Arıcılık işsizlere umut oluyor

Bingöl Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu (MYO) Arıcılık Programı Öğretim Görevlisi Mehmet Ali Kutlu, arıcılığın diğer tarımsal faaliyetlere göre daha az sermaye ile yapılabilen ve kısa sürede kazanç sağlayan bir uğraş olduğunu belirterek, kırsal kesimlerde ise bacasız fabrika görevi yaptığını söyledi.

Ülkemizde arıcılığın tarihçesinin M.Ö. 1300 yıllara kadar gittiğini belirten Mehmet Ali Kutlu, Hititlerden itibaren Anadolu'da arıcılık yapılarak bal arılarından yararlanıldığını dile getirdi. Özellikle toprağı olmayan veya Bingöl gibi az topraklı orman içi ve kenarı köylerde yaşayan vatandaşlara en kolay iş ve kazanç imkanı oluşturmanın yolunun arıcılıktan geçtiğini ifade eden Kutlu, bu işin toprağa bağımlı olarak yapılmadığını söyledi. Kutlu, "Arıcılık; toprağa bağımlı değildir, başlangıç için fazla sermayeye ihtiyaç duyulmadan bay-bayan, genç-yaşlı, eğitimli-eğitimsiz her birey tarafından yapılabilir ve bir yıl gibi kısa bir süre içinde gelir getirmeye başlar. Bu özellikleri ve tarımda en ucuz istihdam oluşturması nedeniyle arıcılık günümüzün en önemli tarımsal faaliyetler içinde yer almaktadır. Arılardan bal, balmumu, polen, arı sütü ve arı zehri gibi birçok ürünler elde edilebilmektedir. Balın insan beslenmesindeki önemi; balmumu, arı sütü ve arı zehrinin kullanım alanlarının artması, topraksız ve az topraklı çiftçilerle dar gelirli ailelerin kendilerine ek gelir kaynağı oluşturmak amacı ile arıcılığa başlamaları, arıcılığın öneminin artmasına ve yaygınlaşmasına neden olmuştur. Arılardan elde edilen çeşitli ürünlerin yanı sıra, arılar yüzlerce çiçekli bitkinin pollinasyonunu gerçekleştirerek bol ve kaliteli ürün vermelerini sağlar. Bu nedenle bitki üretimindeki artışın tutarı, bal ve balmumu gibi arıcılık ürünlerinden elde edilen gelirden çok daha fazladır. ABD'de 1980 yılında arıcılıktan elde edilen bal ve balmumunun parasal değeri 140 milyon dolar, buna karşılık arıların pollinasyonunu sağlayarak doğrudan veya dolaylı olarak bitkisel üretime katkısı ise 19 milyar dolar olarak hesaplanmıştır" dedi.

"ARICILIK İSTİHDAMA ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLIYOR"

Arıcılığın tarım ve hayvancılık gibi birçok meslek dalına göre çok önemli avantajlar içerdiğini belirten Mehmet Ali Kutlu, bu uğraş kolu ile birlikte önemli derecede istihdamında sağlandığını söyledi. Kutlu, "Arıcılık toprağa bağlı değildir. Az sermaye gerektirir. Bay-bayan, genç-ihtiyar herkesin yapabileceği bir iştir. Önemli bir eğitim gerektirmez. Kısa sürede gelir getirmeye başlar. Ucuz istihdam oluşturma imkanı sağlar. Üretilen bal ve diğer yan ürünleri için pazarlama sorunu yaşanmaz. Bu saydıklarım diğer tarım kollarında olmayıp sadece arıcılıkta olan avantajlardır. Bir arı kovanının birim fiyatı 180 TL olup, yapılan araştırmalarda ülkemizde bir kovandan ortalama 20 kilogram civarında bal alındığı belirtilmektedir. Ancak projenin yeni başlaması ve tecrübesizlik gibi olumsuzluklar nedeniyle 15 kilogram bal alındığı kabul edilmiştir. Buna göre; Bingöl'e bağlı bir köyde projenin uygulandığı, bu köyden 10 ailenin arıcılık ile desteklendiği ve her aileye 20 arı kovanını verildiği ve 1 kilogram balın 20 TL olduğu varsayılsa. Bir ailenin yıllık bal geliri 300 kilogram bal olur ki bu da 6 bin lira eder. Aynı ailenin oğul geliri ise arının doğasında çoğalma olduğundan yılda her arı kolonisinden 1 adet yeni koloni elde edildiği ve bununda yaklaşık olarak 150 TL olduğu varsayıldığında, yıllık oğul geliri 3 bin lira olur. Yıllık bal ve oğul gelirleri toplamı 9 bin lira eder ve bunu 12 aya böldüğümüzde ailenin aylık geliri 750 lira olur" şeklinde konuştu.

Ülkemiz ve dünyada en büyük sorun olarak görünen işsizliğin ve yoksulluğun azaltılmasına arıcılık projesinin önemli katkılar sağlayacağına inandığını belirten Mehmet Ali Kutlu, bunun yaygınlaştırılması durumunda ilçelerde bulunan köylerden, şehir merkezlerine olan göçün önlenerek, köylerde yaşayan insanların ekonomik düzeylerinin iyileştirilebileceğini söyledi. Kutlu, "Çalışmaların iyi planlanması, tanıtılması ve getirilerinin köylüler tarafından görülmesi durumunda, arıcılık işini yapanların sayısının artacağı ve rapor içeriğinde hesaplanan rakamların daha yukarılara çıkabileceği açıktır" ifadelerini kullandı.