Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkanı Halil İbrahim Balcı, dar gelirlilere ucuz ekmek verilmesine karşı olmadıklarını, ancak belediyelerin ekmek üretmesini de doğru bulmadıklarını belirterek, ekmek büfeleri önündeki kuyrukların son bulması için "Ekmek İndirim Kartı"yla dar gelirlilere yüzde 50 indirimle ekmek satabileceklerini söyledi.

Balcı, yaptığı açıklamada, bugün belediye ekmek büfeleri önünde uzun kuyrukların oluşmasına neden olan sorunun çözümü için gayret gösterdiklerini belirterek, ekmek fiyatlarının girdi fiyatlarındaki artıştan dolayı ülke genelinde değişikliğe uğradığını kaydetti.

Küresel ısınmadan dolayı buğday fiyatlarının aşırı yükseldiğini, bunun un fiyatlarına yansıdığını ifade eden Balcı, "Türkiye'de ekmek fiyatları bu yıl yüzde 25 artış gösterecek kararını Bakanlığımız ile birlikte almışken, dünya ülkelerinde maalesef küresel ısınmadan dolayı buğday fiyatlarının aşırı yükselmesi ve dolayısıyla un fiyatlarının artmasından dolayı dünya ülkelerinde bu oran yüzde 100 olarak gerçekleşmiştir. Türkiye'de bu oranın ekmek fiyatlarına yüzde 25'ten fazla yansımaması için Bakanlık ile birlikte çalışmalarımızı yaptık ve şu anda bu şekilde seyrediyor, bunun da yıl sonuna kadar tamamlanması için ne gerekiyorsa yapılacaktır" dedi.

Girdilerin aşırı artmasından dolayı fırıncı esnafının tüketicilerle birlikte ilk etapta zorluğu yaşayan kesim olduğunu kaydeden Balcı, "Esnafımız zor durumda. Esnafımız şu gerçeği de biliyor ki girdi fiyatlarındaki artışı olduğu gibi vatandaşa yansıtmak çok doğru bir hareket olmasa gerek. Biz Bakanlık ile yaptığımız görüşmelerde azami yansıtabileceğimiz oranı yüzde 25 olarak belirledik. Eğer unun çuvalı 50 YTL'yi bulacak olursa, Bakanlık ve Federasyon olarak başka tedbirlerle bunu telafi etmeyi düşünüyoruz" diye konuştu.

Gerek fırıncı esnafı gerekse federasyon olarak dar gelirli vatandaşlara ucuz ekmek verilmesine karşı olmadıklarının altını çizen Balcı, şöyle devam etti:
"Ama şu gerçek ki belediyelerin ekmek üretmesini de doğru bulmuyoruz. Biz belediyelerin, yerel yönetimlerin orada faaliyet gösteren esnafla diyalog halinde dar gelirli vatandaşlara ucuz ekmek verebileceği inancını taşıyoruz. Bu uygulamayı yapan vilayetlerimiz söz konusudur. Amaç dar gelirli vatandaşa hizmet etmekse; kışın soğuğunda, yazın sıcağında dar gelirli ailemizi, en yaşlısını, en gencini saatlerce kuyrukta bekleterek onlara ucuz veriyoruz diye sıkıntı yaşatmak çözüm değildir diye düşünüyorum.

Bizim projemizde, kendilerine en yakın fırına gitmeleri durumunda aynı kalitede ekmeği hiç sıra beklemeden fırıncı esnafımızın vermesi şartıyla belediyenin verdiği fiyata ekmeği alma imkanına kavuşuyor. Bu uygulamayı yapan vilayetlerin başında Sakarya geliyor. 'Ekmek İndirim Kartı' adı altında dar gelirli vatandaşlarımıza verilen kartla birlikte kendilerine en yakın fırına gittiklerinde ekmeği yüzde 50 indirimli alıyorlar. Bu, belediyenin verdiği fiyatın altına da denk geliyor. Bu projenin gerçekleşmesi durumunda en azından belediye büfelerinde kuyruk olmayacaktır. Bir süre sonra dar gelirli vatandaşlarımız kendilerine en yakın fırından ekmek aldığı için belediyenin ekmek üretmesine gerek kalmayacaktır. Barışık bir ortamda, dar gelirli vatandaşlarımıza ucuz ekmeği daha iyi bir şekilde verme imkanına kavuşmuş olacağız."

Projenin gerçekleşmesi için yerel yönetimlerin, mülki amirlerin desteğinin şart olduğunu belirten Balcı, "Onlarla yapılacak ortak çalışma neticesinde, fakir vatandaşlarımız tespit edilecek. Gerek Fırıncılar Odası'ndan gerek belediyeden verilecek 'Ekmek İndirim Kartı'nda dar gelirli vatandaşımızın kendisine en yakın fırından alacağı ekmek adedi ve fırının adı yazılı olacak. Dar gelirli vatandaşımız kendisine en yakın fırına gidecek. Kart sahibi vatandaşımız hiç kuyruk beklemeden, aynı kalitede ekmeği o fırından yüzde 50 indirimle almış olacak. Böylelikle dar gelirli vatandaşlarımız eziyet çekmeden aynı kalitede ekmeği esnaf aracılığıyla alacak, belediye de ekmek üretimine bulaşmamış olacak" dedi.

Bu projenin Sakarya'da 5 yıldır uygulandığını ifade eden Balcı, şunları söyledi:
"Dar gelirli ailenin kendisine en yakın fırına gitmesindeki espri de şu; otokontrol mekanizması oluşuyor. Fırıncı kendi semtindeki fakir vatandaşı da tanıdığından dolayı otokontrol mekanizmasıyla ucuz ekmek gerçek mağdurlara verilmiş oluyor. Dolayısıyla ucuz ekmekten gerçek ihtiyaç sahipleri faydalanmış oluyor. Biz dar gelirli vatandaşlarımıza belediyelerin hizmet etmesinin karşısında değiliz. 'Onlar da kendi alanlarında bu hizmeti vermeliler' diye düşünüyoruz. Bu da dar gelirli vatandaşlarımızın en az ekmek kadar tüketmiş olduğu sudur. Siz suda bir indirime gitmeyeceksiniz, dar gelirli vatandaş su faturasını ödeyemeyince faiz ilave edeceksiniz, borç harç parasını bulduysa suyunu açtırmak için size geldiğinde ondan açma-kapama parası alacaksınız. Dar gelirli vatandaş orada mağdur olmuyor olacak, ama saatlerce indirimli ucuz ekmek kuyruğunda bekleteceksiniz. Bunun adı hizmet olmaz, bunun adı siyaset olur. Ama iyi niyet adı altında bugüne kadar bu çalışma oluyorsa, bunun böyle olması gerektiğini düşünüyoruz
biz. İyi niyetle hizmet ettiğini düşünen yerel yöneticilerimiz bizim bu teklifimize 'hayır' demeyeceklerdir. Fırıncı esnafı bu projeyi hayata geçirmeye hazırdır."

Yayın Tarihi : 13 Mayıs 2008 Salı 11:15:56