi şerifini hatırlatıyorum 'İlim, Çin'de dahi olsa alınız.' O halde, beşikten mezara kadar okumalıyız."

Kitap okuma saatleri sonunda en fazla kitap okuyan cemaate sürpriz hediyeler vermeyi düşündüklerini belirten Tokdemir, "Bu gömlek olabilir ileride başka hediye olabilir. Sürpriz olduğu için cemaate söylemiyoruz" diye konuştu.
Okuma saatlerine katılan 64 yaşındaki Ökkeş Kara, imamın camide okuma saatleri düzenlemesinden son derece memnun olduğunu, boş zamanlarında da camiye gelerek kitap okuduğunu söyledi.

74 yaşındaki Ali Karasu ise ilkokul 3'üncü sınıfa kadar okuduğunu, kitap okumakta zorlandığını ancak okumanın ve öğrenmenin yaşı olmadığını belirterek, "Genelde imam okuyor ben dinliyorum. Yaşım ilerlediği için ben okuyamıyorum. Ama okuma saatlerini bilgilenmek için kaçırmıyorum. Bu özellikle çocuklar için çok faydalı. Yeni yetişenlerde okuma alışkanlığının oluşmasını sağlıyor" dedi.

14 yaşındaki İsmail Samet Kazar ise okul tatil olduktan sonra Kur'an kursuna geldiğini belirterek, "Son olarak hocamız okuma saatleri başlattı. Okuma saatleri sayesinde bilgimizi, kültürümüzü, artırıyoruz. Bilmediğimiz şeyleri öğreniyoruz. Böyle bir camide kursa geldiğim için çok şanslıyım. Okuma saatlerine sürekli katılıyorum" diye konuştu.

İHA

Yayın Tarihi : 24 Ağustos 2009 Pazartesi 12:57:57