Kahramanmaraşlı Dağlı ailesi yokluk ve sefalet içerisinde yarınlardan umutsuz bir yaşam sürüyor. Elektrik, su, yakacak olmadan bir lokma ekmeğe muhtaç halde hayata tutunmaya çalışan aile, kendilerine uzanacak bir yardım eli bekliyor.

51 yaşındaki Haluk ve 46 yaşındaki Leyla Dağlı çifti 18 yıl önce yaptıkları evliliklerinin ardından Antalya'ya yerleşti. Yıllar boyunca hayatlarını burada devam ettiren çiftin, bu evliliklerinden Gülşah (17), Talat (12) ve Ramazan (11) isimli 3 çocukları dünyaya geldi. Kaynak ustası olarak çalışan baba Haluk Dağlı'nın işleri zaman içinde kötüye gidince, aile geçen hafta memleketleri Kahramanmaraş'a dönmeye karar verdi.

Antalya'da sokakta kalmalarının ardından karısını ve çocuklarını alan Dağlı, Divanlı Mahallesinde annesinden kalma virane eve gelerek yerleşti. Yıllardır kullanılmaması nedeniyle çürümeye terk edilen, duvarları yıkılan ve fırsatçı soyguncular tarafından kapı kollarına kadar dahi çalınan evde yokluk içerisinde yaşayan anne ve babanın hayata dair tek beklentileri, çocukların okuması.

Elektriği, suyu olmayan, soğuk kış günlerinde sobayı tutuşturacak ne odunu ne de kömürü bulunan ailenin önce yardımına mahalleli koştu. Ellerindeki imkanlar ölçüsünde aileye gıda yardımında bulunan mahallelinin bu çabaları yetersiz kalınca, battaniye içerisine kıvrılan Dağlı ailesini ümitsiz bir bekleyiş sardı.

Cebinde tek bir ekmek alacak paranın bulunmadığını söyleyen baba Haluk Dağlı, "Antalya'da işlerim bozuldu, düzenim bozuldu. Memlekette iyi kötü bir evimiz var, oraya sığınır bir şeyler yaparız diye geldik. Bir hafta oldu geleli fakat ne odun var, ne kömür var, ne yiyecek var, ne içecek var. Battaniyenin içerisinde oturuyoruz. Yani devletin belediyenin bize yardım etmesini istiyorum. Şu anda cebimde ekmek alacak param yok. E çocuklarda okula gitmiyor. Ne yapacağımı şaşırdım dedi.

Çocuklarından Talat'ın sağ gözünün görmediğini dile getiren baba Dağlı, "Çocuğun biri kör. Antalya'da kör oldu. O zaman varımı yoğumu döktüm, 5 milyar para harcadım son noktaya geldik, Ankara'daki doktor benden 600 TL para istedi. Fakat son noktaya gelmiştim cebimde 60 TL para vardı, 'yaparsan bu parayla yap ben yol parasını ne eder yine bulurum' dedim. Ankara'daki doktor 'hayır 600 TL' dedi. 'Üç tane doktoruz, 200'er TL para istiyoruz senden, getirirsen yaparız' dedi. Ona da gücüm olmadığından, son

noktaya geldiğimden, Antalya'da da isteyecek kimsem olmadığından çektim geldim. 7-8 yıldır da bu çocuğun hala gözü kör" diye konuştu.

Kaynak ustası olduğunu sözlerine ekleyen Dağlı, küçükte olsa bir iş imkanına kavuşsa ailesinin geçimini sağlayabileceğini belirtti. Dağlı, "Kaynak makinem var, spiralim var. İyi kötü çalışacak aletim var. Bir iş olsa, şuradan bir demirci gelse Haluk şunu yap dese belki birkaç kuruş para girer cebimize" şeklinde konuştu.

Yaşadığı sorunlar nedeniyle büyük sıkıntılar yaşayan anne Leyla Dağlı da kendilerine uzatılacak bir yardım eli istedi. Kocasına iş, çocuklarına aş isteyen anne, kış günlerinde ısınmak ve çocuklarını yeniden okula göndermek istediğini belirtti.

Küçükken geçirdiği bir kaza yüzünden bir gözü görmeyen Talat da biran önce okuluna dönmek istediğini vurguladı. Kendini 600 TL para yüzünden ameliyat etmeyen doktorlara inat okuyup doktor olmak istediğini söyleyen küçük Talat, "Bir tane gözüm görmüyor ama okumak doktor olmak istiyorum. Ameliyat olmak istiyorum, okula gitmek istiyorum. Burada sabahtan akşama kadar üşüyoruz, odun ve kömür istiyoruz. Benim şu anda gözüm görmüyor, gözüm açılırsa ilerde belki doktor olabilirim" ifadelerini kullandı.

Evin genç kızı Gülşah'da babasının geçirdiği hastalık nedeniyle okulunu bırakmak zorunda kaldığını kaydetti. Lise 2. sınıfta okuldan ayrılan Gülşah'ta boş boş beklemekten sıkıldığını biran önce eğitimine kavuşmayı istediğini kaydetti.

Zor şartlarda yaşayan aile şimdi kendilerine uzanacak bir şefkat eli bekliyor.