3
Mayıs
2024
Cuma
ADANA

Sanayi ve Çevre Sempozyumu yapıldı

Adana Valisi İlhan Atış, "Sanayileşirken Türkiye'yi heba etmeyeceğiz, gençlerimize iş sorunu, çevre sorunu olmayan, kalkınmasını tamamlamış bir Türkiye bırakacağız" dedi.

Vali Atış, Adana Ticaret Odası (ATO) tarafından Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Mithat Özsan Amfisi'nde düzenlenen "AB Sürecinde Ulusal Sanayi ve Çevre Sempozyumu"nun açılışında yaptığı konuşmada, kalkınmak için sanayileşmek zorunda olan Türkiye'nin, sanayileşirken çevresel sorunları dikkate alması gerektiğini belirtti.

"Büyüklerimizden nasıl bir Türkiye devraldıysak, geçlerimize de öyle bir Türkiye devretmeliyiz" diyen Atış, "Biz, sanayileşirken Türkiye'yi heba etmeyeceğiz" diye konuştu.

Enerji üssü olacağı belirtilen Yumurtalık ve Ceyhan'daki sanayileşmeye de değinen Atış, bu bölgede rafineri, tersane ve petro-kimya tesislerinin inşasının devam ettiğini, bölgede yassı demire dayalı fabrikaların da kurulacağını ifade ederek, "Bu fabrikaların, işsizlere istihdam sağlanması açısından mutlaka kurulması lazım. Bu fabrikalar kurulurken çevreye duyarlı olunmalı. Bugün Adana OSB, Türkiye'nin en çevreci OSB'si. Bununla gurur duyuyoruz. Ben, geçlerimize daha temiz, çevre sorunları olmayan bir Türkiye bırakacağımıza eminim" dedi.

AB'yi de eleştiren Atış, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AB bize 'çevreye duyarlı olun' diyor, teşekkür ediyorum, ancak aynı AB Tuna Nehri'ni kirletiyor, atıklarını Karadeniz'e bırakıyor. Çevresel sorunlara karşı alınan tedbirleri, ülkemizi felakete götürmeme adına desteklemeliyiz. Buradaki gençlerimize diyorum ki; biz size güzel bir Türkiye bırakacağız. İş sorunu, çevre sorunu olmayan, kalkınmasını tamamlamış bir Türkiye bırakacağız."

ÇÜ Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yüceer de, gelişmekte olan sanayinin birçok çevresel sorunu da beraberinde getirdiğine işaret ederek, "Biz bu konuda gerekli Ar-Ge çalışmalarını yapmazsak, dünyanın, Avrupa'nın gerisinde kalırız. Çevre konusuna özellikle önem vermeliyiz. Biz bunu AB istiyor diye değil, öncelikle kendimiz için yapmalıyız" diye konuştu.

ATO Başkanı Şaban Baş ise, AB müktesebatında, kurucu anlaşmalarla birlikte, çevre korumaya yönelik 100 civarında tüzük ve direktif bulunduğuna dikkat çekerek, "Bu bağlamda çevre, üyelik ve müzakere sürecinde mevzuatın hayata geçirilmesi bakımından en önemli başlıklardan biridir. Bir bakımdan, AB uyum sürecinde özellikle çevre alanında yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, kamu ve özel kuruluşlara büyük görevler düşmektedir. Çünkü ekonomik ve sosyal sorunlar, çevre sorunları ile adeta bir yumak haline gelmiştir" dedi.

Türkiye için son derece önemli bir gereklilik olduğuna inandığı Avrupa Birliği Çevre Mevzuatı'na uyum sürecinin, mevzuatın uygulanması bakımından özellikle Türk sanayisi için zorlu bir süreç olacağını ifade eden Baş, şunları kaydetti:
"Çünkü yapılan hesaplamalara göre; Türk özel sektörünün AB'nin beklentilerini karşılayabilecek şekilde çevre mevzuatına uyum sağlaması için yapması gereken yatırım miktarı 13-14 milyar euroya ulaşmaktadır. Aynı şekilde kamunun da yaklaşık 50 milyar euro yatırım yapması gerekmektedir. Bu rakamların sanayinin büyük kısmını oluşturan KOBİ düzeyindeki işletmeleri çok ciddi olarak etkileyeceği de açık bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu alanda altyapı yatırımlarının finansmanı ve teknoloji yenilemesi için gerekli rakamların karşılanabilmesinde, özel sektörün AB fonlarından doğrudan hibe desteği almasının da düşük bir olasılık olduğu dile getirilmektedir. Bu nedenle Türk özel sektörü, gerekli yatırımların finansmanını büyük ölçüde ya kendi öz sermayelerinden ya da ulusal/uluslararası finans kuruluşlarının kredi imkanlarını kullanarak karşılamak zorundadır. Sonuç olarak, Türk sanayisinin bu süreçten olumsuz etkilenmesi, ülke ekonomisinin, sürdürülebilir kalkınmanın ve dolaylı olarak doğal çevrenin de olumsuz etkilenmesi anlamına gelecektir. Tüm bu olumsuzluklara karşın, ülkemizin bu kapsamda uygulamaya ilişkin olarak özellikle hava kalitesi, atık yönetimi, su kalitesi, doğanın korunması, endüstriyel kirliliğin önlenmesi ve risk yönetimi konularında daha fazla çaba göstermesi ve orta vadede de somut yatırımlar yapması gerektiği ortadadır."

Açılış konuşmalarının ardından "AB Sürecinde Ulusal Sanayi ve Çevre Sempozyumu"nun ilk oturumuna geçildi.

İHA
Yayın Tarihi : 27 Kasım 2008 Perşembe 12:54:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?