Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Anadolu liselerini iki yıl içinde kent dışında kurulacak kampus alanlarına taşımayı öngören projesi, uygulamanın faydalı olup olmayacağına yönelik tartışmayı da beraberinde getirdi.
İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar, kampus projesi ile öğrencilerin bir araya gelip kaynaşma ve yarışma imkanı bulacağını söylerken; Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Sosyolog Prof. Dr. Adnan Gümüş, projesinin uzun dönemde toplumsal sorunlara neden olabileceğini öne sürdü.
Prof. Dr. Adnan Gümüş, konuyla ilgili olarak İHA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrencilerin toplumsal yaşamdan uzaklaştırılmasının onları tecrit etmek anlamına geleceğini belirterek, "Proje pek çok olumsuz sonuç doğuracak. Bu bir soyutlama, çocukları toplumdan izole etmektir. Toplumun belirli gruplarının diğer gruplarından sürekli olarak, özellikle de varlıklı olanın yoksuldan uzaklaştırılması çok kötü ve olumsuz bir anlayıştır. İnsanlar arasındaki güven ve işbirliği duygusunu ortadan kaldıracak bu proje, aslında toplumun uzun dönemde yarılma projesidir" dedi.
"Gözden ırak olan gönülden de ırak olur" sözünü anımsatarak bölünmenin ve ayrılmacılığın en önemli göstergesinin mekansal ayrılıklar olduğunu vurgulayan Gümüş, bireylerin toplumdan uzaklaştırılarak sorunların çözüleceği yönündeki inancın yanlışlığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Bireyleri toplumdan uzaklaştırmak, sorunları daha da büyütecektir. Askerin kendi lojmanlarına, kışlasına, üniversitenin kendi kampusuna, polisin kendi lojmanına çekilmesi gibi toplumu birbirinden ayıran, parçalayan bir yapının Milli Eğitim Müdürlüğü'nce bilinçli ve devlet politikasıyla gerçekleştirmeye çalışması daha da kötü bir durum. Toplumun ne kadar dışında kalırsanız kendinize göre farklı değerler oluşturur, toplumun diğer bireylerine karşı mesafe koymaya başlarsınız. Bu anlamda öğrencilerin toplumdan soyutlanması toplumun gerçeklerine yabancılaşmayı getireceği gibi sosyalleşmelerin önündeki en büyük engel olacaktır"
Farklı yaş gruplarından, mesleklerden, statülerden ve kültürel özelliklerden insanların bir arada bulunmasının yaşamı zenginleştirdiğine vurgu yapan Gümüş, bireylerin kendi sokağından, toprağından, çevresinden koparılmasının onarılamayacak sonuçlar doğuracağının altını çizerek, "Ağaç yaş iken eğilir" Öğrencilik döneminde yaşamı zenginleştiren olgulardan mahrum kalan bireylerde kampus sisteminin bir sonucu olarak tek tip düşünce yapısı oluşur. İleri dönemde bunun olumsuzlukları toplum genelinde görülecektir" diye konuştu.
Gümüş, toplumu birarada tutan en önemli bağın zihniyet olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
"Zihniyetin temeli güvendir. İnsanların birbirinden uzaklaşması yabancılaşmaya neden olurken güven duygusunu ortadan kaldırır. Bu da işbirliği olgusunun zedelenmesine neden olur. Bu, toplumda varolan 'biz' ve 'öteki' olgusunun daha da keskinleşmesi ve bireylerin birbirine düşman haline gelmesi demektir. Bireyin toplumdan izolasyonu büyük bir yarılma projesidir."
İl Milli Eğitim Müdür Vekili Atilla Gülsar ise Sosyolog Prof. Dr. Adnan Gümüş'ün fikirlerine katılmadığını söyleyerek, "Bu proje öğrencileri toplumsal yaşamdan uzaklaştırma yerine hep bir arada olan öğrencilerin birbirleri ile kaynaşmasını sağlayacaktır. Zaten var olan bir çok Anadolu Lisesi şehir dışında bulunmakta. O zaman Anadolu Lisesi'nin varlığını tartışmak gerekir. Anadolu Liseleri'nin şehir dışına taşınması ile öğrenciler arasında rekabet doğacak ve eğitimin kalitesi aratacaktır" dedi.
Bu arada, Seyhan İlçesine bağlı Şambayadı Köyü'nde 260 dekar alanda kampus türü eğitim alanı oluşturulmasına yönelik çalışmanın proje aşamasında olduğunu belirten Gülsar, buraya ilk etapta 2 bin 700 öğrencisiyle 15 Anadolu lisesinin taşınacağını, projenin iki yıl içinde tamamlanacağını ve sonraki aşamada ilköğretim ile genel liselerin de taşınmasını planladıklarını sözlerine ekledi.
İHA
Yayın Tarihi :
19 Ağustos 2006 Cumartesi 12:23:26