6
Mayıs
2024
Pazertesi
KAHRAMAN MARAŞ

Yakılan anızlar toprağa zarar veriyor

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tayfun Korucu, Türkiye'de tarımda kullanılabilir toprakların yüzde 76'sında organik madde miktarının 2'nin altında olduğunu söyledi. 

Tayfun Korucu, hasat mevsiminin başlamasıyla birlikte anız yakma alışkanlığının da sürdüğüne dikkat çekerek, "Anız yakma kısa sürede faydalı olduğu iddia edilecek kadar düşünülmeden gerçekleştirilen felaket ve gerçek bir çevre sorunudur. Yapılan araştırmalarda ülkemiz topraklarının yüzde 76'sında organik madde miktarı 2'nin altındadır. Bu kadar düşük olması, yıllarca uygulanan monokültür tarım ve bitkilerin hasat sonrası tarlada bırakılan ve anız olarak tanımlanan artıkların yakılmasının bir sonucudur" dedi. 

Anız yakma neticesinde tarımsal ekosistem ile doğal ekosistemin tahrip edildiğini kaydeden Korucu, "Özellikle topraktaki karbon ve azot dengesi yok olmakta ve tarlalar verimsizleşmektedir. Anız yakma neticesinde topraktaki organik madde miktarı azalır ve mikrobiyoloji aktivite geriler. Diğer yandan toprağın su tutma kapasitesi minimum seviyeye iner. Anız yakma sonucu bir yandan toprağa zarar verilirken bir yandan da çevre kirliliği, erozyon, orman yangınları gibi çevresel etkileri de öne çıkar" diye konuştu. 

Korucu, Türkiye'de her yıl 4 ile 5 milyon ton sap-saman gibi artıkların organik madde olmadan yakıldığını ifade etti. Bütün uyarılara rağmen özellikle mayıs ve haziran aylarında buğday hasadının arkasından tarlaların yakılmasının önlenemediğine dikkat çeken Korucu, bu sorunun çözülmesinde çiftçilere alternatif çözüm yollarının sunulmamasının da etkili olduğunu vurguladı. Korucu, "1960'lı yıllardan sonra dünyada tarımsal kaynaklarda sürdürülebilirlik kavramı içerisinde yeni uygulamalar arasında korumalı tarım ve bu tarım sisteminin ilk işlemi olan korumalı toprak işleme ilk sırada yer almaktadır. Korumalı toprak işleme sistemiyle daha az iş gücü, zamandan tasarruf, daha az mekanik aşınma, yakıt tasarrufu, yüksek toprak nemi, toprak erozyonunda azalma, organik maddenin artması, hava kirliliğinin azalması mümkündür" şeklinde konuştu. 

İkinci alternatif sistemin toprak işlemesiz sistem olduğunu vurgulayan Korucu, şöyle devam etti:
"Toprak, hasattan ekime ve ekimden de hasada kadar işlenmeden bırakılır. Toprak, sadece doğrudan ekim makinesi olarak adlandırılan makinelerin artık parçalayıcı ve gömücüleri veya diskli, çapa gibi çizi açıcıları tarafından dar bir şerit şeklinde işlenir. Bu nedenle doğrudan ekim makineleri, artıkları kesebilmeli ve işlenmemiş toprağa çizi açabilmelidir. Yabancı ot kontrolü; ekim öncesi, çimlenme öncesi ve çimlenme sonrası herbisit uygulamasıyla sağlanmaktadır."
.
Yayın Tarihi : 1 Haziran 2006 Perşembe 15:21:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?