16
Mayıs
2024
Perşembe
YUMURTALIK - ADANA

Akyatan lagünleri ve sorunları

Adana Valisi İlhan Atış, küresel ısınmadan dolayı suyun öneminin arttığını belirterek, "20-30 yıl sonra ülkeler hatta şehirler birbirine su vermeyecek" dedi.


Vali Atış, Devlet Su İşleri (DSİ) Adana Bölge Müdürlüğü'nde yapılan "Akyatan Lagünleri ve Sorunları" konulu toplantıda suyun önemine dikkat çekti. Atış, Ankara ve İstunbul'da küresel ısınmanın etkisini göstermeye başladığını ifade ederek, "Ankara'da su patladı, 2 saat su aktı ve su kalmadı. Başkentte su sıkıntısı başgösterdi. Adana'da şimdilik su sıkıntısı yok. Ancak bu sürekli olmayacak anlamına gelmez. Yapılan araştırmaya göre 2040 yılında Türkiye'nin bazı bölgeleri çöl olacakmış. Bunun için şimdiden mutkala önlem almalıyız. Su israfının ve kirliliğinin önüne geçmemiz gerekiyor. Küresel ısınmaya karşı durabilmek için bu şart. Özellikle tarımsal alanda damlama sulamaya geçmeliyiz. Şimdi kullandığımız suyun yüzde 40'ı ile damlama sulama sistemiyle sulama ihtiyacımız gideriliyor, bu çok önemli" diye konuştu.


Atış, son 20-30 yılda dünyada en çok sıkıntı çekilecek konunun başında suyun geldiğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:


"Susuzluğu önlemek için komşu il ve ülkelerle de bağlantıya geçmek lazım. Çünkü suyun kaynağı sizin sınırlarınız içinde olmayabiliyor. Bu nedenle 20-30 yıl sonra ülkeler hatta iller bile birbirine su veremeyecek duruma gelecek. Hatta su vermeyecek. Su mücevher gibi kıymetli. Bu nedenle Seyhan Nehri ve gölünü kirletmeyelim. Lagünlerimize iyi bakalım."

Tarım İl Müdürlüğü'nde görevli Ziraat Yüksek Mühendisi Ramazan Karakoç ise, Yumurtalık lagünleri ve sorunları hakkında bilgi verdi. Karakoç, yaptığı sunumda, kirlenmenin ve balık ölümlerinin lagünlerde küresel ısınmadan dolayı hızlandığını vurgulayarak, "İlimizde 5 tane lagün bulunmakta. Bu lagünler drenaj sularından, tarım arazilerindeki kimyasallardan ve deniz kenarlarına yapılan rafinerilerden dolayı kirlenmektedir. Lagünlerin kirlenmesiyle birlikte doğanın dengesi bozulmakta ve hayvanlar zarar görmektedir. Özellike yeşil kaplumbağalar, caretta carettalar ve çupra türü balıklar bundan en çok zararı görmektedir. Lagünlerin tuzluluk oranı binde 38 olmak zorundadır. Bu oran düştüğü ve yükseldiği zaman balıklar zarar görmektedir. 20 yıl önce lagünlerin derinliği 2 metre iken, günümüzde 1 metreye kadar inmiştir. Ani sıcaklık değişmesi de lagünlerde yaşayan çupra balık türünü etkilemektedir" dedi.


Karakoç, bütün bunların önüne geçmek için komisyon oluşturduklarını ve çalışmalara devam ettiklerini sözlerine ekledi.


Toplantıya; DSİ Bölge Müdürü Sırrı Kazancı, Adana İl Çevre ve Orman Müdürü Nebi Erol Metin ve çok sayıda yetkili katıldı.

iha
Yayın Tarihi : 4 Aralık 2007 Salı 12:43:18


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Sibel Kapukaya IP: 88.227.148.xxx Tarih : 30.06.2008 15:15:05

suyun öneminin arttığının farkındayız. Akyatan lagünlerinin bazı etkenlerden zarar gördünü söylüyorsunuz.merak ediyorum o bölgeye kurulan camp çadırlarıda bu etkenlerden biri mi? bu yüzden mi çadır kurulmasına izin verilmiyor.


Hakan Çifteli IP: 85.105.95.xxx Tarih : 10.01.2008 14:47:14

Hazır toplantıda DSİ Bölge Müdürü de varken, lagünlere akması gereken tatlı kanal sularının neden set yapılarak engellendiği de sorulmalıydı. (Bkz. Örnek: Akyatan Gölü'nün kuzeyindeki kanal). Bir de Karataş-Adana yolu üzerinde eskiden mükemmel bir tatlı su havzası olan, doğal yaşam cenneti olan "Boklugöz" neden kurutuldu? Bunu da açıklatabilir misiniz lütfen? Yoksa yine bütün suç avcılarda mı?