Gülsar, yaptığı açıklamada, velilerin, çocuklarının aldığı karnelerde hiç ummadıkları, beklemedikleri sürprizlerle karşılaşabileceklerini belirterek, "Bu, velilerimizi çok fazla korkutmasın. Çocuklarımız ikinci dönem zayıf olduğu dersleri mutlaka kurtaracaktır. Öğrencinin karnesinde zayıf olması, dünyanın sonu değildir. Anne babalar karnelerdeki zayıflar konusunda çok dikkatli davranmalı aksi takdirde yapacakları en küçük bir davranış çocukta ömür boyu sürecek davranış bozukluklarına yol açacaktır" dedi.

Velilerin karnelerdeki zayıfları çok sakin bir tavırla karşılamaları ve çocuğuna karnesi nasıl olursa olsun kendileri için çok değerli olduğu hissini mutlaka vermeleri gerektiğini ifade eden Gülsar, "Zayıf olan dersler konusunda çocuğu bir birey olarak karşımıza alıp; bir plan çerçevesinde ve birlikte bu sorunun altından kalkabileceğinizi hissettirin. Çocuğunuzu başka bir çocukla, özellikle derslerinde başarılı bir öğrenciyle asla kıyaslamayın. Onu kendi özellikleriyle çok sevdiğinizi ve her ne pahasına olursa olsun sizin gözünüzde değerli olduklarını hissettirip; onun fikirlerine de önem verdiğinizi gösterin. Eğer kıyaslama yaparsanız, bu aksi etkiye yol açacak ve çocuklar ders çalışmayı tamamen bırakacaklardır" diye konuştu.

Karne tatilinin, sürekli boş oturmak ya da sürekli gezmek, arkadaşlarla eğlenmek demek olmadığını söyleyen Gülsar, şunları kaydetti:
"Yarıyıl tatili, bazı anne babaların düşündüğü gibi sürekli oturup, evden dışarı çıkmadan çocuğun ders çalışması da değildir. Yapılacaklar konusunda mutlaka orta yol bulunmalıdır. Karne tatilini aktif dinlenme olarak geçirmek gerekir. Aktif dinlenmenin en önemli yollarından biri çocuğumuzun seviyesine uygun kitaplar okumasıdır. Kitap okumak, çocuğumuzun ufkunu açacak, anlama kapasitesini yükseltecek ve bu diğer derslerde başarıyı yakalamasında da etkili olacaktır. Bir futbolcu her gün idman yapmak zorundadır. Sakatlığı döneminde hiç idman yapmadan maça çıkan bir futbolcu başarılı olamaz. Aynen onun gibi sürekli, günlük olarak derslerine çalışan bir öğrenci, yarıyıl tatilinde ders çalışmaya devam etmeli ama dinlenmeyi ve eğlenmeyi de ihmal etmemeli. Ayrıca, yarıyıl tatilini çocuğunuzla birlikte geçirmek çok önemli. Her zaman olmasa da bazı günler onunla gezmeye gitmek, bazı etkinlikleri birlikte yapmak ona verdiğiniz değeri göstermesi açısından çok önemlidir. Bu, çocuğunuzda özgüven duygusunun gelişmesini sağlayacak, çocuğunuzun size karşı olan sevgi ve saygısı daha da artacaktır."

iha

Yayın Tarihi : 24 Ocak 2008 Perşembe 16:28:25